'Gaza güçlü basmalıyız'

Eczacıbaşı CEO'su Dr. Erdal Karamercan, faaliyet gösterdikleri alanlarda önemli adımlar atacaklarını açıkladı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - DÜNYA

Global anlamda finansal krizin izleri hala silinememişken Türkiye ekonomisinin performansının herkes için büyük bir güven ve motivasyon kaynağı olduğunu belirten Eczacıbaşı Topluluğu Üst Yöneticisi (CEO) Dr. Erdal Karamercan, "Şimdi gaza daha güçlü basma zamanı" dedi.

Karamercan, bu doğrultuda Eczacıbaşı Topluluğu olarak yapı ürünleri, tüketim ürünleri, sağlık, nükleer tıp, yenilenebilir enerji ve metalik madenler alanında önemli adımlar atacaklarını açıkladı. Maden sahası arıyoruz Eczacıbaşı Topluluğu'nun 2012 yılı performansını değerlendiren Karamercan, "2012 yılında planlarımızla paralel olarak, satışlarımızı yüzde 11 artışla 6 milyar liraya, yurtdışı gelirlerimizi de yüzde 12 artışla 823 milyon euro'ya ulaştırarak başarılı bir performans sergiledik. Gelirlerimizdeki artışın yanı sıra, geçtiğimiz yıl istihdam rakamlarında da artış sağladık ve çalışan sayımız, 10 bin 950'den 11 bin 730 kişiye yükseldi. Çalışanlarımızın yüzde 17'sini yurtdışı çalışanlarımız oluşturuyor" ifadelerini kullandı.

RES'e 140 milyon euro Karamercan, Yapı Ürünleri Grubu'nun topluluktaki ağırlığını koruyacağının ve yeni yatırımlarla hem hedef tüketici segmentleri, hem de hedef pazarlar konusunda genişlemenin sürdürüleceğinin altını çizerek, nükleer tıp ürünleri alanında ise sadece Türkiye'de değil, aynı zamanda belirlenen yurtdışı pazarlarda da liderliği hedeflediklerini kaydetti.

Karamercan, dünya çapında maden sahası ve ruhsat arayışında olduklarını söyledi. Karamercan nükleer tıp ürünleri ve madencilik alanında da Eczacıbaşı- Monrol'un, Capintec'i satınalarak büyüme hedefleri doğrultusunda önemli bir adım attığını anımsatarak, 2012'de devreye aldıkları Mısır ve Romanya yatırımlarımızın yanı sıra, Bulgaristan, Ürdün ve Polonya'da başladıkları yatırımları da bu yılın sonunda ve 2014 başında devreye alacaklarını açıkladı. Kocaeli'nin Hereke ilçesindeki 80 kilometrekarelik bir alanda yaklaşık 110 megawatt'lık Türkiye'nin en büyük rüzgar üretim santrallerinden birini kurmak için lisans sahibi firma ile ortaklık konusunda anlaşmaya vardıklarını hatırlatan Karamercan, bölgeye 140 milyon euro dolayında yatırım yapmayı planladıklarını kaydetti.

'Düşük faizler, tüketici güvenini artıyor'

Erdal Karamercan, Türkiye ekonomisindeki son gelişmelere ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:

• Ekonominin bu yıl yüzde 4-4,5 bandındaki uzun vadeli trend büyüme hızına erişmesini bekliyoruz.

• Faizlerdeki rekor düşük seviye ile tüketici güveni artıyor, kredi kullanımı yükseliyor ve iç talep toparlanıyor.

• Kapasite kullanım oranlarının talep tarafına henüz ayak uyduramadığı da dikkatlerden kaçmıyor. Üretimin talebin gerisinden gelmesi sağlıklı bir gelişme. Bu, yatırım ve istihdam kararlarının rasyonel baza oturtulmasını sağlayacak.

• Piyasalarda maliyet hesapları genelde kur üzerinden yapılıyor ve ufukta global likidite ortamında Türk lirasının önemli bir değer kaybı riski görünmüyor

• Türk Lirasında yüksek oranlı bir değerlenmenin gerçekleşmesi durumunda, büyük olasılıkla kura müdahale etmek yerine faiz koridoru gevşeteceğini, bunun da global likidite gelişmeleriyle uyumlu olacağını düşünüyoruz.

'Kur cephesinde topyekun çetin bir savaş başladı'

Global ölçekte 2013 yılına 'kur savaşları' adı verilen yepyeni bir tema ile başlandığını hatırlatan Erdal Karamercan şu değerlendirmelerde bulundu: "2009 krizinde mali imkanları tüketen ülkeler, ekonomileri canlandırmak için para basmaya devam ederken, diğer yandan dünya ticaretinde rekabet sorunu yaşamamak için para birimlerini zayıflatmaktan da kaçınmadılar. Son yaşananların kur cephesinde topyekün çetin bir savaşa dönüştüğünü söylemek için erken, ancak paritelerdeki sert hareketler de durduk yere çıkmıyor.

FED ise bugünlerde 'olağanüstü gevşek para politikalarından çıkış stratejisini' tartışıyor. Avrupa Merkez Bankası şimdilik kur savaşlarında mevzi almamış gibi durmakla birlikte, savaş kızışırsa gevşeme sinyali verebilir. Zira, 2012'nin son çeyreğinde yüzde 0,6 oranında daralan Avro Bölgesi, Almanya'dan gelen olumlu işaretlere rağmen, perifer ülkelerdeki zayıf iktisadi aktivite nedeniyle, bu yılın birinci çeyreğinde de yüzde 0,1 küçülecek gibi."