”TSK'nın ihtiyaçlarını ulusal sanayi karşılamalı”

ANKARA - Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) ihtiyaçlarının azami ölçüde ulusal sanayi ile karşılanmasının vazgeçilmez bir hedef olarak ortaya çıktığını belirtti.

TÜBİTAK Savunma Sanayi Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü (SAGE) ile Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKEK) arasında gerçekleştirilecek "Pilot Ölçekli Duyarsız Patlayıcı Alt Yapısı Projesi" törenle imzalandı.

MKEK Genel Müdürlüğü'ndeki imza törenine katılan Bakan Gönül, Türkiye'nin içinde bulunduğu güvenlik ortamının güçlü ve caydırıcı bir silahlı kuvvetlere sahip olmayı ve bu caydırıcılığı her alanda destekleyebilecek yetkinlikte ulusal bir savunma sanayi geliştirmeyi icap ettirdiğini vurgulayarak, "TSK ihtiyaçlarının azami ölçüde ulusal sanayi ile karşılanması vazgeçilmez bir hedef olarak ortaya çıkmaktadır" dedi.

TSK'nın modernizasyon ihtiyaçları için yıllık yaklaşık 4 milyar dolarlık harcama yapıldığını ifade eden Gönül, geçmişte ağırlıklı olarak ithal ve lisanslı üretim odaklı yapılanan savunma sanayinin bugün, mühendislik ve tasarım alanındaki yeteneklerini geliştirme yönünde önemli mesafe katettiğini söyledi.

Gönül, bu çerçevede bir çok projenin ulusal tasarımla gerçekleştirilmesine yönelik somut adımların TSK'nın da desteklemesiyle Türk mühendis ve işçileri tarafından atıldığını kaydetti. 

Savunma sanayi sektöründe son yıllarda yaşanan gelişmeye ilişkin veriler de aktaran Gönül, 30 Ağustostaki geçit töreninde yer alan silahların neredeyse hepsinin yerli üretim veya modernizasyon olduğunu söyledi.

"Birbirimize rağmen değil birlikte başaralım"

Devlet Bakanı Mehmet Aydın da "işbirliği" kavramı üzerinde durmak istediğini belirterek, günümüzde proje uygulamalarında işbirliğinin son derece önemli olduğunu söyledi. Aydın, "Birbirimize rağmen başarı peşinde koşarsak gelecek pek iyi olmuyor. İşbirliğinin daha fazla, daha bilimsel ve daha rasyonel yapılması gerekiyor. Birbirimize rağmen değil birlikte başaralım" dedi.

İleri teknolojinin milli bilinç içerisinde üretilmesinin önemine değinen Aydın, aksi halde başkalarına muhtaç olmanın kaçınılmazlığına dikkati çekti.

Savunmanın, genel güvenliğin önemli bir parçası olduğunu belirten Aydın, ileri teknolojilerin üretilmesinde başarısızlık yaşanması durumunda ülke güvenliğinin başkalarının kontrolüne girebileceği uyarısında bulundu.

Kıbrıs Barış Harekatı sırasında yedek subay olarak görev yaptığını anlatan Aydın, "Harekatın ardından gelen ambargonun nelere mal olduğunu gördük. MKEK, o zamanlar neredeyse günübirlik üretim yapmaya başlamıştı. Dışa bağımlılığın nasıl bir felaket olduğunu bizzat yaşayarak öğrendim" diye konuştu.

Aydın, "Son 5 yılda TÜBİTAK'ın herşeyinin birkaça katlandığını" ifade ederek, Ar-Ge ya da Ür-Ge çalışmaları için dahi olmaya gerek bulunmadığını söyledi. Aydın, "İmkan, altyapı ve kaynak varsa genç insanlar pak çok yeni buluşun altına imza atabiliyor" dedi.

MKEK Genel Müdürü Emekli Tümgeneral Ünal Özsipahioğlu da kurumun TSK'nın her çeşit harp araç ve gereç ihtiyacını karşılamakla görevlendirildiğini anımsattı.

Kurumun, harp araç ve gereci üretiminde yan sanayi kullanım oranının yüzde 40'lara ulaştığını anlatan Özsipahioğlu, geçen yılki üretim çalışmalarıyla ülkenin ileri gelen 500 sanayi kuruluşu içerisinde 98. sırayı aldıklarını söyledi.

TÜBİTAK SEGA Müdürü Müjdat Tohumcu, TÜBİTAK'ın tasarım gücüyle MKEK'nın üretim deneyimini birleştirerek Türkiye'nin bir sorununa çözüm getirmeyi amaçladıklarını ifade etti.

Türkiye'nin bu projeyle dışa bağımlılığının azalacağına ve modern mühimmat konusunda üretim yeteneğine sahip az sayıda ülke arasına gireceğine dikkati çeken Tohumcu, TSK'nın da önemli bir lojistik imkana kavuşacağını kaydetti.

Konuşmaların ardından, Devlet Bakanı Mehmet Aydın, Milli Savunma Bakanı Gönül, Savunma Sanayi Müsteşarı Murad Bayar, TÜBİTAK Başkanı Nüket Yetiş, MKEK Genel Müdürü Özsipahioğlu ve öteki yetkililer "Pilot Ölçekli Duyarsız Patlayıcı Alt Yapısı Projesi"ne ilişkin protokolu imzaladı.

Bakan Aydın ve Bakan Gönül toplantı çıkışında, salonun dışına konulan stanttaki MKEK üretimi tabancaları inceledi.

Duyarsız patlayıcılar

Duyarsız patlayıcılar, rastlantısal veya kasıtlı olarak çeşitli tipte tehditlere maruz kaldıklarında patlama veya infilak seviyesinde tepkimeden ziyade yanma tipinde tepki veriyor.

Böylece mühimmatın yaralanabilirliği ve dışarıdan gelen uyarılara karşı hassasiyeti azaltılmış oluyor.