Dolar güne yükselişle başladı

Paris'te Cuma günü gerçekleştirilen saldırılar ve zayıf ekonomik veriler sonrasında yatırımcıların güvenli liman alımlarıyla altın ve dolara yönelmesiyle beraber, bugün TL'nin de aralarında bulunduğu gelişen piyasa para birimleri de değer kaybederek güne başladı.

Yeni hükümetin kurulma sürecinin bu hafta tamamlaması beklenirken, piyasalar ekonomi yönetiminin nasıl şekilleneceğini takip etmeye devam ediyor. Öte yandan bugün ise Hazine'nin iki yıllık gösterge tahvili yeniden ihracı ağustos dönemine ilişkin işsizlik verileri ekim ayına ilişkin bütçe verileri takip edilecek.

ABD'de faiz artışının yaklaştığını teyit eden ABD istihdam verisi ile önceki haftayı 2.92'li seviyelerden tamamlayan dolar/TL geçen hafta ise seçimler sonrası Türkiye ekonomisine ilişkin iyimser beklentilerle aşağı yönlü bir seyir izlemişti. Cuma günü akşam saatlerinde 2.87'in hemen altındaki kur bu sabah 2.88 seviyesinden başladı.

Küresel piyasalarda ise euro, Paris'te gerçekleşen terör saldırılarının ardından yatırımcıların ortak para birimine daha temkinli yaklaşmasıyla beraber yen karşısında altı buçuk ayın en düşük seviyesine gerilerken, dolar karşısında da yine aynı sürenin düşük seviyelerine yakın başladı.

Reuters verilerine göre TL 1 Kasım seçimlerini de içine alan son bir aylık dönemde dolar karşısında yüzde 4'ün üzerinde değer kazanırken TL'nin euro karşısındaki değer kazancı ise çift haneye yaklaştı. Aynı dönemde gelişmekte olan para birimleri genelinde ağırlıklı olarak dolar karşısında değer kaybı yaşandı. Pozitif ayrışma özellikle bu hafta petrol fiyatlarının gerilediği Salı, Çarşamba ve Perşembe günü daha da belirginleşti. Petrol fiyatları geçen hafta yüzde 8 değer kaybetmişti.

Bankacılar, zaman zaman piyasalarda siyasetin, özellikle de başkanlık sistemi ve ekonomi yönetimine ilişkin belirsizliğin hâlâ baskı yapmayı sürdürmesine karşın, gelişmekte olan piyasalara bakıldığında son dönemde sert satış baskısı altındaki TL'nin, seçim sonrası iyimserliği korumak için fırsat veren nadir para birimleri arasında yer almaya devam ettiğine dikkat çekiyorlar.

Bono piyasasında satış baskısı devam ediyor

Seçimlerden sonra önce sert gerileyen ardından dalgalı bir seyir izleyen TL; son bir aylık performansına bakıldığında hem dolar hem de euro karşısında gelişmekte olan ülke para birimleri arasında en iyi performansı gösterirken, başta asgari ücret artışı olmak üzere seçim vaatlerinin enflasyon görünümü ve bütçe üzerindeki olası etkileri nedeniyle bono piyasası aynı iyimserliği yansıtamıyor.

TL'deki bu kazanca karşın seçim sonrası ilk işlem gününde 50 baz puan gerileyen 2 ve 10 yıllık gösterge tahvil getirileri bu düşüşü koruyamadı ve kazançlarının tamamını geri verdi. Tahvil bono piyasasında 12 Mart 2025 itfalı 10 yıllık gösterge tahvilde seçim öncesi spot kapanışta ortalama bileşik faiz yüzde 9.89 seviyesinden gerçekleşmişti. Seçim sonrası ilk işlem gününde 50 baz puanın da üzerinde bir düşüşe işaret eden en düşük yüzde 9.22 bileşik seviyesi test edilmesine karşın Cuma günü spot kapanışta ortalama bileşik faiz yüzde 9.83 seviyesinden gerçekleşti.

Öte yandan 14 Haziran 2017 itfalı iki yıllık gösterge tahvilde de 10 yıllık göstergeye benzer bir seyir izlendi. Seçim öncesi son Cuma günü spot kapanışta ortalama bileşik faiz yüzde 10.19 seviyesinden gerçekleşirken seçim sonrası ilk işlem gününde ise ortalama bileşik faiz yüzde 9.66 oldu. Tek günde gerçekleşen 50 baz puanlık düşüşe karşın kazançlarının tamamını geri veren iki yıllık göstergede Cuma günü spot kapanışta ortalama bileşik faiz yüzde 10.24 seviyesindeydi.

Hazine ihaleleri bekleniyor

Hazine Kasım ayı borçlanma programı çerçevesinde bu hafta 2 ve 5 yıllık gösterge tahvillerin yeniden ihracının da aralarında bulunduğu üç ihale düzenleyecek. Bugün 2 yıllık gösterge olan altı ayda bir yüzde 4.80 kupon ödemeli sabit kuponlu tahvili yeniden ihraç edecek olan Hazine yarın ise 14 Aralık 2016 itfalı 13 ay vadeli kuponsuz tahvilin ve 8 Temmuz 2020 itfalı 6 ayda bir yüzde 4.70 kupon ödemeli 5 yıllık gösterge tahvilin yeniden ihraçlarını gerçekleştirecek.

Kasım ayında toplam 5.3 milyar TL'lik iç borç servisine karşılık 3.1 milyar TL'si piyasadan 4 milyar TL'lik iç borçlanma planlıyor. Önümüzdeki hafta gerçekleştirilecek üç ihale ile Kasım ayı programı da tamamlanacak.