Reel sektör şirket tahvilleri hız kazanacak
Maliyeti kredilerin altına inen tahvil/bonoda reel sektör şirket ihraçlarının hız kazanması bekleniyor.
İSTANBUL - Tahvil piyasasında bankaların geçen yıl patlayan borçlanma iştahlarının 2013'te de devamı beklenirken, reel sektör şirketlerinin de çift haneli olan kredi maliyetlerine göre giderek avantajlı hale gelen ve maliyeti tek haneye inen tahvil ihraç piyasasındaki paylarını kademeli olarak artırması bekleniyor.
Reuters verilerine göre Hazine'nin dolaşımda yaklaşık 400 milyar TL tutarında TL cinsi tahvili bulunurken, bankacılık sektörünün yaklaşık 23 milyar TL, banka dışı finansal kesimin 3.5 milyar TL, şirketlerin ise yaklaşık 1.2 milyar TL tutarında vadesi gelmemiş ihracı bulunuyor.
Uluslararası Ödemeler Bankası (BIS) verilerine göre, finans dışı şirket tahvillerinin toplam ihraçlar içindeki payının yüzde 1 olduğu Türkiye, gelişmekte olan ülkeler arasında bu oranın en düşük olduğu ülkelerden biri.
Bankacılara göre piyasanın henüz oturmamış olması sadece 1 milyar TL'lik bir ihracın bulunması ve son dönemde Türkiye'de ve dünyada faizlerdeki düşüş önümüzdeki dönemde bu alanda gelişim için önemli bir avantaj sağlıyor.
[PAGE]
Turkish Yatırım Genel Müdürü Berra Doğaner
Turkish Yatırım Genel Müdürü Berra Doğaner, "Bankacılık sektöründen kullandırılan kredilerin maliyetlerinde düşme beklenmediği 2013 yılında kısa vadeli finansman bonosu ya da uzun vadeli tahvil ihracı özel sektör şirketleri için düşük maliyetli kaynak olmaya devam edecektir" dedi.
Doğaner'in verdiği bilgiye göre 2011'de 58 ihraçla 11 milyar dolar, 2012'de 233 ihraçla 22 milyar dolarlık borçlanma aracı ihraç edildi. Doğaner, 2012 ihraçlarının yüzde 14'ünün banka dışı tahvil, yüzde 3 finansman bonosu olduğunu belirterek, bu oranın 2013'de yüzde 20'lere yaklaşabileceğini söyledi.
Doğaner, "2012'de borçlanma araçlarının içinde finansman bonosu yüzde 6'yaçıkabilir" diye konuştu.
Risk primi yüksek belirlenen bir şirkette dahi tahvil ihracının maliyetinin yıllık yüzde 12.40 seviyesinde olduğunu belirten Doğaner, "Daha düşük risk primindeki, şirketler yüzde 10'lar civarında maliyetlerle sermaye piyasasından fon temin edebiliyorlar" dedi ve ekledi:
"Geçen yıl 58 şirket tahvil/bono ihracı yaptı. Bunların ağırlığı bankalar olmakla beraber, Sarten Ambalaj, The House Cafe, Arzum Ev Aletleri, Beyaz Filo gibi banka dışı şirketlerin ihraçları da piyasada yerini almaya başladı. Özel sektör tahvil ve bono ihraçlarını genellikle kurumsal yatırımcılar portföylerine almakla beraber 2012 sonu itibariyle bireysel yatırımcı sayısı 200,000'e yaklaştı."
Finans sektörü dışında tahvil ihraç edenler arasında borsada işlem gören şirketlerden Akfen Holding, Altınyıldız, Boyner, Bimeks, Fenerbahçe ve Rhea GSYO yer alırken, Rönesans Gayrimenkul, Otokoç, Arzum, Sarten Ambalaj, The House Cafe gibi şirketler de dahil edildiğinde 1.2 milyar TL civarında TL cinsi tahvil/bono stoku bulunuyor.
BIS verilerine göre 2012 ilk yarısı itibarıyla Türkiye Hazinesi'nin 210milyar dolarlık piyasada işlem gören mevcut borçlanma aracı bulunurken, şirket tahvilleri ise sadece 100 milyon dolar tutarındaydı. Dünyada bir çok ülkede ise bu oran çok daha yüksek.
[PAGE]
İş Yatırım Sabit Getirili Menkul Değerler Stratejisti Uğur Küçük
Şirket tahvili ihraçlarının hem yatırımcı hem de ihraç eden için avantajlı hale gelmeye başladığını belirten İş Yatırım Sabit Getirili Menkul Değerler Stratejisti Uğur Küçük, "Şirketler açısından faizler bu kadar düşük seviyelerdeyken piyasa çıkmak avantajlı. Yatırımcılar açısından da bakınca mevduattan daha iyi getiri sağlayacak yatım araçlarına ihtiyaç olduğu kesin. Dünyada faizler oldukça düşük seviyelerde ve yatırımcı getiri arıyor" dedi ve şöyle devam etti:
"İhraç eden açısından bakınca tahvilin maliyeti şirket için bankadan kredi almaktan daha iyi seviyede olacak. Krediler şu anda çift hanede. Hazine faizlerine bakarsak banka bonolarının üzerinde bile spread verse çoğu şirketin bankadan alabileceği krediden daha uygun bir maliyetle borçlanma piyasasına girme olasılığı var."
[PAGE]
Bilanço yapısı iyi olan reel sektör şirketleri harekete geçebilir
Analistler ve sektör yetkilileri, küresel piyasalardaki düşük faiz ortamının bu alanda öncelikle bilanço yapısı iyi olan reel sektör şirketlerini harekete geçirmesini bekliyorlar.
Özellikle halka açık ve piyasa değeri yüksek şirketlerin bu konuda çalışmalarına hız vermesi beklenirken, borçlanmanın şirketlerin büyüklük ile ihtiyaçlarına göre değişeceği ve piyasa yeni olduğu için 2013'e dönük hacimsel bir tahminde bulunmak oldukça zor görünüyor.
Özellikle Hazine'nin de borçlanma vadelerini uzatarak 1 yıldan kısa vadelerde ihraçları azaltması sonrası şirketlerin bu boşluğu doldurarak kısa vadelerden başlayarak ihraçlarını artırmaları bekleniyor.
Öte yandan bazı analistler piyasada bu tip ihraçlar için hali hazırda bankalarla görüşme içinde olan şirketler olduğunu ancak Hazine'nin yüklü itfa döneminde uygun piyasa koşullarının oluşmasını beklediklerini belirtiyorlar.
BIS verilerinden bankacıların yaptığı hesaplamalara göre, şirket tahvil piyasasının devlet tahvil piyasasına oranı, Türkiye için şu an yüzde 1'in de altında bu oran Brezilya'da yüzde 1.1, Çin'de yüzde 40, Hindistan'da yüzde 4, Güney Kore'de yüzde 78, ABD'de yüzde 26 seviyesinde bulunuyor.
Şirket tahvilleri piyasasının gelişmesinin önündeki bir diğer engel ise Türkiye'deki bankacılık sektörünün oldukça sağlam bir yapıya sahip olması ve ihraç pazarını domine etmesi.
Bankaların vade uzatımı için tercih ettiği TL cinsi tahvil piyasasının hacmi 2012'de bir önceki yılar göre iki kat arttı. Thomson Reuters tarafından derlenen verilere göre bankalar 2012 yılında yaklaşık 35 milyar liralık bono ve tahvil ihraç etti.
[PAGE]
Banka kredisi ve tahvil ihraçlarında maliyet analizi
Turkish Yatırım tarafından hazırlanan bir çalışmaya göre banka kredisi ve tahvil ihracı maliyetleri karşılaştırıldığında tahvil ihraçlarında uzun vadeli borçlanma imkanları ön plana çıkarken, kredilerde ise en büyük avantaj zaman.
Hem banka kredisinde hem de tahvilde faiz yer alırken, kredide genellikle teminat var ancak tahvil ihracında yok.
Banka kredisinde ipotek işlemlerine yönelik maliyetler, sigorta, komisyon ve diğer dosya masrafları bulunurken tahvil ihracında ise aracılık ve mevzuat uyum maliyetleri, SPK harcı, İMKB kotasyon ücreti ve MKK saklama ücretleri bulunuyor.
Kredide faiz oranını belirleyen taraf banka iken tahvil ihracında faizi şirket belirliyor. Uzun vadeli borçlanabilme imkanı banka kredisinde zor ancak tahvil ihracında daha kolay. Borç alma süreci banka kredilerinde hızlı, tahvil ihraçlarında ise zaman alıcı.