'Benim en büyük güvencem sizsiniz'
Çorum'da konuşan Kılıçdaroğlu "En büyük güvencem sizsiniz. Kimliği, inancı ne olursa olsun, halktan yana olan bütün Türkiye'yi kucaklıyor ve ona güveniyorum" dedi
ÇORUM - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisince Çorum Abide Meydanı'nda düzenlenen mitingde halka hitap etti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarına değinen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Çıktı dedi ki 'bunlar montaj, bu sesler bana ait değildir' dedi. Kendisine şu çağrıyı yaptım, bunlar yalansa Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'nın kayıtlarını yayınla. Çünkü o 76 milyon yurttaşın izlendiği bir yerdir bu başkanlık. Açıkla dedim, orada görürüz senin telefon edip etmediğini. Telefon etmediysen eyvallah deriz, bunların tamamı sahtedir deriz. Açıkladı mı, açıklamadı. Çünkü açıklansa gerçekler bir daha ortaya çıkacak. İki, dedik ki bunlar eğer gerçekten şu veya bu şekilde doğru değilse o zaman dünyanın bu işleri bilen büyük şirketleri var. O şirketlere gönderin, bunların sahte olup olmadığını size raporlasınlar. Gönderdi mi? Gönderebilir mi? Çünkü gerçekler ortaya çıkacak.
Üç, yolsuzluk operasyonunun yapılmasından sonra dört bakanın adı çıktı. Dört bakandan birisi çıktı televizyonlara dedi ki 'ben niye istifa edeceğim, sen söyledin ben yaptım, sen söylediğine göre ben de yaptığıma göre benim değil senin istifa etmen lazım'. Allah aşkına şimdi bana diyor ki 'bunlar yalan'. Çorum'un leblebisi ne kadar doğruysa bunlar da o kadar doğru. Cumhuriyet tarihinde değil, Osmanlı tarihinde de değil, dünya tarihinde de değil, ilk kez bir hükümet bir devleti soyuyor. İlk kez bir başbakanın oğlunun evinde 1 milyar dolar keş para çıkıyor. Kamyon kamyon götürüyorlar."
"Türkiye'nin vicdanına sesleniyorum"
"Harama ortak olmayın, helale ortak olun. Haramdan yana olmayın, helalden yana olun. Zalimden yana olmayın mazlumdan yana olun. Kul hakkı yiyenden yana olmayın, kul hakkı yemeyenden yana olun" diyen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"O nedenle ben Türkiye'nin vicdanına sesleniyorum. Yeni bir süreci başlatacağız. ayrımcılık yok. Ayrılık gayrılık yok. Önce temiz siyaset. Önce ahlaklı siyaset. Siyasetin temiz olması için ahlak üzerinde yükselmesi lazım. Kişinin görüşü farklı olabilir, herkes bizim gibi düşünmeyebilir. Buna saygı göstereceğiz. Şu seçim, bürosu, bu seçim bürosu, saldırılar, bunları da asla tasvip etmiyoruz. Düşünceye özgürlük diyoruz. Herkes düşüncesini söylemeli. Aradığım tek şart var, siyasete giren adamın ahlaklı olması lazım, bitti."
"Bunlar devleti yönetemezler, bunlar devleti soymak için yönetiyorlar"
Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çiftçi hayatından memnun mu? Allah aşkına, Türkiye'deki bütün çiftçilere soruyorum, siz hayatınızdan memnun musunuz? Dünyanın en pahalı mazotunu sana satıyorlar. Litresi 5 lira. Hayvancılık öldü. İki yıl önce gelip buradan 'Bunlar devleti yönetemiyorlar, bakın göreceksiniz yakında bu ülke saman bile ithal edecek' deseydim siz diyecektiniz ki 'Şu genel başkan amma da uçtu. Bu kadar toprağımız var, saman mı ithal edilir'. Saman ithal ettiler mi? O nedenle söylüyorum, bunlar devleti yönetemezler, bunlar devleti soymak için yönetiyorlar. Mazlumun hakkını yemek için yönetiyorlar. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını yemek için yönetiyorlar. Önce hizmet diyor. Sen kendine ailene hizmeti yaptın. Bakanlar da çocuklarına hizmeti yaptılar. Soyulan kim oldu, halk oldu. Nasıl soyuluyor. mazotu 5 liraya satarak soyuyorlar sizi."
"Hitler neyse o adam da öyledir"
Kılıçdaroğlu, "Dikta yönetimlerinde diktatörlerin bir özelliği vardır" diyerek, şunları söyledi:
"Birinci özelliği halkın manevi duygularını sömürmektir. Yani din iman edebiyatı yapmaktır. Din iman edebiyatı yapıp malı götürürler bunlar. Diktatörlerin birinci özelliği odur. Hitler neyse o adam da öyledir. Hiç fark etmez. Vatandaşları birbirine düşürmektir. Buna da engel olacağız. Ne yaparsa yapsın biz asla kavga etmeyeceğiz. Kavga etmemeye söz verdim. Hiç kavga etmeyeceğim. Başçalanı da muhatap almayacağım. Eskiden derdim ki 'gel televizyonlara çıkalım, senin televizyonların olsun, senin istediğin gazeteciler olsun, gel oturalım tartışalım. Vatandaş kim doğruyu söylüyor kim yalan söylüyor, kimin ne projeleri var öğrensin'. Ama 17 Aralık'tan sonra gelip yalvarsa, elimi öpse, ne derse desin asla onunla televizyonlara çıkmayacağım. Yalancıdan başbakan olmaz. Hırsızdan başbakan olmaz. Hem hırsız hem yalancıdan hiç başbakan olmaz."
"Benim en büyük güvencem sizsiniz"
En büyük güvencesinin halk olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Benim en büyük güvencem sizsiniz. Halkıma güveniyorum, insanıma güveniyorum. Kimliği ne olursa olsun, inancı ne olursa olsun, halktan yana olan bütün Türkiye'yi kucaklıyorum ve ona güveniyorum. Bizim arkamızda sermaye yok, bizim arkamızda şunlar bunlar yok, tek güvencemiz var, o da halktır."
"Benim için yandaş yok, benim için vatandaş var"
Çorum'un tarihte ve ekonomide çok önemli yeri olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Tuğlanın, kiremidin büyük bir kısmı burada üretiliyor. Aynı zamanda burası leblebinin başkentidir ama gereken önem verilmedi, halkın iktidarında bu önemi vereceğiz. Bu vesile ile sadece Çorumlu iş adamlarına değil, Türkiye'deki bütün iş adamlarına seslenmek istiyorum. İş adamlarımızın dünya görüşü ne olursa olsun, hangi partiyi tercih ederse etsin, biz asla bu başçalanın yaptığı gibi bir ayrım yapmayacağız. Biz asla hükümeti eleştirdi diye ertesi sabah onun kapısına vergi müfettişleri göndermeyeceğiz. O yeter ki üretsin, hatamız varsa açık yüreklilikle söylesin. Türkiye'ye yeni bir iklim, yeni bir siyaset anlayışı getireceğiz. Herkes özgürce konuşacak, siyasetçi de kulak kabartacak. Hatası varsa düzeltecek. Kurallı ekonomi getireceğiz, iş adamı önünü görecek devlete başvurduğunda işi yapılacak. Bizim partiden, yok başka partiden ayrımına son vereceğiz. Benim için yandaş yok, benim için vatandaş var."