'Eşit koşullarda bir seçime herkes saygı duyar'

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "Eşit koşullarda bir seçime girersiniz, demokratik olur ve kazanırsınız, herkes saygı duyar" dedi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CNNTürk'te katıldığı canlı yayında, kadın gazetecilerin sorularını yanıtladı. 

"Seçime 5 gün kala motivasyonunuz, moraliniz yerinde mi?" sorusu üzerine, gayet iyi hissettiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Çok fazla düşünecek zamanım da yok. Sürekli koşturuyoruz, vatandaşlarla temas kuruyoruz. Kendimizi, Ekmel Bey'i hangi gerekçeyle aday gösterdiğimizi aktarıyoruz. Onları sandığa gitmeleri konusunda motive ediyoruz. Çalışıyoruz; bir siyasetçinin yapacağı en önemli şey çalışmak. Ben de onu yapıyorum" diye konuştu. 

Kemal Kılıçdaroğlu, kadın adaylar konusunda CHP olarak üzerlerine düşeni yapıp yapmadıkları sorusuna hem "Evet" hem "Hayır" diyebileceğini dile getirerek, hiçbir siyasi partide olmayan yüzde 33 cinsiyet kotası getirdiklerini söyledi. 

Cumhurbaşkanlığı için bir kadın aday olabileceğini ifade ettiğine değinen Kılıçdaroğlu, "Sürece baktığımızda, bu süreç içinde kuşkusuz bir uzlaşma arayışı da var. O çerçevede bu olmadı. Ama gönlümden geçerdi bir kadın adayın cumhurbaşkanı adayı olarak ortaya çıkması, beni çok mutlu ederdi" dedi. 

Kılıçdaroğlu, gelecek yerel ve milletvekili seçimlerde daha fazla kadın adayları olacağını bildirerek, kadınların hak arama konusunda biraz kararlı, "Bana bu hakkı verin" diye dirençli olması gerektiğini söyledi ve "Eğer bunu yakalayabilirsek, çok daha güzel olacak" ifadesini kullandı. 

Geçen ay Ankara'da 81 ildeki kadın kolları merkez yönetim kurulu üyeleriyle bir toplantı yaptıklarını ve 2015 seçimlerini kadın ağırlıklı yürüteceklerini söylediklerini aktaran Kılıçdaroğlu, 2015 seçimleri öncesinde kadınların evlere girme konusunda eğitilmelerinin sağlanacağını anlattı. 

"Üye sayımız 1 milyonun üzerinde"

Kılıçdaroğlu, partiye eskiden üye olmak bir sorunken, artık internet üzerinden üyelik yapılabildiğini belirterek, "Çok sayıda genç, internete girip partiye üye oluyor. Üye sayımız 1 milyonun üzerinde. Yaklaşık 600'e yakın gencin son 1 ay içinde partiye üye olduğunu görüyoruz. Bu bizi mutlu ediyor" dedi. 

"Bir tarafta devlet, diğer tarafta iki aday var"

Seçime eşitsiz koşullarda girildiğini savunan Kılıçdaroğlu, "Bir tarafta devlet var ve onun başında Recep Tayyip Erdoğan var. Diğer tarafta da iki tane aday var. Birisinin emrinde valisi, kaymakamı, emniyet müdürü, bütün devletin gücü orada, bütün maddi imkanlar orada. Öbür tarafta biz siyasi partiyiz ama biz maddi yardımda bulunamıyoruz" dedi. 

Kılıçdaroğlu, "Bunu iktidar partisi nasıl yapıyor? Sizin için geçerli olan Cumhurbaşkanlığı Seçim Kanunu onlar için de geçerli ama onlar her şehri donatmışlardı" yorumu üzerine, "Bir gariban çaycı, 9 bin lirayı nasıl öder? Bunun yanıtını bilirsek, zaten bu soruya da cevap vermiş oluruz. Arkasında güçlü bir iş adamı desteği var. O kadar ihale verdiği bir sürü adam var. O adamların gidip de partiye bağış yaptığını, kendi çaycısı, yakını üzerinden para yatırdığını hepimiz biliyoruz. Bu, bilinen bir gerçek zaten. Paraya bir şey demiyorum da devletin gücünü de alıyor, aracından tutun uçağına kadar" diye konuştu. 

"Eşit koşullarda bir seçime herkes saygı duyar"

Cumhurbaşkanı adayları Selahattin Demirtaş ve Ekmeleddin İhsanoğlu'nun banka hesaplarına yatırılan para miktarını açıklarken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın miktarı açıklamadığını anlatan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Eşit koşullarda bir seçime girersiniz, demokratik olur ve kazanırsınız herkes saygı duyar. Eşitsiz koşullarda girerseniz, kimse kusura bakmasın ama, kimse saygı duymaz. Bunun kabahati kime ait? İki tane kabahatli yer var. Bir siyasal iktidardır, iki Anayasa Mahkemesi'dir. Siyasal iktidar tasarıyı hazırladı getirdi, kabul etti. Biz bunun eşitsizlik doğuracağını düşündüğümüz için Anayasa Mahkemesi'ne başvurduk ama Anayasa Mahkemesi 'Eşitsizlik yaratmaz' diyerek onayladı. Bütün dünya, AGİT geliyor işte, bunun çok eşitsiz bir seçim olduğunu söylüyor." 

"Ahlakın sıfırlandığı bir toplum görebiliyor musunuz?"

Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin şu anda en öncelikli sorununun "ahlak" olduğunu ve Türkiye'nin bir ahlak reformuna ihtiyaç duyduğunu belirterek, şu görüşleri dile getirdi:

"Adı yolsuzluğa bulaşmış birisi, hala başbakanlık koltuğunda oturabiliyor. Emin olun onunla beraber gündeme gelen olaylardan onda biri değil de binde biri bizim için olsaydı, biz utanır sokağa çıkmazdık. Bunlar bırakın utanmayı, mitinge çıkıyorlar. Hayret ediyorum ben. Nasıl bir ahlak anlayışıdır? Eğer ahlak reformunu bu ülke gerçekleştiremezse, bu ülkenin geleceği karanlıktır. 'Müslümanlıkta hırsızlık yapabilirsiniz' diye bir öğretim üyesi, bir ilahiyatçı fetva veriyorsa, en azından birisinin çıkıp, 'Kardeşim senin Müslümanlıkla ilgin yok' demesi lazım. En azından onun kadar eğitimli, aynı alanda eğitimli birisinin veya beş kişinin veya elli kişinin veya yüz kişinin çıkıp, 'Kusura bakma sen ahlaksızın tekisin' demesi lazım. Ahlakın sıfırlandığı bir toplum görebiliyor musunuz? Biz, o noktaya doğru gidiyoruz. Örnek veriyorum, Irak'ta 49 tane Amerikan vatandaşı rehin alınacaktı ve Obama da başkanlık seçimine gidecekti. Allah aşkına 49 Amerikalı vatandaş oradayken, Obama başkan adayı olabilir miydi? Bizimki... Sanki orada rehin alınanlar Amerikalılar, bizimkiler değil. Neredeyse onunla ilgili olarak da bizi suçlayacak."