Tepki alımları sınırlı kaldı
Tepki alımları sınırlı kaldı
Ne oldu BORSA: Hafta sonu G7 toplantısında kredi piyasasındaki sorunlara ilişkin dile getirilen kaygılar, piyasalardaki huzursuzluğu artırdı. Dövizdeki yükselişin ve IMF'den gelen açıklamaların da etkisiyle 40954'e düşen endeks, buradan gelen alımlarla 41831'e kadar yükselse de tekrar satışlarla karşılaştı ve günü 615 puanlık kayıpla 41342'den tamamladı. Ne olacak BORSA: Beklenen önemli bir data bulunmadığı için sakin bir hafta bekleniyor. ABD'de Çarşamba günü açıklanacak olan perakande satış verisi ve perşembe günü Ben Bernanke'nin Kongre'de yapacağı sunum öne çıkıyor. Ciddi anlamda düşüş yaşayan endekste teknik düzeltme ile 43 binlere doğru bir hareket yaşanabileceği belirtiliyor. Yüzde 17.00'ye dayandı Ne oldu Bono: Haftanın ilk işlem gününde, bileşik faiz yüzde 16.95 seviyesinin üzerine çıktı. Ardından toparlanma çabasına giren piyasada, vadeli ABD Dow Jones endeksi kontratı ile dolar/yen paritesi alımları engelledi. Piyasanın mevcut seviyelerde kalacağını tahmin eden uzmanlar, yurtdışı gelişmeleri izlemeye devam edeceğini söyledi. Faiz günü ise yüzde 16.92 bileşikten tamamladı. Ne olacak Bono: Yukarı yönlü hareketin MB'nin 14 Şubat'ta gerçekleştireceği Para (PPK) toplantısında 25 baz puanlık faiz indirim kararı alacağına yönelik beklenti nedeniyle sınırlı kaldığı ifade ediliyor. Yüzde 17.00 bileşik seviyesinden alıcı geleceği tahmininde bulunan uzmanlar, gelecek datalar ve verilerin önemli olduğunu belirtti. Yüzde 16.70-16.90 bandında hareket bekleniyor. Dolar, 1.23 YTL'den döndü Ne oldu Döviz: Hafta dövizde hareketle başladı. Dolar 1.23'e Euro 1.79'a yükseldi. Dövizde bir süredir izlenen sakin seyrin ardından yukarı yönlü hareket başladı. Uzmanlar, ABD'deki resesyon tartışmalarının gelişmekte olan ülkeler içinde söz konusu olabileceği senaryolarının piyasaları huzursuz ettiğini belirtiyorlar. Dolar günü 1.2230 YTL'den, Euro da 1.7740 YTL'den kapadı. Ne olacak Döviz: Döviz piyasasında dalgalı seyrin bir süre daha devam etmesi bekleniyor. Uzmanlar, kısa vadede dolarda 1.25 YTL'nin üstünün zor göründüğünü, kurun 1.2000-1.2500 arasında denge bulma arayışı içinde olmasının güçlü bir beklenti olduğunu ifade ediyorlar. Öte yandan PPK toplantısına kadar bu seyir sürebilir. Faizler daha fazla artar mı? UZMAN GÖRÜŞÜ / Hakan Aklar / Ak Yatırım Uluslararası piyasalarda yaşanan türbülanstan en çok etkilenen borsa İMKB oldu. Sene başından bugüne İMKB'deki kayıp yüzde 25'e ulaştı. Diğer yandan, riskli hisse senedi piyasasına kıyasla tahvil piyasasının dış şoklara karşı çok iyi dayandığını görüyoruz. 2007 Nisan ayından itibaren gösterge tahvil faizi Merkez Bankası'nın belirlediği gecelik faizin altında kaldı ve Merkez Bankası'nın faiz indirimlerine paralel olarak tahvil faizi de geriledi. Gösterge tahvilin faizi geçen yılın ekim ayında Merkez Bankası'nın gecelik borçlanma oranı (fonlama maliyeti) olan yüzde 18,23 oldukça altına, yüzde 15,8'e kadar düştü. Son üç ayda ise gösterge kağıdın bileşik faizi ağırlıklı olarak yüzde 16,20 ile yüzde 16,70 aralığında dalgalanıyor. Fonlama maliyeti ise yüzde 16,76. Yani uluslararası piyasalardaki dalgalanma tahvil faizini fonlama maliyetine kadar (bazı günler hafif üzerine) yükseltti. Ödemeler dengesi verilerine baktığımızda ağustos ayından itibaren yabancı yatırımcıların tahvil piyasasından çıktığını görüyoruz. Ağustos-kasım döneminde toplam çıkış 7,6 milyar dolar oldu. Aralık ve ocak aylarında da çıkışın devam ettiği anlaşılıyor. Buna rağmen tahvil faizleri yüzde 16-17 bandında kalmayı başardı. Bize göre bunun sebebi Merkez Bankası'nın daha ihtiyatlı olacağını belirtmesine rağmen faiz düşüşlerinin devam edeceğinin beklenmesi. Belki faiz indirimleri ağırlıklı olarak yılın ikinci yarısında gerçekleşebilir ama indirim beklentisi yabancı satışlarına rağmen faizde ciddi yükselişleri önlüyor. Yurtdışı piyasalardaki belirsizliğe rağmen neden piyasalar faiz indiriminin devam etmesini bekliyor. Herhalde bunun en önemli nedeni enflasyonun gerileme trendinde olması. Tüm analistler 2008 için enflasyonun 2007 yılına göre daha iyi bir yerde olmasını bekliyor. Merkez Bankası'nın yaptığı ankette 12 ay sonrası için enflasyon beklentisi yüzde 6 düzeyindeyken, 24 ay sonrası için beklenti yüzde 5,17. Her ikisi de Merkez Bankası tahmin aralığı olan yüzde 4-6 bandının içinde kalıyor. Tüm dünyada enflasyon artarken, Türkiye'de enflasyonun düşme trendinde olması tahvil faizlerini yerinde tutan en önemli etken. Tersinden düşünürsek, piyasalar enflasyonun artacağı beklentisi içinde olsaydı, yurtdışındaki toz duman arasında gerçekleşen tahvildeki yabancı satışlarıyla faizlerin fonlama maliyetinin çok daha üzerine çıktığını görmek herhalde sürpriz olmazdı. Peki, bu görünümü ne bozabilir. En büyük tehlike kurun ciddi oranda artması. Çünkü bu gerçekleşirse enflasyon beklentileri de bozulabilir. Buradaki güvence ise YTL'nin güç kaybettiği zamanlarda yerli yatırımcıların döviz tevdiat hesaplarını YTL'ye çevirmeye başlamaları. Yabancı yatırımcılarının payının yüzde 72'e ulaştığı İMKB yurtdışında esen fırtınadan olumsuz etkilenirken, tahvil piyasası ve döviz piyasası yerli yatırımcılar sayesinde şimdiye kadar başarılı bir sınav verdi.