Uzan hakkındaki gıyabi tutuklama karar istemi inceleniyor
TMSF, Uzan'ın Türkiye'de bulunan mallarına, hak ve alacaklarına da mahkeme kararıyla el konulmasını talep etti
İSTANBUL - Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun (TMSF), "dosyadaki delillerin henüz toplanmamış olması, sanığın delil karartma ihtimalinin bulunması, kaçma şüphesi olması ve zimmet suçundan yargılanması" nedeniyle Cem Uzan hakkında gıyabi tutuklama kararı çıkarılması talebi davanın görüldüğü İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından inceleniyor.
TMSF'nin avukatlarınca hazırlanan, Cem Uzan'ın annesi Melahat Uzan ve kız kardeşi Ayşegül Akay Uzan'ın da aralarında bulunduğu 17 sanıkla birlikte "özel banka parasını zimmete geçirmek" ve "gerçeğe aykırı banka bilançosu hazırlayıp muhasebeleştirmek" suçlarından yargılanan Cem Uzan ile ilgili bazı taleplerin yer aldığı dilekçe İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi'ne verildi.
Mahkemenin, TMSF'nin dilekçesini incelediği öğrenildi.
TMSF tarafından verilen dilekçede, mahkemenin tensip tutanağında tüm sanıkların üzerlerine atılan suçların vasıf ve mahiyeti, dosyadaki maddi tespitler ve yargılamanın bulunduğu aşama itibariyle yurt dışına çıkışlarının yasaklanmasına karar verdiğini hatırlatılarak, yargılama safahatı bakımından, henüz delillerin toplanması ve tartışılması aşamasına geçilmemiş olması nedeniyle, sanıkların duruşmalardan vareste tutulma taleplerini de reddettiği kaydedildi.
Dilekçede, 25 Haziran 2009 tarihindeki duruşmada, mahkemenin ara kararında sanıkların bir sonraki celsede hazır bulundurulmasına karar verdiği, Cem Uzan'ın 16 Eylül tarihindeki duruşmaya ise mazeret bildirmeksizin katılmadığı belirtilerek, Uzan'ın başka bir mahkemedeki duruşmasına mazeret bildirmeden katılmadığı da dikkate alınıp, sanık hakkında duruşmaya "zorla getirme kararı" verilmesini istedi.
Uzan'ın yurt dışına kaçtığı konusunun basında geniş bir yer tuttuğu, duruşmalara gelmeyen, müdafi tarafından nerede olduğu bildirilmeyen Uzan hakkında "kaçak kararı" verilmesi istenen dilekçede, kaçak sanığın duruşmaya gelmesini sağlamak amacıyla Türkiye'de bulunan mallarına, hak ve alacaklarına da mahkeme kararıyla el konulması talep edildi.