Tütünde üretim ve ihracat düşerken ithalat artıyor
2002 yılında çıkarılan Tütün Yasası sonrasında Türkiye'nin tütün üretimi ve ihracatı hızla düşerken, ithalatı aynı hızla arttı. (ALİ EKBER YILDIRIM)
ALİ EKBER YILDIRIM
Uluslararası para Fonu ve Dünya Bankası'nın dayatması ile 2002 yılında çıkarılan Tütün Yasası sonrasında Türkiye'nin tütün üretimi ve ihracatı hızla düşerken, ithalatı aynı hızla arttı.
Tütün Eksperleri Derneği'nin "2018 Tütün Raporu" na göre, 4733 Sayılı Tütün Yasası'nın çıkmasından bu yana geçen 15 yılda tütün üretimi ve üretici sayısı hızla geriledi. 2002 ürün yılında 405 bin olan tütün üreticisi sayısı 2018 yılı itibarıyla yüzde 86 azalarak 56 bine, tütün üretimi ise 2002 ürün yılında 159 bin 521 tondan yüzde 48 azalarak 2018 yılında 82 bin 500 tona geriledi.
İthalat ihracatı ikiye katladı
Tütün üretimindeki gerileme dış ticarete de yansıdı. Tütün Eksperleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Servet Yaprak, dış ticaretle ilgili şu bilgileri verdi: "Ülkemizde 2017 yılında 51 bin 028 ton tütün,352.6 milyon dolar karşılığı ihraç edildi. Buna karşılık tütün ithalatı, 2017 yılında 99 bin 773 tona ulaşmış olup karşılığında 522,7 milyon dolar ödenmiştir.
Fındık ve üzümden sonra ülkemizin en önemli tarımsal ihraç ürünü olan tütün, 2012 yılında itibaren ithalat karşısında üstünlüğünü yitirmiştir.Tütün ithalatımız her yıl düzenli olarak artışını sürdürmektedir."
Tablo tersine döndü
Tütün Eksperleri Derneği'nin raporuna göre, 2006 yılında 127 bin 976 ton tütün ihraç eden Türkiye aynı yıl 66 bin 550 ton tütün ithal etmişti. İhracat ithalatın iki katıydı. Bugün gelinen noktada bu tablo tam tersine döndü. 2017 yılında 51 bin ton tütün ihraç eden Türkiye aynı yıl yaklaşık 100 bin(99.773) ton ithalat yaptı.
Değer olarak ise aynı dönemde Türkiye'nin tütün ihracatından elde ettiği gelir 497 milyon dolardan 353 milyon dolara düştü. İthalata ödediği döviz ise 253 milyon dolardan iki kat artarak 523 milyon dolara ulaştı.
Yerli tütün kullanım oranı yüzde 42'den 12'ye düştü
Sigara üretiminde kullanılan yerli tütün oranının her yıl azaldığına dikkat çeken Servet Yaprak:" TEKEL sigara fabrikalarının 2008 yılında özelleştirilmesi ve Tütün Fonunun kademeli olarak azaltılması sonucunda; Türkiye sigara pazarının tamamına yakınına sahip olan çokuluslu sigara şirketleri, sigara harmanlarında giderek artan miktar ve oranlarda ithal tütün çeşitlerini (özellikle fonun sıfırlandığı homojenize tütün, şişirilmiş tütün damarı ve şişirilmiş tütün) kullanmaya başlamışlardır. Bu zaman zarfında iç piyasadan satın aldıkları yerli tütün miktarı bu kullanım oranlarına paralel olarak azalış göstermiştir. Tütün fonunun sıfırlandığı bu ürünlerin kullanımı sigarada perakende satış fiyatının artmasına rağmen önceki yıllara oranla önemli bir maliyet avantajı sağlamıştır.Yurt içinde yetişen tütünlerin iç piyasaya satış amaçlı üretilen sigaralarda kullanım oranı 2003 yılında yüzde 42,07 iken bu oran 2008 yılında TEKEL’in sigara biriminin özelleştirilmesinden sonra tütün fonunda bazı ürünlerde sıfırlanması ile hızla azalarak 2017 yılı itibarıyla yüzde 12' ye düşmüştür." dedi.
Sigaraya 58 milyar lira ödeniyor
Tütün Eksperleri Derneği'nin 2018 Tütün Raporu'na göre, iç piyasaya arz edilen tütün mamullerinin perakende satış hasılatı 2017 yılı içerisinde toplam 56 milyar lira oldu.Satış hasılatları konusunda veri bulunmayan Makaron ve Sigara Kâğıdınınsa tahmini perakende satış hasılatı da eklenince toplam tütün mamulü piyasasının perakende satış hacmi 58 milyar lira ( 11 Milyar Dolar ) civarında olduğu tahmin ediliyor.
Sigara kaçakçılığı artıyor
Raporda yer alan bilgilere göre, Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Raporlarından derlenen verilerde özellikle 2009 yılından itibaren kaçak sigara yakalama oranlarındaki artış dikkat çekiyor. 2009 yılında 10 milyon paket olan kaçak sigara yakalaması 2015 yılına gelindiğinde altı yıl içinde 143,4 milyon pakete yükseldi. 2016 yılı içerisinde ele geçirilen kaçak sigaraların neden olduğu vergi kaybının yaklaşık 400 milyon liraya ulaştığı tahmin ediliyor. Ele geçirilen kaçak sigaraların büyük bir kısmı Bulgaristan, Çin, Endonezya, Birleşik Arap Emirlikleri menşeili sigaralar olduğu dikkat çekiyor. Söz konusu sigaraların Dubai üzerinden İran, Irak, Suriye ve İran’ın Türkiye sınırına getirilip depolandığı, ardından da yasa dışı yollarla Türkiye’ye sokulduğu Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Raporlarından ifade ediliyor.
Tütün için öneriler
Tütün Eksperleri Derneği'nin 2018 Tütün Raporu'nda yer alan öneriler ise özetle şöyle:
-- Tütün üreticileri yurt genelinde 100 bin üretici ailesini temsil eder. Ancak özellikle son yıllarda bu kesim unutulmuştur. Neredeyse tütünün tarımsal ürün olarak dahi görülmemesi yüksek ihracat kabiliyeti olan bir ürünün üreticileri ve ülkemiz için kabul edilebilir bir durum değildir. Tütün üretimi, Bakanlığımızın Milli Tarım Projesi ile yeniden tanımladığı Tarımsal Havzalar içerisine alınmalı ve desteklemelerden faydalanmalıdır.
-- Tütün fonu, Türk tütününü koruyacak şekilde yeniden düzenlenmelidir.
-- Ülkemizde örgütsüz ve sahipsiz durumda bulunana tütün üreticilerinin örgütlenebilmesi için çaba sarf edilmeli.
-- Türkiye sigara tüketim miktarında dünyanın ilk 10 pazarından biridir. Bu nedenle Türkiye’de tütün mamulü üreten firmalara pazar payları oranında belli bir miktar yaprak tütünü ülkemizden satın alma zorunluluğu getirilmelidir. Türkiye’de üretilmiş tütüne alım zorunluluğu getirilmesi,her yıl belli bir miktar tütün üretimini ve satışını garanti edecektir. Bu model ile yurt dışı kaynaklı sipariş dalgalanmaları ve üretici aleyhine gelişecek fiyatlandırmaların önüne geçilecektir.
--Tütün ve tütün mamulleri sektöründe tasarruf yetkisi, Tarım ve Orman Bakanlığımıza geçmiş durumdadır. Toplumumuzu tütün mamullerinin tüketiminin zararlarından koruma çalışmaları devam etmeli, aynı zamanda, Bakanlığımızın üretimi ve ihracat boyutları ile ülkemizin önemli bir kesimini ilgilendiren tütün ile ilgili bir “Milli Tütün Politikasını” ortaya koyması gerekmektedir.