Citigroup, S&P 500 yıl sonu hedefini yükseltti
Citigroup, güçlü kazanç sezonu ve vergi indirimleri beklentisiyle S&P 500 için yıl sonu hedefini 6.600’e yükseltti. Bloomberg Intelligence verilerine göre şirketlerin yüzde 81’i beklentileri aşarken, Citi 2025 ve 2026 kâr tahminlerini de artırdı. Piyasalardaki iyimserliğe rağmen fon yöneticilerinin yüzde 91’i ABD hisselerini 'aşırı değerli' görüyor. Teknoloji devleri ise rallinin en büyük destekçisi olmaya devam ediyor.
Citigroup stratejistleri, güçlü geçen kazanç sezonu ve kurumlar vergisi indirimlerinin gümrük vergilerinin etkisini dengeleyeceği beklentisiyle S&P 500 Endeksi için yıl sonu hedefini 6.300'den 6.600'e çıkardı. Bu yeni tahmin, Cuma günkü kapanışa göre yaklaşık yüzde 3'lük bir artışa işaret ediyor.
Bloomberg Intelligence verilerine göre, ticaret gerilimlerine rağmen S&P 500 şirketlerinin yüzde 81'inden fazlası kazanç beklentilerini aşarak son iki yılın en güçlü performansını sergiledi. Citi ekibi, şirketlerin yılın ikinci yarısına yönelik beklentilerini korumasını 'etkileyici bir başarı' olarak nitelendirirken, endeks için hisse başına kâr (EPS) tahminlerini de revize etti. Buna göre 2025 tahmini 261 dolardan 272 dolara, 2026 tahmini ise 295 dolardan 308 dolara çıkarıldı. 2026 ortası hedefi ise mevcut seviyelerin yaklaşık yüzde 8 üzerinde, 6.900 olarak belirlendi.
Hisse senedi pozisyonları güçlü seyirde
Piyasalardaki iyimser tabloya rağmen, Bank of America'nın son anketi fon yöneticilerinin yüzde 91'inin ABD hisse senetlerini 'aşırı değerli' gördüğünü ortaya koydu. Bu oran, 2001'den bu yana kaydedilen en yüksek seviye olmasına karşın, yatırımcıların hisse senedi pozisyonları güçlü kalmaya devam ediyor. Beklentiler, Trump dönemindeki vergi indirimleri ile olası Fed faiz indirimlerinin birleşimine odaklanıyor.
Teknoloji hisseleri, Nvidia, Microsoft, Meta, Broadcom ve Palantir gibi devlerin 2025'te S&P 500'ün kazançlarının yüzde 68'ini oluşturmasıyla rallinin en önemli itici gücü konumunda. Citi stratejistleri, endeksin yükselişinin devamı için megacap şirketlerin liderliğinin sürmesi ve döngüsel hisselere dengeli bir geçişin kritik olacağını vurguluyor.