2015 yılı programının vergi politika ve tedbirleri
Fikret ÇETİNKAYA / KPMG Türkiye Vergi Bölümü Şirket Ortağı
2015 Yılı Programı’nın Uygulanması, Koordinasyonu ve İzlenmesine Dair Bakanlar Kurulu Kararı'nın Eki 1 Kasım 2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlandı. Yıllık program pek çok alanda 2015 yılı politika hedeflerini ve tedbirlerini ortaya koyarken aynı zamanda tüm taraflara önümüzdeki yıla ilişkin muhtemel gelişmeler konusunda da ipuçları veriyor. Bu kapsamda programda yer alan ve önemli bulduğumuz 2015 yılı vergi politika ve tedbirlerine dair tespitlerimizi maddeler halinde sıralamaya çalışalım.
- ÖTV’nin kapsamı genişletilecek, kapsama dahil olmayan lüks ve/veya ithal yoğunluğu yüksek tüketim malları kapsama alınacak.
- Gayrimenkul değer artış kazançlarının vergilendirilmesinde elde tutma süresi kısaldıkça daha fazla, daha etkin vergilendirme yapılacak.
- Konut sahipliği sayısı ve kredi miktarı arttıkça gayrimenkul kredilerine yönelik mevcut vergi avantajları azaltılacak veya kaldırılacak.
- Enerji tasarrufu sağlayan dayanıklı tüketim mallarının ÖTV oranları düşürülecek.
- Taşıt araçlarında emisyon esaslı vergilemeye geçilerek yakıt tasarrufu sağlayan araçlara vergilemede avantaj sağlanacak.
- Isı yalıtımı ve enerji tasarrufu sağlayan harcamalar GMSİ mükelleflerinin kira gelirlerinden indirilebilecek.
- İstanbul Uluslararası Finans Merkezi Programı çerçevesinde mevcut faizsiz finans ürünlerinin yaygınlaştırılmasına ilişkin vergi uygulamalarında gerekli değişiklikler yapılacak.
- Mevzuatın yeni işletmelere, yatırımlara getirdiği yükler azaltılacak; oda aidatları, vergiler, SGK primleri, belediye harçları gibi hususlar değerlendirilecek.
- Teşvik edilecek sektörlerin belirli işlemlerinde Damga Vergisi uygulamaları ve Harçlar Kanunu’nda yer alan nispi ve maktu harçlar mükellefler lehine gözden geçirilecek.
- Ar-Ge'ye yönelik teşvikler katma değeri yüksek alanlarda artırılacak.
- İmar değişiklikleri ve kamu yatırımları nedeniyle oluşan değer artışlarının vergilendirilmesi sağlanacak.
- Emlak vergisi uygulamasına ilişkin sorunlar ve çözüm önerileri tespit edilecek, yerel yönetimlerin emlak vergisi gelirleri artırılacak.
- Ulusal öncelikler ve kamu yararı doğrultusunda faaliyet gösteren STK’lara vergi ayrıcalıkları sağlanacak. STK’ların vergi muafiyeti ve kamu yararı statülerinin tanımı ile kriterleri uluslararası standart ve uygulamalara uygun hale getirilecek.
- Vergi kaybına neden olan; ancak etkin olmayan istisna, muafiyet ve indirimler gözden geçirilecek.
- Kayıt dışılıkla mücadelede, kurumlar arası koordinasyon ve veri paylaşımı artırılacak, önleyici ve risk odaklı denetim anlayışı çerçevesinde idarelerin beşeri ve teknolojik altyapısı güçlendirilecektir.
- Vergisel Uyum Analiz Modeli ve Mükellef Değerlendirme Sistemi geliştirilecek.
- Vergi gelirlerinin ve vergiye gönüllü uyumun artırılmasına olanak sağlayacak teknoloji ve sistemler kullanılacak.
Yukarıda sıralamaya çalıştığımız vergi politika ve tedbirlerini muhtemelen 2015 yılı içerisinde de sık sık konuşuyor olacağız. Elbette amaçlanan değişikliklerin ve düzenlemelerin programda yer almasından, konuşulmasından ziyade gerçekleşmesi önemli. Ancak bu durum hala yıllık programların şeffaf, hesap verebilir ve izlenebilir yönetimler için vazgeçilmez olduğu gerçeğini değiştirmiyor.