'O danışmanı yürekten kutluyorum'

CHP lider Kılıçdaroğlu, Mahçupyan'ın İslami kesimin yolsuzluk iddialarından rahatsız olduğu sözlerini hatırlattı ve "Kendisini yürekten kutluyorum" dedi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Danışmanı Etyen Mahçupyan'ın İslami kesimin yolsuzluk iddialarından rahatsız olduğu sözlerini hatırlattı ve "Kendisini yürekten kutluyorum" açıklamasını yaptı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, maden işçileri ve mevsimlik işçilere yönelik kanun teklifleri hazırladıklarını belirterek, Başbakan Ahmet Davutoğlu'ndan tekliflerinin yasalaşması için destek vermelerini istedi.

Çift haneli rakamlara ulaşan işsizlik oranının toplum için büyük bir tehlike oluşturduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

"İşsiz kardeşlerime sesleniyorum. 12 yıldır yönetiyorlar, geldikleri nokta bu. Sana bir sözüm var CHP'ye sadece 4 yıl için yetki ver. 12 yıl istemiyoruz, bir iktidar dönemi istiyoruz. Devlet nasıl yönetilir göreceksin.

17 Aralık yolsuzluk dosyaları ile ilgili ses kayıtlarının yüzde 100 doğru olduğuna dair Adli Tıp raporunun kayıtları çıktı.Biz doğru olduğunu biliyorduk. Uluslararası kuruluşlardan yardım istedik. Onlar da doğru dedi. Şimdi Adli Tıp da bunlar doğru diyor. Montaj da yok, ilave de yok. Hepsi doğru biliyoruz. Bu dosyayı bu gerçeklere rağmen kapatmak istediler.

Kapatma görevi de ayın Davutoğlu’na verildi. Abisi ‘Senden iki şartım var. Bu dosyaları kapatacaksın ve gündemi getirmeyeceksin’ dedi. O da ‘emredersin’ dedi. Önce AKP’ye genel başkan oldu, sonra da Başbakanlık koltuğuna oturdu.

Sen akademisyensin. İnançlı olduğunu söylüyorsun. O zaman o koltuğun hakkını ver ve yolsuzlukları sonuna kadar araştır. Kıvıracağın alan kalmadı. Yapacağın tek şey var, dosyaların üzerine gitmek. ‘Kim olursa olsun kim yolsuzluk yaparsa sonuna kadar üzerine gideceğim’ diyeceksin.

Ülkene, bütçene, doğruluğa sahip çık. Yolsuzluklara sahip çıkma. Gereğini yaparsan ana muhalefet partisi olarak kapı gibi yanındayız.

G-20 zirvesinde Davutoğlu, ‘Yolsuzlukla mücadele en önemli gündem olacak’ diyor.  2015’te Türkiye dönem başkanlığını yapacak ve Türkiye’de yapılacak. ‘’Türkiye’nin dönem başkanlığında yolsuzluğa karşı kapsamlı bir strateji ortaya koyacağım’’ diyor. Eğer öyleyse az önce söylediğim yolsuzluk olaylarının üzerine gideceksin. Evinin içine, AKP Genel Merkezi’ne, yukarıda oturan abine bakacaksın. G-20 Türkiye’de toplandığında ‘’Yolsuzluk nasıl kapatılır, hazine nasıl soyulur bunun stratejisini oluşturduk, size de öğretiriz’’ diyebilirler.

OECD raporunda yolsuzluklardan söz ediliyor. Davutoğlu Başbakan olarak görev yapmak istiyorsan bu yolsuzlukların üzerine git. Emin ol saygınlık kazanacaksın. Emin ol herkes ‘helal olsun. Gerçek anlamda vatansever’ diyecek. Yürü üzerine korkma. Yürümezsen o koltuğu hak etmiyorsun demektir.

"Kurye 'rüşveti dağıttık' diyor"

Savcı malum dosyayı kapattı. Ama TBMM’de bereket versin bir komisyon kuruldu ve her şey adım adım ortaya çıkıyor. Önce Zarrab’ın kuryesi geldi. Açıklamaları ilginç. ‘’Ankara’ya çok defa para götürdüm’’ diyor. Bu ülkede para var, EFT var. Peki paraları ayakkabı kutularına koymak da ne oluyor. Herhalde bunu yeni teknoloji olarak Davutoğlu düşünmüyor. Kurye ‘rüşveti dağıttık’ diyor. Sen bunu göreceksin, duymazlıktan gelmeyeceksin

Ben bir Salı toplantısında altın kaçakçılığı ile ilgili bir öyküyü anlatmıştım. 1 Ocak 2013’te Zarrab’ın uçağı Gana’dan kalkıyor. Atatürk Havalimanı’na geliyor. Ne var diyorlar. ‘Doğal taş’ var diyor. Sonunda açıyorlar bakıyorlar ki 1.5 ton altın. Araya birileri giriyor. Bunu da unutturmaya çalıştılar. Bereket versin Ticaret gümrük Bakanlığı Müsteşarı komisyona ‘evet altın geldi’ diyor. Neden el koymadınız sorularına ‘Birileri araya girdi’ diyor.

Ulus’ta bir çarşı var. Gümrük’te el konulan kaçak mallar orada satılır. Kaçak geldiği zaman el koyarsınız. 1.5 ton altına el koymuyorsunuz. Birileri devreye giriyor, uçağı tekrar Gana’ya gönderiyorsunuz. Uçak giderken bir bakıyorlar 292 kilo altın eksik. Şimdi Davutoğlu’na soruyorum: ‘’292 kilo altını kim götürdü? Sen mi başkaları mı? Yoksa abin mi?’’ Sen bunu soruşturmak zorundasın.

Zarrab 292 kilo altını kaybolmuş hiç. Kimseye şikayetçi olmuyor. Benim hakkımda dava açıyor. 292 kilo altınını çalan hakkında dava açmıyor. Neden? Rüşvet olduğu için. Kim aldı o rüşveti? Sorma hakkım var. Sen bunu ortaya çıkarırsan derim ki sen gerçek anlamda başbakansın. Çıkarmazsan sen de ortağısın.

Abisine 2013’te Rıza Sarraf faaliyetleri diye bir rapor verdi MİT. Sen Başbakansan o raporu iste bakalım. Dönemin Başbakanı gerekeni neden yapmamış sor bakalım. 8 ay bekledi, bu raporun gereği neden yerine getirilmedi.

"Başbakan'ın danışmanını kutluyorum"

Başbakan'ın danışmanı Etyen Mahçupyan yolsuzluktan rahatsız olan İslami bir kesim olduğunu söyledi. Peki bu kesim neden ses çıkarmıyor? Benim bu soruyu o vatandaşlarıma sorma hakkım var. Haksızlık karşısında duran dilsiz şeytansa bu role neden talip oluyorsun? Etyen Mahçupyan’ı yürekten kutluyorum. Son derece doğru bir şey söylüyor. Kul hakkı yemek en büyük günahtır. Toplumu uyandırmak zorundayız.

"Şimdi sekreterya kuruyorlar"

Yolsuzluk yapana saygı duymayız ama onun karşısında susana da saygı duymayız. Devletin iyi yönetilmediğini defalarca söyledik. Bir başbakan çıkıyor ‘Doğu, G.Doğu’da PKK’nın mahkemeleri, vergi daireleri var. Bunlar paralel yapılardır, buna izin vermeyiz’ diyor. Sen Başbakansın sen bunu nasıl dillendirirsin ve neden gereğini yapmazsın. Hayatları yalan üzerine inşa edilmiş: Bu kadar yalan nasıl söylenir benim aklım almıyor. Düne kadar abisi ‘PKK ile görüşüyor diyenler şerefsizdir’ diyordu. Şimdi sekreterya kuruyorlar. Türkiye’nin bir bölgesinde devletin hiçbir kurumu çalışmıyor. Bunun TBMM’de çözülmesi lazım. TBMM’yi devre dışı bırakmışsın. Kimin ne olduğu belli değil. Oturmuşsun pazarlık yapıyorsun. Şimdi üçüncü bir gözlemciden söz ediliyor. Olayı uluslararası alana taşırsanız zaten kontrolden çıkarsınız. Sakın ola ki bu tuzağa düşmeyin.

Bu konularda ilginizi çekebilir