New York borsası düşüşle açıldı
New York borsası, beklenenden fazla gerileyen perakende satış verilerinin ardından haftanın son işlem gününe düşüşle başladı.
Açılışta Dow Jones endeksi, 50 puana yakın değer kaybetti ve yüzde 0,14 azalarak 33.981,71 puana geriledi.S&P 500 endeksi yüzde 0,15 azalışla 4.140,11 puana ve Nasdaq endeksi yüzde 0,4 kayıpla 12.117,91 puana indi.
Ülkede zayıf gelen perakende satış verileri sonrası pay piyasaları haftanın son işlem gününe negatif bir başlangıç yaptı.
ABD'de perakende satışlar, martta aylık bazda yüzde 1 azalışla piyasa beklentilerinin üzerinde düşüş kaydetti.
Ülkede sanayi üretimi ise martta aylık bazda yüzde 0,4 artarak beklentilerin üzerinde gerçekleşti.
ABD'li yatırım bankalarından JPMorgan Chase, Citigroup ve Wells Fargo da bu yılın ilk çeyreğine ait bilançolarını açıkladı.
Buna göre, JPMorgan Chase, Citigroup ve Wells Fargo'nun net karı, bankacılık sektöründeki sıkıntılara rağmen faiz oranlarındaki artışın etkisiyle bu yılın ilk çeyreğinde artış kaydetti. Ayrıca, JPMorgan Chase Üst Yöneticisi Jamie Dimon, bankacılık sektöründeki çalkantının riskleri artırdığını belirtti.
Analistler, geçen ay ABD'de iki orta ölçekli bankanın iflasının, potansiyel resesyon endişelerine yol açmasına rağmen, ülkedeki büyük bankaların dirençli kazançlarının sektörde daha fazla stres olacağı korkularını hafiflettiğini belirtti.
ABD Merkez Bankası (Fed) yetkililerinin açıklamaları da takip edilirken, Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic, son enflasyon verilerinin cesaret verici olmasına rağmen fiyatların hala çok hızlı arttığını savundu.
Fed'in daha fazlasını yapması gerektiğine işaret eden Bostic, Bankanın bir kez daha faiz artırdıktan sonra durup durumu değerlendirebileceğini ifade etti.
Chicago Fed Başkanı Austan Goolsbee, son açıklanan perakende satış ile üretici enflasyonu verilerinin doğru yolda olduklarını gösterdiğini belirterek, resesyon ihtimalinin de bulunduğunu söyledi.
Fed Yönetim Kurulu Üyesi Christopher Waller da piyasaların beklediğinden daha uzun süre para politikasının sıkı kalması gerekeceğini ifade ederek, önemli ölçüde kredi sıkılaştırmasının oran artışlarına ihtiyacı azaltabileceğini ancak gerçek zamanlı muhakemenin zorlayıcı olduğunu kaydetti.