Girişim sermayesi fonları öne çıkacak

Mevduat faizleri ile rekabet eden portföy yönetim TL faizleri iyi getiri sunuyor şirketleri, alternatif ürünlere yöneldi. Jülide YİĞİTTÜRK GÜRDAMAR'ın haberi...

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Jülide YİĞİTTÜRK GÜRDAMAR

Enflasyon ve faizin artmasıyla yatırımcılar mevduata yönelirken, portföy yönetim şirketleri ise banka mevduatı ile rekabet edebilmek için yeni stratejiler geliştiriyor.

Dünya genelinde faizlerin hızla yükseldiğini belirten ÜNLÜ Portöy Genel Müdürü Altuğ Dayıoğlu, “Mevduat faizinin cazibesine kapılan yatırımcılar fonlardan çıkıp mevduata yöneliyor. Biz şirket olarak portföy yönetimi tarafında riski minimize etmek için bir alokasyon modeli kullanıyoruz ve bu dağılım içerisinde periyodik olarak ucuzlayan ürünlerin ağırlığını artırıp pahalılaşan ürünlerin ağırlığını azaltıyoruz. Bu dönemde alternatif fonlara odaklanmakta fayda var. Yeni dönemde ayrıca gayrimenkul ve girişim sermayesi fonları da ön plana çıkacak” dedi.

Statik ürünlerle pazarı büyütmek imkansız

Faizlerin yükselmesi nedeniyle tahvil ve bonoların değer kaybettiğini, hisse senedi piyasasında yüzde 15’e yakın düşüş yaşandığını kaydeden Altuğ, ÖST’ler tarafında ise borç ve likidite sıkıntısının kendini çok net hissettirdiğini söyledi. Altuğ, “Açıkçası çok statik ürünler ile yatırım fonları pazarını büyütme imkanı yok. Standart yatırım fonlarında şu anda aslında kurumlar birbirlerinden çok mevduat ile rekabet etmeye çalışıyor. Dolayısıyla yatırım fonları tarafında alternatif ürünlere odaklanmakta fayda var” diye konuştu. Girişim sermayesi ve gayrimenkul yatırım fonlarının ön plana çıkacağına dikkat çeken Dayıoğlu, “Devlet girişim sermayesi tarafına çok büyük destek veriyor. Girişim sermayesi dediğiniz zaman insanlar 3-4 yıl bu işin yatırım süreci olduğunu, çıkışın da en az ondan 5-6 yıl sonra olacağını biliyorlar. Yatırımlarını uzun vadeli düşünenler girişim sermayesine sıcak bakıyor” ifadesini kullandı. Sektör ve şirket ile ilgili DÜNYA’nın sorularını yanıtlayan Altuğ Dayıoğlu’ndan satırbaşları şöyle:

Yatırım fonları BES'e dahil olmalı

Emeklilik fonları istikrarlı bir şekilde büyümeye devam ediyor. Yatırım fonları piyasası ister istemez yüksek mevduat faizi ve yüksek oynaklık sebebiyle zarar gördü. Tasarrufları en hızlı artırabileceğimiz yer bireysel emeklilik sistemi. Orada da yatırımcıyı hiçbir şekilde ürkütmemek, moralini bozmamak lazım. Biz özellikle sistemin de daha esnek yapıya kavuşması ve getirilerin daha rekabetçi olabilmesi adına yatırım fonlarının emeklilik sistemine dâhil edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Piyasada 400 adet fon var. Bunlarla oluşturulacak planlar aslında yatırımcıların beklentilerine çok daha iyi cevap verebilecektir.

Mevduat faizleri aşağı inmediği sürece yatırım fonları piyasasının sağlıklı bir şekilde büyümesi zor. 2019 ilk çeyrek sonuna kadar enflasyon %20 mertebesinin üzerinde kalacak. Ekonomimiz yavaşlayarak bu çeyrek de dahil olmak üzere önümüzdeki 2 çeyrekte durgunlaşacak ve belirli ölçülerde daralacak. Ama ondan sonrası için global ekonomik senaryo bir miktar lehimize çalışabilir. Bu yılın son çeyreğindeki ortaya çıkan zayıf ekonomik veriler önümüzdeki senenin son çeyreğinde anlamlı ölçüde olumlu bir baz etkisi yaratacak.

2-3 sene içerisinde 15 fona çıkacağız

Ünlü Portföy olarak 8 tane fonumuz var, 2 tane de gayrimenkul fonumuz var. 2-3 sene içerisinde de maksimum 15 fona çıkmayı planlıyoruz. Şu anda 210 milyon TL civarında büyüklüğümüz var. 3 sene içerisinde hedefimiz 1-1.5 milyar TL’ye ulaşmak. Önümüzdeki yıl kendimiz için ayrı bir fon kurmayı planlıyoruz. Orada uluslararası bir gayrimenkul danışmanlık firması ile işbirliği yapmayı arzuluyoruz. İlerleyen zamanda girişim sermayesi fonu da kurmayı planlıyoruz.

TL faizleri iyi getiri sunuyor

Yatırımcılar panik olmasınlar, uzun vadeli bakmak zorundalar. Kısa vadeli yaklaşımdan uzaklaşmaları lazım. Döviz çok hızlı yukarı gitmişti, ekonomik olarak çok anlamsız yerlere gitmişti. Ancak şu anda vatandaş döviz alsın demek spekülatif bir önerme olur. Ancak bireysel yatırımcılar dövizin anlamlı biçimde ucuzladığı dönemlerde parasının en fazla dörtte biri ya da beşte biri ile döviz pozisyonu alabilirler. TL faizleri çok iyi bir getiri sunuyor. Bir de mevduattaki vergi avantajını düşünürseniz, TL daha da çekici hale geldi. Hisseler ise döviz bazında oldukça ucuz. Dengeli bir dağılım ile eğer uzun vadeli bakıyorsanız bu seviyelerden paranızın yüzde 20-30’unu doğru şirketlerin hisse senetlerine koymak makul bir tercih oluyor.

Bu konularda ilginizi çekebilir