Yabancıdan Türk şirketlerine 3,1 milyar dolar

Türkiye'de bu yılın ilk yarısında 55 birleşme ve satın alma işlemi gerçekleşirken, değeri açıklanan işlemlerin toplam hacmi 4,5 milyar dolar oldu. 4,5 milyar dolarlık işlemin yaklaşık yüzde 69'una yabancılar imza attı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Türkiye'de bu yılın ilk yarısında 55 birleşme ve satın alma işlemi gerçekleşirken, değeri açıklanan işlemlerin toplam hacmi 4,5 milyar dolar oldu. Söz konusu işlemlerin yaklaşık yüzde 69'una, yani 3,1 milyar dolarlık kısmına yabancılar imza attı.

Bağımsız denetim, danışmanlık, kurumsal finansman ve vergi alanlarında faaliyet gösteren EY verilerinden derlenen bilgilere göre, yılın ilk 6 ayında Türkiye'de 55 birleşme ve satın alma işlemi gerçekleşti.

55 işlemden 32'sinin değeri açıklanırken, 23 işlemle ilgili finansal bilgiler paylaşılmadı. Değeri açıklananların toplam hacmi 4,5 milyar dolar olarak hesaplandı.

Değeri açıklanan birleşme ve satın alma işlemlerinin toplam hacmi 2016 yılında 4,6 milyar dolar, 2015'te 10,7 milyar dolar, 2014'te 17,7 milyar dolar, 2013'te 13,7 milyar dolar, 2012'de 23,2 milyar dolar ve 2011'de de 11,5 milyar dolar olmuştu.

Türk yatırımcılar 1,4 milyar dolarlık işleme imza attı

EY verilerine göre, yılın ilk yarısında Türk yatırımcılar 26, yabancı yatırımcılar ise 29 işlem gerçekleştirdi.

Bu yılın ocak-haziran dönemindeki işlemlerin 1,4 milyar dolarlık kısmı Türk yatırımcılar, 3,1 milyar dolarlık kısmı ise yabancı yatırımcılar tarafından gerçekleştirildi.

Türk yatırımcılar 2011'de 5,1 milyar dolar, 2012'de 11,5 milyar dolar, 2013'te 10,4 milyar dolar, 2014'te 13,1 milyar dolar, 2015'te 4,1 milyar dolar, 2016'da 2,1 milyar dolar; yabancı yatırımcılar ise 2011'de 6,4 milyar dolar, 2012'de 11,7 milyar dolar, 2013'te 3,3 milyar dolar, 2014'te 4,6 milyar dolar, 2015'te 6,6 milyar dolar ve 2016'da 2,5 milyar dolarlık işleme imza atmıştı.

En çok işlem enerji sektöründe

Birleşme ve satın alma işlemlerinin sektörel dağılımına bakıldığında, enerji 2 milyar 45 milyon dolar ile ilk sırada yer aldı.

Finansal hizmetler 921 milyon dolar ile ikinci, ulaştırma 396 milyon dolar ile üçüncü, imalat 372 milyon dolar ile dördüncü, yiyecek ve içecek 285 milyon dolar ile beşinci, perakende 255 milyon dolarla altıncı, madencilik de 205 milyon dolarla yedinci sıraya yerleşti.

Söz konusu dönemde en çok işlem, enerji sektöründe gerçekleşti. 9 işlemin olduğu enerjiyi 8 işlem ile ulaştırma, 7 işlem ile hizmetler, 6 işlem ile bilişim, 4 işlemle de imalat ve perakende sektörleri takip etti.

En büyük işlemler

En büyük işlem hacmine sahip ilk üç işlem ise OMV Petrol Ofisi, Garanti Bankası ve Osmangazi Elektrik'in satışı olarak sıralandı.

OMV Petrol Ofisi'nin hisselerinin tamamının Hollandalı Vitol Investment'a 1 milyar 441 milyon dolara satışı, yılın en büyük işlemi olarak kayıtlara geçti.

Garanti Bankası'nın yüzde 9,95 hissesinin 917 milyon dolara İspanyol BBVA'ya geçmesi ile Osmangazi Elektrik Dağıtım-Osmangazi Elektrik Perakende Satış'ın tamamının 360 milyon dolara Zorlu Enerji tarafından satın alınması diğer en büyük iki işlem olurken, Korozo Ambalaj, Banvit, Ulusoy Ro-Ro, Park Elektrik, Unit International, TAV Havalimanları Holding ve Migros hisselerinin satışı ya da işletme hakkı devri diğer öne çıkan işlemler oldu.

"Birleşme ve satın alma hacmi yaklaşık 5,5 milyar dolar seviyesinde"

EY Kurumsal Finansman Bölümü Başkanı Müşfik Cantekinler, konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede, son yıllarda özellikle ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz artırım politikasının, gelişmekte olan ülkelerden gelişmiş ülkelere olan para akışını hızlandırdığını belirterek, "Diğer bir deyişle 2008 global finansal krizinin ardından gelişmekte olan ülkelere yapılan yatırımlar, son dönemde daha az riskli olan gelişmiş ülkelere yöneldi." dedi.

ABD'nin başını çektiği gelişmiş ülkelerde görülen büyüme oranlarının görece daha olumlu olmasının da yatırımcıların değerlendirdiği bir diğer önemli konu olduğuna işaret eden Cantekinler, döviz kurlarında, özellikle dolarda görülen dalgalanmaların, gelişmekte olan ülke ekonomilerini daha kırılgan duruma getirdiğinin bir gerçek olduğunu kaydetti.

Cantekinler, Türkiye'nin, gerek yurt içi gerekse içinde bulunduğu coğrafyadan kaynaklı risklerin geçen yıl artmasıyla birlikte bu durumdan, diğer gelişmekte olan ülkelere göre daha fazla etkilendiğine işaret etti.

Yabancı yatırımın azaldığı Türkiye'de birleşme ve satın alma aktivitesinde de ciddi bir düşüş yaşandığına dikkati çeken Cantekinler, sözlerine şöyle devam etti:

"2017 yarı yıl değerlendirmesine baktığımızda, açıklanan işlem değeri 2016 ile hemen hemen aynı ve 4,5 milyar dolar seviyesinde. Değeri açıklanmamış işlemleri de dikkate aldığımızda, 2017 yılının ilk 6 ayındaki birleşme ve satın alma hacminin yaklaşık 5,5 milyar dolar seviyesinde olduğunu söyleyebiliriz. Bu noktada özellikle Petrol Ofisi ve Garanti Bankası işlemlerinin hacim açısından etkili olduğunu belirtmeliyiz."

"Sıkıntılara rağmen Türkiye, yatırımcılara iyi fırsatlar sunuyor"

Müşfik Cantekinler, yerli ve yabancı yatırımcı açısından bakıldığında yabancı yatırımcının hem işlem değeri hem de işlem sayısında yerli yatırımcının önünde olduğunu bildirdi.

Cantekinler, şunları kaydetti:

"Bu durum, yabancı yatırımcılar açısından Türkiye'nin aslında her zaman ilgi çeken bir ülke olduğunu, zor şartlarda bile olsa doğru yatırımı bulduklarında yatırım kararını alabildiklerini teyit eder nitelikte.

Son yıllarda Türkiye'nin içinde bulunduğu coğrafyada ve zaman zaman da ülke içerisinde yaşanan bazı terörist eylemler ile jeopolitik sıkıntılara rağmen Türkiye'nin gerek genç nüfusu, gerek tüketim alışkanlıkları gibi unsurların ülkedeki gelişim ile paralel olarak, birçok yatırım alanında yatırımcılara geleceğe dair iyi fırsatlar sunduğunu söyleyebiliriz."

Cantekinler, ilk 6 aydaki işlemlere sektörel açıdan bakıldığında işlem sayısında enerji, ulaştırma ve hizmetler; işlem hacmi açısından da enerji, finansal hizmetler ve ulaştırmanın başı çektiğini söyledi.

"Hacim açısından büyük işlemler çok belirleyici oldu"

EY Kurumsal Finansman Bölümü Başkanı Cantekinler, "İşlem sayısının az olduğu bu yarı yılda, özellikle hacim açısından büyük işlemlerin çok belirleyici olduğunu söylemek doğru olacaktır. Enerjinin hem hacim hem de işlem sayısı açısından en başta olması, geçtiğimiz yıllarda da sıklıkla rastlanan bir durum olup enerjinin ülkemiz ve yatırımcılar açısından en önemli sektörlerden biri olduğunu teyit etmektedir." ifadelerini kullandı.

Cantekinler, bu yılın ikinci yarısında döviz kurlarının stabil kalması, ekonomik büyüme oranının tahminlere uygun olarak yüzde 5 veya üzerinde olması ve Türkiye'nin içinde bulunduğu coğrafyada, jeopolitik risklerin ve terörist aktivitelerin azalması veya en azından kontrol altına alınması durumunda gerek yabancı yatırım gerek birleşme satın alma aktiviteleri açısından çok daha olumlu bir tablo bekleyebileceklerini söyledi.