'TOKİ, bu milletin evlatlarından niçin esirgendi?'
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Suriyelilere vatandaşlık verilerek TOKİ konutlarına yerleştirilmesi açıklamasına tepki gösterdi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Suriyelilere vatandaşlık verilmesine yönelik tartışmaya ilişkin olarak, "Suriyelilerin hukuki statülerinin hangi kategoride olduğu belirlenmeden yapılacak her siyasi tasarruf sorgulanacak ve ters tepecektir" görüşünü dile getirdi. "Komşuluk hukuku neyi gerektiriyorsa onu yapalım. Oy hesabıyla gündeme getirmek sorumsuzluktur" diyen Bahçeli, "Madem Suriyelilere verilecek TOKİ konutları var idiyse bu milletin asil evlatlarından niçin esirgenmiştir?" diye sordu.
Partisinin grup toplantısında konuşan Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları şöyle:
Geçmiş bayramınızı tebrik ediyorum. Gönül isterdi ki bayramı huzur içinde geçirelim. Yüzler gülsün, gönüller coşsun. Zincirleme felaketler durmadı. Bizleri derinden yaralayan olaylarda bir zayıflama, azalma görülmedi. Buruk geçen Ramazan ve sonrasında aradığımız ortama ulaşabilmiş değiliz. Bayram'ın birinci günü Giresun'da TSK'ya ait Sikorsky helikopter kaza kırımına uğramıştır. 7 vatan evladı şehit olmuş, 8 kardeşimiz de yaralanmıştır. Bölgenin elverişsiz şartlarından dolayı yaralılara ulaşmak kolay olmamıştır.
"Ülkemizdeki her rezaletin mimarı AKP'dir"
Türkiye Cumhuriyeti terörist eylemlerin 0 denecek kadar azalmış olduğu günden bu güne getirilmiştir. PKK açılımı adı altında AKP milli birliğimizi sabote etmiştir. Türkiye bunalım dönemine girmiştir. Milletimizin kimliksizleştirilmesi açılım ve çözüm ihanet terörü kamçılamıştır. AKP'nin gafleti sayesinde PKK'nın saldırıları bekaa üzerinde tehdit haline gelmiştir. Yaşanan politik, ahlaki, toplumsal ve ekonomik çöküşün sonucunda kahraman evlatlarımız şehit olmakta veya yaralanmaktadır. Vatandaşlarımız hükümetin terörle mücadelede başarısız olacağaı kanaatine varırsa, bireysel ceza kesme psikolojisinin yayılabileceği bilinmelidir. Bunun sonu hepimiz için hüsran olacaktır. Türk milleti öfke içindedir. Ülkemizdeki her rezaletin mimarı bellidir. Vebal AKP'nindir. Bu dehşet tablosu çözüm süreci denen ihanet sürecinin başaktörlerinin eseridir.
Geri adım atarlar diyalog diye açıklarlar. Boyun eğerler, işbirliği naraları atacak kadar yüzsüzleşirler. İsraille cepheleşip ceplerini doldururlar. Zoru gördüklerinde dost olduklarını hatırlarlar. Gazze'ye giderken bana mı sordunuz diye 180 derece çark ederler. Dostları artırıyoruz derken Esad'a göz kırparlar. Nasılsa yanlış politikaların bedeli henüz ödenmemiştir. Terör bu kadar azmışsa bunun gerisinde 14 yılın ihmal ve iradesizliği vardır.
"Suriyelilere verilecek TOKİ konutları vardı, bu milletin evlatlarından niçin esirgendi?"
Gündemdeki meselelerden biri de Suriyelilere vatandaşlık meselesidir. Bize göre bu teşekkürün içi boş, anlamı yoktur. Hepsinden önemlisi ortada teşekkürü gerektirecek bir şey yoktur. Cumhurbaşkanı Suriyelilere vatandaşlık hakkı vereceğini duyurmuştur. Kimi zaman sığınmacı, kimi zaman göçmen, kimi zaman mülteci denen bu kişilerin hukuki statüleri belirli değildir.
Suriyelilerin hukuki statülerinin hangi kategoride olduğu belirlenmeden yapılacak her siyasi tasarruf sorgulanacak ve ters tepecektir. Komşuluk hukuku neyi gerektiriyorsa onu yapalım. Oy hesabıyla gündeme getirmek sorumsuzluktur. Madem Suriyelilere verilecek TOKİ konutları var idiyse bu milletin asil evlatlarından niçin esirgenmiştir?
Sayın Erdoğan’a tavsiyem, önce kendi vatandaşlarımızın ibretlik ve hazin hallerine bakmasıdır. Türk vatandaşları Almanya’ya ülkelerinden kaçarak değil, bilakis davet üzerine gitmişlerdir. Türk vatandaşlığı Cumhurbaşkanlığı keyfine bırakılmış bir unvan değildir. Siyasi düşünce ve parti farkına bakmadan herkesi Türk vatandaşlığı konusunda demokratik itirazını göstermeye çağırıyorum.