Çekirdek enflasyon hedefin üzerinde kalacak

Para Politikası Kurulu, enflasyonun önümüzdeki dönemde düşmeye devam edeceği, çekirdek enflasyon göstergelerinin bir süre daha hedefin üzerinde seyredeceği öngörüsünde bulundu.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 

 

ANKARA - Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, enflasyonun önümüzdeki dönemde düşmeye devam edeceği, bununla birlikte son aylarda yaşanan döviz kuru gelişmelerine bağlı olarak çekirdek enflasyon göstergelerinin bir süre daha hedefin üzerinde seyredeceği öngörüsünde bulundu.

Küresel ekonomiye dair belirsizlikler önümüzdeki dönemde yatırım ve istihdam artışını sınırlayabilecek bir unsur olarak önemini koruduğuna dikkat çeken Kurul, temelde döviz kuru, petrol fiyatları ve çıktı açığındaki gelişmelerin göz önüne alınarak 2013 yıl sonu enflasyon tahmininin yukarı yönlü güncellendiğinin altını çizdi. Kurul, bu gelişmelerin geçici olacağı ve 2014 yıl sonu enflasyon tahmini üzerindeki etkisinin sınırlı kalacağının tahmin edildiğini bildirdi.

Merkez Bankası, Ekim ayı Para Politikası Kurulu toplantı özetini açıkladı. Eylül ayında tüketici fiyatlarının yüzde 0.76 oranında artarken yıllık enflasyonun yüzde 7.88’e gerilediğine dikkat çekilen toplantı özetinde, bu gerilemede işlenmemiş gıda ve enerji fiyatlarının belirleyici olduğu vurgulandı. Türk lirasındaki değer kaybının yansımaları ile temel enflasyon göstergelerindeki yükselişin sürdüğünün dile getirildiği özette, "Gıda grubunda yıllık enflasyon yüzde 8.73’e geriledi. Eylül ayında işlenmemiş gıda grubunda, taze meyve fiyatlarındaki azalışlar ön plana çıkarken grup yıllık enflasyonu 3.85 puan azalarak yüzde 9.02 oldu. İşlenmiş gıda fiyatlarında ise yıllık enflasyon yüzde 8.48’e yükseldi. Yıllık enflasyon ekmek ve tahıllar grubunda gerilerken diğer işlenmiş gıda ürünlerinde yükseldi" ifadelerine yer verildi.

Çekirdek enflasyon göstergeleri, bir süre daha hedefin üzerinde seyredecek

Özete göre enerji fiyatları Eylül ayında büyük ölçüde TL’deki değer kaybına bağlı olarak yüzde 1.38 oranında artarken yıllık enerji enflasyonu baz etkisiyle geriledi. Ekim ayında ise geçen yılın aynı dönemindeki kamu fiyat ayarlamalarının etkisinin ortadan kalkmasıyla yıllık enerji enflasyonunda belirgin bir düşüş olacağı öngörüldü. Hizmet fiyatları Eylül ayında yüzde 0.90 oranında artarken grup yıllık enflasyon sınırlı bir artış göstererek yüzde 8.22’ye yükseldi. Bu dönemde mevsimsellikten arındırılmış veriler, hizmet enflasyonundaki ana eğilimin yüksek seyrini koruduğuna işaret etti. Temel mal grubunda yıllık enflasyon Eylül ayında yüzde 5.74’e yükseldi. Özellikle dayanıklı mal fiyatlarında döviz kuru geçişkenliğinin etkileri gözlendi. Hizmet ve temel mallardaki görünüm çerçevesinde, bu dönemde temel enflasyon göstergelerinin ana eğilimi de yukarı yönlü bir hareket sergiledi. Enflasyonun önümüzdeki dönemde düşmeye devam edeceği, bununla birlikte son aylarda yaşanan döviz kuru gelişmelerine bağlı olarak çekirdek enflasyon göstergelerinin bir süre daha hedefin üzerinde seyredeceği tahmin edildi.

Yurt içi talep ılımlı bir şekilde toparlandı

Toplantı özetine göre son dönemde açıklanan veriler yılın üçüncü çeyreğinde nihai yurt içi talep ılımlı bir şekilde toparlandığına işaret etti. Tüketim malları üretiminin Temmuz-Ağustos döneminde ikinci çeyreğe kıyasla gerilerken, tüketim malları ithalatı, beyaz eşya ve otomobil satışlarına ait mevcut veriler tüketim talebinde artışa işaret etti. Sermaye malları ithalatı ile taşıt hariç sermaye malları üretimi ve metalik olmayan diğer mineral maddeler üretimi ise yatırımlarda tüketim talebine kıyasla daha zayıf bir görünüm çizdi.

Cari dengeye ilişkin veriler öngörüler doğrultusunda gerçekleşti

Toplantı özetine göre dış ticaret ve cari dengeye ilişkin veriler öngörüler doğrultusunda gerçekleşti. 12 ay birikimli olarak bakıldığında altın hariç ithalat yatay seyrini sürdürürken altın hariç ihracatın ılımlı artış eğiliminde olduğu gözlendi. Bu çerçevede, kısa vadede altın ticaretinden kaynaklanan baz etkisi nedeniyle yıllık birikimli cari açıkta artış beklense de, söz konusu etki hariç tutulduğunda cari işlemler dengesindeki kademeli iyileşmenin süreceği tahmin edildi.

Enflasyondaki artış geçici

Kurul’a göre küresel ekonomiye dair belirsizlikler önümüzdeki dönemde yatırım ve istihdam artışını sınırlayabilecek bir unsur olarak önemini korudu. Enflasyon tahminlerine esas oluşturan varsayımlar ve dışsal koşullar bir arada değerlendirildiğinde; temelde döviz kuru, petrol fiyatları ve çıktı açığındaki gelişmeler göz önüne alınarak 2013 yıl sonu enflasyon tahmini yukarı yönlü güncellendiğini vurgulayan Kurul, bu gelişmelerin geçici olacağı ve 2014 yıl sonu enflasyon tahmini üzerindeki etkisinin sınırlı kalacağının tahmin edildiğini bildirdi.

Enflasyon önümüzdeki dönemde düşmeye devam edecek

Kurul'a göre enflasyonun önümüzdeki dönemde düşmeye devam etmesi bekleniyor. Çekirdek enflasyon göstergelerinin bir süre daha hedefin üzerinde seyredeceğini tahmin eden Kurul, bu durumun fiyatlama davranışları üzerindeki etkilerinin yakından izlendiğini vurguladı. Kurul, enflasyon görünümü orta vadeli hedeflerle uyumlu olana kadar para politikasındaki temkinli duruşun korunarak gerekli görülen sıklıkta ek parasal sıkılaştırmaya devam edilmesinin uygun olacağını belirtti.

Açıklanan verilerin yurt içi nihai talep ve ihracatın ılımlı büyüme eğilimini koruduğunu gösterdiğine dikkat çeken Kurul, "Mevcut politika çerçevesi cari işlemler dengesini olumlu yönde etkiledi. Temkinli para politikası duruşunun, alınan makroihtiyati önlemlerin ve zayıf seyreden sermaye akımlarının etkisiyle önümüzdeki dönemde kredi büyüme hızlarının kademeli olarak daha makul düzeylere geleceği öngörüldü. Bu doğrultuda, altın ticareti hariç tutulduğunda cari işlemler açığındaki kademeli iyileşme eğiliminin süreceği tahmin edildi" değerlendirmesinde bulundu.

Belirsizlik artışı

Toplantı özetine göre son dönemde finansal piyasalarda temelde küresel para politikalarından kaynaklanan bir belirsizlik artışı oldu. Bu belirsizlik artışı döviz kurları dâhil tüm finansal varlıklarda bir yeniden fiyatlamaya yol açmış ve küresel portföy yatırımlarında gelişmekte olan ülkelerin ağırlığı düşüş gösterdi. Bu gelişmeler karşısında para politikası hem makro finansal riskleri dengelemek hem de enflasyon görünümündeki bozulmayı sınırlamak için temkinli bir duruş oluşturdu ve küresel oynaklıkların Türkiye ekonomisindeki etkilerini sınırlamak açısından para politikasının öngörülebilirliği artırıldı. Kurul önümüzdeki dönemde para politikasına dair sağlanan bu öngörülebilirliğin kademeli olarak artırılacağını değerlendirdi.

Döviz rezervlerini artırıcı adımlar atılabilir

Önümüzdeki aylarda küresel para politikalarına dair belirsizliklerin azalması halinde bunun hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelere pozitif etkileri olabileceğine dikkat çeken Kurul, böyle bir durumda gelişmekte olan ülkelere yönelik sermaye akımlarının tekrar hız kazanabileceğini vurguladı. Kurul, bu senaryonun gerçekleşmesi halinde, döviz rezervlerini arttırıcı yönde adımlar atılabileceğinin altını çizdi.

Daha uzun süreli ek parasal sıkılaştırma uygulamalarına başlanabilir

Kurul, küresel düzeyde para politikalarına ilişkin belirsizliklerin artış göstermesi halinde bunun küresel likidite, sermaye akımları ve finansal varlıkların fiyatlanması açılarından etkileri gözlenebileceğini değerlendirdi. Böyle bir durumda gelişmekte olan ülkelere yönelik sermaye akımlarının zayıf seyretmeye devam edebileceğini dile getiren Kurul, “Bu durum enflasyon görünümü üzerinde risk oluşturabilecektir" ifadelerini kullandı. Kurul, bu senaryonun gerçekleşmesi halinde fiyat istikrarını güçlendirmek amacıyla daha uzun süreli ek parasal sıkılaştırma uygulamalarına başlanabileceğini dile getirdi.

Gıda ve enerji fiyatları enflasyon üzerinde risk oluşturuyor

Kurul’a göre enflasyon tahminleri üzerinde risk oluşturan önemli diğer bazı faktörler de gıda ve enerji fiyatları. Yılın üçüncü çeyreğinde işlenmemiş gıda fiyatlarında düzeltme hareketinin beklentilerin altında kalması ile ilk üç çeyrek itibarıyla tarihsel ortalamalarına göre yüksek seyreden işlenmemiş gıda fiyatları enflasyon görünümü üzerinde yukarı yönlü risk oluşturdu. Enerji fiyatlarında ise son yıllara kıyasla oldukça olumlu seyrin yılın kalan döneminde de korunacağı varsayılmakla birlikte Türk lirasındaki değer kaybının birikimli etkileri ile uluslararası petrol fiyatları gelişmelerinin yönetilen enerji fiyatları üzerinde sınırlı da olsa yukarı yönlü bir risk oluşturduğu belirtildi.

Kurul, önümüzdeki dönemde mali disiplinin korunacağı ve yönetilen veya yönlendirilen fiyatlarda öngörülmeyen bir artış gerçekleşmeyeceğini varsaydı. Kurul, Maliye politikasının söz konusu çerçeveden belirgin olarak sapması ve bu durumun orta vadeli enflasyon görünümünü olumsuz etkilemesi halinde para politikası duruşunun da güncellenmesinin söz konusu olabileceğine dikkat çekti.