Borsanın lokomotifi ihracatçı ve perakende şirketleri olacak
Yatırım Finansman Genel Müdürü Ömer Eryılmaz, "Referandum sonrasında belirsizliğin ortadan kalkmasını bekliyoruz; bu düşünceden hareketle yılın ikinci yarısının daha iyi olacağını düşünüyoruz" dedi.
Ece CEYHUN
Son 2 aydan beri dar bir bantta hareket eden BİST yatırımcısı için referandumun milat olacağını düşünen Yatırım Finansman Genel Müdürü Ömer Eryılmaz bu yılın lokomotif hisselerinin ise ihracatçı şirketler ile perakendeciler olacağını düşünüyor. Ömer Eryılmaz, “Yatırımcı açısından belirsizliklerin ortadan kalkması en büyük kriter” vurgusunu yaptı.
Yatırım Finansman Genel Müdürü Ömer Eryılmaz Borsa İstanbul endeksinin iki aydır dar bir banda sıkıştığına da işaret ederken “Burada en büyük faktör ise yatırımcıların referandum sonucunu bekleme yönünde pozisyon almaları ve global konjonktür... Referandum sonrasında belirsizliğin ortadan kalkmasını bekliyoruz; bu düşünceden hareketle yılın ikinci yarısının daha iyi olacağını düşünüyoruz” dedi.
Referandum milat olabilir
Yılın ilk haftalarında Borsa İstanbul’da endeks 90 binlere doğru hızlı bir yükseliş yaşasa da şubat ayının başından bu yana 87.500-91.000 arasında sıkışık bir seyir izliyor. Hisse senetleri piyasası başta olmak üzere yılın ikinci yarısına ilişkin beklentilerini aktaran Yatırım Finansman Genel Müdürü Ömer Eryılmaz şunları anlattı:
► Özellikle yabancı yatırımcı için referandum bir milat olabilir. Yansımasını da görüyoruz. 2 aydır endeks çok dar bir bantta hareket ediyor. Yüksek risk alma iştahının olmadığını görüyoruz. Referandum öncesi 2 haftada da bekle-gör havasında geçecek. Sonuç ne olursa olsun Borsa’da hareketlenme referandumdan sonra başlayacaktır. Belirsizliklerin ortadan kalkması onlar için en büyük kriter; referandumun geçilmesi oldu.
► Borsa İstanbul’a kote şirketler aslında Türkiye’nin genel panoramasından biraz farklı. Borsa şirketleri ağırlıklı ihracat odaklı şirketler. TL’nin değer kaybı özellikle sanayi şirketleri tarafında pozitif etki yarattı. Şirketlerin ilk çeyrek sonuçlarında da ihracatın yarattığı pozitif katkıyı göreceğiz. Borsada şimdiye kadar ihracatçı şirketlerle ivmeyi yakaladı. 2016 yılında karlarda ihracatın katkısını gördük. İlk çeyrekte de bunun devamını öngörüyoruz.
► Yılın ikinci yarısında referandumun da geçilmesi ile iç talebin daha canlı seyretmesini bekliyoruz. Özellikle hükümetin açıkladığı teşviklerin yansımalarının devamı olarak, tüketici güvenindeki artışla beraber perakende sektörünün iç talepte oluşacak canlılıktan olumlu etkilenmesini bekliyoruz. Beyaz eşyadan otomotive, tekstile kadar gıda dışı tüm sektörlerde bu etkinin görüleceğini tahmin ediyoruz.
Trump’a destek izlenecek
► ABD’de Trump’ın seçilmesinden görevi devralmasına kadar olan süreçte Fed’in daha agresif bir faiz artırımına gideceği beklentilerinden şimdi hızlı bir şekilde uzaklaşıldığını görüyoruz. Trump’ın taahhütleri etkileyici ama bu vaatlerinin uygulanabilme olasılığının zorlaştığını görüyoruz. Muhtemelen Trump ekim ayına kadar vaatlerinin hiçbirini ABD Kongresi’nden destek bulamadığı için yapamayacak. Trump’ı Kongrede kendi partisi de desteklememeye devam ederse bu bölünmüşlük 2018’e kadar da sarkabilir. Bu görünüm altında Fed yıl sonuna kadar muhtemelen 2 faiz artışından fazla hareket yapamayacak. Bu faiz artırımlarından biri haziran da diğeri ise aralıkta olabilir. Biz 3 faiz artırımını artık olası görmüyoruz. Hatta haziran ayını Fed pas geçerse belki de tek faiz artırımını konuşur olacağız. Artık ABD kaynaklı Türkiye başta olmak üzere gelişmekte olan ülkeleri sarsıcı bir gelişme beklemiyoruz.
► Trump'ın piyasaları etkileme olasılığının zayıf olacağı bir ortamda doların daha fazla değer kazanmayacağını varsayıyoruz. Bu nedenle doların global olarak kuvvetlenme ihtimalini zayıf görürken içeride daha canlı bir ekonomi beklentimize paralel yıl sonu dolar/TL parite beklentimizi 3.72 TL seviyesinde tutuyoruz. Yıl sonu enfl asyon tahminiz yüzde 9,7, büyüme tahminimiz ise yüzde 3.6 düzeyinde. Yabancı yatırım bankalarından büyüme revizyonları geldi. Bu adımları yerli yatırım bankalarının da izlemesini bekliyoruz. İlk çeyrek genel beklentilerden daha iyi gelecek. Ekstra sıkılaştırma gelebilir
► İlk çeyrekte PMI verileri de ihracat verileri de iyimser tarafta kalmamıza destek olacak. Bu makro görünümde sadece enfl asyon beklentilerden kötü. Bu da Merkez Bankası’nın elinin önümüzdeki dönemde bir parça daha sıkılaşmasını gerektirebilir. Yüksek ihtimalle bir dahaki ay enflasyonu yüzde 12’ler seviyesinde de görebiliriz. Merkez Bankası sıkı duruşunu gevşetmeyecek gibi duruyor. Baz etkilerinin ortadan kalkması ile yılın ikinci yarısında yüzde 12’lerden yüzde 9.5’lara doğru gevşeyecek.
► Merkez Bankası TL likiditesini kısarak ağırlıklı ortalama fonlama faizini 320 baz puan (%11.47) yükseltti. Bu sıkılaşmanın enfl asyonun seyrine de bağlı olarak 350 baz puana gittiğini de görebiliriz. İşler enfl asyon tarafında tahminlerin çok ötesinde kötüleşirse bir ihtimal 400 baz puan sıkılaştırmayı da görebiliriz. Nisan ayında ki PPK’da faiz artırımı söz konusu olabilir. Ama bu, bu yıl içinde göreceğimizde son faiz artırımı olabilir. Yüzde 11.75’te olan GLP’nin geleceği son noktada yüzde 12.50 olur.
► MB faizi senenin ikinci yarısında enflasyon aşağı gelirken gevşetmeyi de düşünebilir. Hükümet tarafından getirilen teşviklerin pozitif yansımalarını görüyoruz. Faizlerdeki olası bir gerileme de görünüme katkı verecektir. Bu da krediler kanalından canlanmaya destek verecektir.
3 yılda 8 binden fazla aktif müşteri sayısı hedefliyor
Yatırım Finansman Genel Müdürü Ömer Eryılmaz ile şirket olarak hedefl erini de konuştuk. Yılbaşında Genel Müdürlük koltuğuna oturan Eryılmaz, ilk olarak Yatırım Finansman’ın tüm şubeleriyle bir araya gelmiş. Daha çok müşteriye ulaşmak istediklerini anlatan Eryılmaz, “Toplam 18 bin müşterimiz var. Bunların esas itibariyle yaklaşık 5 bini aktif. Hem yeni müşteri edinimini hızlandırıyoruz hem pasif müşterilerimizi harekete geçiriyoruz. Her çeyrekte müşteri sayımızı yüzde 5-6 civarında artırarak 3 yılın sonunda 8-10 bin aktif müşteriye ulaşmak istiyoruz” dedi. Teknoloji yatırımlarını tamamlayan Yatırım Finansmanın son yıllarda yazdığı zararı operasyonel verimlilikle aşacağını da anlatan Eryılmaz, “2017 yılının ilk çeyreğini son yıllarda görülmemiş bir karla kapatacağız. Geçen senenin ikinci yarısında verimsiz alanlardan çıkılmıştı. Maliyetlerde önemli tasarrufl ar sağladık. İlk hedefimiz çift haneli özkaynak karlılığına ulaşmak. Ama orta vadede bankacılık sektörünün öz kaynak karlılığını yakalamak istiyoruz” diye konuştu.
VİOP’a özel önem veriyoruz
SPK’nın son düzenlemeleri ile foreks piyasasından VİOP’a bir kayış olmasını beklediklerini de ifade eden Ömer Eryılmaz, “VİOP’ta pastanın byümesini bekliyoruz. Bu nedenle o tarafa daha fazla yatırım yapıyoruz. Yılın ilk halka arzı olan Mistral’de talebin tamamını karşılayacak kadar da talep topladık. Yılın ikinci yarısında arzların artmasını bekliyoruz” ifadelerini kullandı. Yatırım Finansman’ın stratejisine bağlı olarak şubelerinin bulunduğu illerde yatırımcı toplantıları da düzenliyor. Eryılmaz’ın verdiği bilgiye göre şimdiye kadar İstanbul, İzmir ve Ankara illerinde toplantı yapan Yatırım Finansman 10 Nisan’da Antalya’da, 17 Nisan’da Bursa’da bu toplantıları tekrarlamayı planlıyor.