Zamlarla boğuşan konutu ‘ucuzluk’ söylentisi vurdu
Gayrimenkulcüler dolar ve malzeme fiyatlarındaki yükselişle mücadele ederken, ‘evler ucuzlayacak’ söylentisi ile talebin potansiyelin altında kalması zamların fiyatlara yansıtılmasını imkansız hale getirdi.
LEYLA İLHAN
Maraton koşarken, yürüme moduna geçmek durumunda kalan gayrimenkul sektörünün hareket alanı daraldı. Sektörü zorlayan ise konut kredilerindeki faiz artışının yüzde 1’lerin üstüne çıkması, enflasyon, döviz kurundaki yüksek dalgalanma ve çok hızlı artan malzeme ve işçilik maliyetleri oldu. Bunun yanı sıra fiyatlarda düşüş olacak beklentisi de sektörü etkileyen bir başka unsur oldu.
Sektöre bakıldığında sadece temmuz, ağustos, eylül aylarında inşaat maliyetleri bir önceki aya göre yüzde 22.1 oranında arttı. . İşçilik ücretleri ise 11.9 oranında arttı. Zor bir dönem geçirmesi nedeniyle bu yıl maliyet artışını fiyatlara yansıtamayan sektörde fiyat artışları enfl asyonun altında ilerledi, hatta enfl asyondan arındırıldığında fiyatlarda bir düşüşten bahsediliyor. Bu nedenle sektörün yeni yıldan itibaren maliyet kaynaklı fiyat artışına geçmesi beklenirken, yeni yılın da zor olacağı bu nedenle fiyatlara yansıtmaların biraz daha erteleneceği ifade ediliyor. Bu durumda ise firmaların yeni proje için ya ruhsat almayacağı ya da ruhsat alıp bekleme moduna geçeceği konuşuluyor.
"Herkes şu anda maliyetlere katlanıyor"
Sektörde sıkıntı yaratan nedenlere değinen Cathay Group Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Alper Tuğsuz, sektörde yüzde 20’lere yakın bir üretici enlasyonu olduğunu belirterek, “Piyasadaki üreticilerin hepsi şu anda maliyetlerine katlanıyor. Bu nedenle ya stoklardan satış yapıyor. Ya da piyasadaki talep kaldıramadığı için maliyetinin altına satış yapıyor. İkisi de sürdürülemez model” dedi. Bu maliyetlerin yansıtılması acaba piyasayı daraltır mı sorusuna ise Tuğsuz şöyle cevap veriyor: “Fiyat artışının yansıyacağı tarihteki piyasa koşulları önemli. Kimse riskli gördüğü alanda daha fazla yatırım yapmaz. Bu nedenle bazı projeler için ruhsat alınmadan bir bekleme, bazılarında ise ruhsat alınsa da bir bekleme sözkonusu olabilir.”
"Konutun ucuzlaması mümkün değil"
“Maliyetler artarken ucuzlama da mümkün olmaz” diyen Tuğsuz, “Ucuzlama için üretimle ilgili büyük bir yenililk yapılması lazım. Böyle bir yöntem yok. Ucuzlamaz 1.enflasyon var 2. üretim için 100’lerce ürün bir araya getiriliyor ve üretim yapıldığı arsadan bir tane var. Orada üretim olmayınca da fiyatlar artıyor. Düşme ihtimali hiç görmüyorum” açıklamasını yaptı.
Torkam İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Mehmut Dereli’de satışların artması için faizlerin düşmesi gerektiğini söyledi. “Bunun için faizlerin 2015 mayıs ayındaki seviyeye çekilmesi lazım” diyen Dereli, “Dolayısıyla faizleri aşağı çekilmedikçe, kurdaki dalgalanma önlenemedikçe konut satışlarında artış beklemek zor” şeklinde konuştu. TGM Trend Gayrimenkul Genel Müdürü Hakan Erilkun ise döviz kurundaki hızlı yükselişin son 9-10 günden bu yana insanları beklemeye geçirdiğini aktardı. Erilkun, "Maliyet artışının yılbaşından itibaren piyasaya yansımasıyla birlikte satışlarda daha fazla azalma olabilir. Ancak fiyat düşmesi mümkün değil” açıklamasını yaptı. Erilkun, “Özellikle Kanal İstanbul ve Arnavutköy ve Hadımköy hattında yatırım yapacak firmaların bekleme durumu var. Çünkü öncelikle ellerindeki stoku bitirip ondan sonra hareket etmeyi planlıyorlar"diye konuştu.
KDV kadar kâr kalmadı
Sektörün bir beklentisi de KDV iadesi konusunda. Bir ürün alırken yüzde 18 KDV’yle aldıklarını, bunun sadece yüzde 1’nin hemen alabilirken yüzde 17’sinin ise proje bitene kadar devletin elinde kaldığı belirtiliyor. DKY İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ali Dumankaya, 1 milyar liralık bir projede bu rakam 170 milyon lira, 100 milyon liralık bir projede ise 17 milyon liralık biriken bir kaynağa denk geliyor. Biriken bu ödemelerimizi ancak bittikten sonra başvuru yapıp alabiliyoruz. Devletin bu ödemeleri 3 ya da 6 aylık dönemler halinde vermesi tercih edilir. Bazı projeler bu kadar da kar edemiyor olabilirsiniz. Yani karımız KDV'ye gidiyor” dedi. Kentsel dönüşümde kira süresi 36 ay olmalı Arsa üretiminin şu anda kentsel dönüşümle sağlandığını aktaran Ali Dumankaya, bu konuda mağduriyetlerin önlenmesi içinde bir avan proje hazırlanarak ruhsat alınması ondan sonra yıkıma geçilmesi gerektiğini söyledi. Ali Dumankaya, “Çünkü diğer türlü 2 yıl boyunca kira veriyorsunuz. Fakat süreç içinde daha ruhsat alınmamış oluyor. Bundan dolayı ruhsatı alındıktan sonra yıkıma geçilmeli. Ayrıca 18 ay devlet kira desteği veriliyor. Bu sürede 36 aya çıkarılmalı. Çünkü neticede bir projenin tamamlanma süresi 36 ayı buluyor. Eskiden kentsel dönüşüm projelerinde ruhsat harcı alınmıyordu şimdi ciddi oranda tapu harçları alınıyor. Ayrıca ilk baştaki teşviklerin yeniden verilmesi de önemli” diye konuştu.