Toplu görüşmelerde anlaşma sağlanamadı
Hükümetin gelecek yıl memur maaşlarına yüzde 2,5 artı 2,5 oranındaki teklifi memur konfederasyonlarınca kabul edilmedi
ANKARA - Hükümet ile memur sendikaları konfederasyonları arasında yürütülen toplu görüşmelerde anlaşma sağlanamadığı ve taraflar arasında uyuşmazlık tutanağı imzalanacağı öğrenildi.
Konfederasyon yetkililerinden alınan bilgiye göre hükümetin gelecek yıl memur maaşlarına yüzde 2,5 artı 2,5 oranındaki teklifi memur konfederasyonlarınca kabul edilmedi.
Tarafların mali konular dışındaki uzlaşma maddelerinin yer alacağı uyuşmazlık tutanağı imzalanacağı bildirildi.
Akyıldız: Suç duyurusunda bulunacağız
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız, toplu görüşmelerin uyuşmazlıkla sona erdiğini belirterek, "eylemlilik sürecini Pazartesi günü, 2008 yılı mutabakat metninin hükümlerini yerine getirmeyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hakkında suç duyurusunda bulunarak başlatacaklarını" söyledi.
Akyıldız, Toplu Görüşmelerin 7. Turu'nun ardından Başbakanlık Merkez Bina'da yaptığı açıklamada, mutabakat metni imzalayarak kamuoyuna açıklama yapma imkanı bulamadıkları için yaşadıkları üzüntüyü dile getirdi.
Kamu çalışanlarının haklarını koruma noktasında ellerindeki en önemli silahın toplu görüşme masası olduğunu ve bunu ciddiye aldıklarını anlatan Akyıldız, geçen sene 23 maddeden oluşan mutabakat imzalandığını ancak, Hükümet'in attığı imzanın arkasında durmadığını öne sürdü. Akyıldız, şöyle devam etti:
"Büyümeden pay istediğimizde 'ne katkınız var ki istiyorsunuz' diyorlar, krizin faturasını bize çıkarmaya çalışıyorlar. Siyasi iradenin adalet anlayışının bu olduğuna kanaat getiriyoruz. Varlıkta hakkımızı vermiyorlar, yoklukta hakkımızı elimizden almaya çalışıyorlar. Bakanlar Kurulu üyeleri kendi mesai arkadaşları olan memurlara şaşı bakmaya devam ediyor. Bu yıl da bir umutla başladığımız toplu görüşmelerden hayal kırıklığına uğrayarak ayrılıyoruz. Ülke ekonomisini doğru yönetemeyenler her defasında olduğu gibi bu yıl da faturayı devlet memuruna kesiyorlar."
Akyıldız, mutabakat sağlanan sosyal konuların hayata geçirilmesinin önerilen ücret zammını kabul etmelerine bağlandığını ifade ederek, yüzde 2 artı 2'lik artışın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın inisiyatifiyle artırıldığını savundu. Akyıldız, "Bizim bir talebimiz olmadı. bu nasıl bir insaf, vicdan ölçüsüyle dile geldi onu da takdirlerinize sunuyoruz. Yani ölümü gösterip sıtmaya razı ediyorlar" dedi.
Demokratik haklar konusunda verilen sözlerin tutulmadığını ve memurları köle gibi görme anlayışının sürdürüldüğünü savunan Akyıldız, "Kamu İşveren Kurulunun bu ibret verici davranışını tüm kamuoyu görüyor, memurlarımız da görüyorlar. Bütün memurları göreve davet ediyoruz. Bu zalimce anlayışa karşı durmaya ve mücadeleye çağırıyoruz. Emek düşmanlarına ders vermeye, üretimden gelen gücümüzü kullanmaya davet ediyoruz" diye konuştu.
Akyıldız, mutabakat metni imzalanması için ellerinden geleni yaptıklarını belirterek, eylemlilik sürecinin başladığını söyledi.
"Eylemlilik sürecini Pazartesi günü öğleden önce 2008 yılı mutabakat metninin hükümlerini yerine getirmeyen Başbakan Erdoğan hakkında Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunarak başlatacağız" diyen Akyıldız, bütün kamu çalışanlarını haklarına sahip çıkmaya ve bu mücadeleye katkıda bulunmaya çağırdı.
Akyıldız, mutabakata varılan konulara ilişkin bir soru üzerine, "Yaklaşık 22 maddenin hemen, 18 maddenin de bir süreç içerisinde yerine getirilmesi konusunda bir mutabakat var, ama siyasi iradenin bunları yerine getirip getirmeme konusunda bir garantisi yok. Sayın Bakan'a sorduk mutabakat metni imzalamazsak üzerinde mutabık kaldığımız konuları hayata geçirme konusunu garanti eder misiniz diye, bize 'ben o kadar saf mıyım' yanıtını verdi" dedi.
Görüşmede bazı haklarda ilerleme olup olmadığının sorusuna ise Akyıldız, "Hiç bir konuda bir yükselme söz konusu değil" yanıtını verdi.
"Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu"
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, toplu görüşmelerin uyuşmazlıkla sonuçlanması konusunda, görüşmelerde memurlar adına bazı kazanımlar sağlandığını, ancak mali konularda asla kazanım denilemeyecek 2,5 artı 2,5 zam önerisiyle karşılaştıklarını söyledi.
Gündoğdu, toplu görüşmelerin uyuşmazlıkla sonuçlanmasının ardından Başbakanlık Merkez Bina'sından ayrılırken açıklamalarda bulundu.
Uyuşmazlıkla sonuçlanan bir toplu görüşme sürecinin geride kaldığını bildiren Gündoğdu, çalışanlara her açıdan müjde olacak konuların yansımasını çok önemsediklerini ifade etti.
Gündoğdu, "Ancak gelinen noktada memurlar adına bazı kazanımlar, ama mali konularda asla kazanım diyemeyeceğimiz 2,5 artı 2,5 zamla karşılaştık. Buna Memur-Sen olarak asla imza atmayacağımızı önceden ifade etmiştik. Bu Merkez Bankasının belirlediği 2010 yılına yönelik ortalama enflasyonun karşılığı, dolayısıyla krizdeki mağduriyeti karşılamıyor" diye konuştu.
Gelinen noktada ek ödemeler, toplu görüşme primi, eş yardımı ve özlük haklar gibi onlarca konunun sonuçlandırılamadığını dile getiren Gündoğdu, mutabakat metni imzalayamadıklarını, toplu görüşme tutanağında da kabul edilen ve edilmeyen konulara yer verildiğini bildirdi.
Görüşmelerin yoğunluğu ve Kamu İşveren Kurulunun da acele etmesiyle toplu sözleşme ve grev hakkına ilişkin yeni haklar alamamışken, "var olan iş güvencesinin tartışmaya açılmasını da adeta kabul ediyorlarmış" gibi ifadelerin tutanakta yer aldığına işaret eden Gündoğdu, şunları kaydetti:
"Bunu hata olarak kabul ettik. Düzeltilmesini istedik. İşin bu kadar uzaması bu düzeltme boyutuylaydı. Geçen ifade neydi? 'kamu görevlilerinin toplu sözleşme ve grev talebine ilişkin olarak, talebin kamu görevlilerinin statüsü, iş güvencesi, personel rejimiyle bağlantılı olması' gibi konular... Yani Dimyat'a pirince gidiyorken, evdeki bulgurdan olmamak için direttik, buna imza atmayacağımızı ifade ettik. Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı'yla bir görüşme yaptık. Sayın Bakan, İstanbul'a gitmek için hareket etmişti. Uçağa binmeden yeniden bir görüşme yaptık, bu haliyle imza atmayacağımızı, şerhli de imza atmayacağımızı, çünkü iş güvencemizi tartışmaya açan bir şeye şerh koymak başlı başına bir başka yanlışlık olur ifadesini kurduk. Sayın Bakan'ın da bu konudaki değişikliği kabul etmesiyle bu iki kavram çıkarılarak son metni oluşturmuş olduk. Son metin iş güvencesi ve personel rejimi kapsamı olmadan hazırlandı."
Gündoğdu, konfederasyon olarak metnin mali hükümlerine ilişkin şerh koyduklarını bildirdi.
Memurlara 2009 yılında yapılan yüzde 8,7'lik zammın enflasyonun 2,5 puan üzerinde gerçekleşmesinin "lütuf" olarak görülmesinden ve bunun krizde memurlara yönelik önlem taleplerinin dikkate alınmamasına gerekçe yapılmasından üzüntü duyduklarını vurgulayan Gündoğdu, mali konuları kabul etmemelerine rağmen 40 civarındaki maddeyle giyim yardımının nakden verilmesi, çocuk yardımındaki sayı sınırının kaldırılması ile belediye ve sağlık çalışanlarına yönelik tedbirlerin çalışanlara hayırlı olmasını diledi.
"Yasanın sorunlu olduğu bir kez daha ortaya çıktı"
Gündoğdu, "Masa değil, yasa sorunlu diyorduk, yasanın sorunu bir kez daha karşımıza çıktı. Buradan Hükümet'e, Meclis'e, sivil toplum örgütlerine, Türkiye'nin demokratikleşmesini isteyen herkese çağrıda bulunuyorum; Türkiye'yi seviyorsanız, işçi-memur ayrımı olmaksızın çalışanlarınıza aynı oranda hakkını arama imkanı tanıyın, Türkiye'yi seviyorsanız ILO'nun kulağımızı çekmesine müsaade etmeden bu garipliği ortadan kaldırın ve Anayasa'daki çelişkilerden bu ülkeyi kurtarın" dedi.
Ahmet Gündoğdu, basın mensuplarının sorularını yanıtlarken, yüzde 4 artı 4'lük önerilerinin kabul edilebilir, kriz karşısında memurları koruyucu bir öneri olduğunu, ancak kabul edilmediğini söyledi.
Ek ödemeler konusunun dönemin Devlet Bakanı Murat Başesgioğlu'yla imza altına alındığını anımsatan Gündoğdu, 2012'nin birinci altı ayı sonuna kadar geri kalan ek ödemlerin tamamlanması konusunda mutabakata varıldığını, ancak görüşmeler sonunda 1 TL'lik bile ek ödeme kararı çıkmadığını ifade etti.
Görüşme sonucunu, "tamamı itibariyle çalışanların beklentilerine cevap veren bir sonuç dememiz zor" şeklinde değerlendiren Gündoğdu, bundan sonraki süreçte Uzlaştırma Kuruluna başvuracaklarını bildirdi.
Gündoğdu, "Uzlaştırma Kurulu'nun kararının sonucu ne olur bilemiyorum. Çok ümitli değiliz ama 'yasanın getirdiği hakları kullanmadınız' dedirtmemek için gerekli girişimlerde bulunacağız. Bakanlar Kurulunun vereceği karar, yine bugünkü kararı doğruluyor olursa, toplu sözleşme talebimiz üst talep olmak üzere eylemlilik kararımızı da yeniden arkadaşlarımızla görüşeceğiz. Artık yüzdelik zamları talep ederek rica etmek için bu masaya gelmek istemiyoruz. Paydaş olarak, toplu sözleşme hakkıyla var olan hakkımızı kullanarak bu masaya gelmek istiyoruz" diye konuştu.
Son karar Bakanlar Kurulu'nda
Toplu görüşmelerin uyuşmazlıkla sonuçlanması nedeniyle taraflardan herhangi birinin, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu uyarınca, 3 gün içinde yapacağı başvuru üzerine, Yüksek Hakem Kurulu Başkanı ve 4 üniversite öğretim üyesinden oluşan "Uzlaştırma Kurulu" devreye girecek.
Kurul, 5 gün süreyle yapacağı çalışmaların ardından hazırlayacağı raporu Bakanlar Kuruluna iletecek.
Memur maaşlarına yapılacak zamma ilişkin son kararı Bakanlar Kurulu verecek.
Memur-Sen ve Türkiye Kamu-Sen, yasanın tanıdığı bu hakkı kullanarak uyuşmazlık konularını Kurul'a taşıyacak.