80 zenginin serveti 3.5 milyar kişiden fazla!
Ahmet COŞKUNAYDIN
[email protected]
Dünyamızda yaşayan 7 milyar civarındaki insan arasında yaşanan servet bölüşümü ya da dağılımı tehlikeli sulara yelken açmaya devam ediyor. Son yapılan araştırmalar, son bir yılda, milyonerler arasına yeni katılan 920 bin kişiyi gösterirken, aynı zamanda yoksulluğun daha da yaygınlaştığını gözler önüne seriyor. Dünya nüfusunun yüzde 1'inin içinde yer alan 80 kişi halen 1 trilyon 950 milyar dolarlık bir servete hükmediyor. Bunu daha da, olumsuz hale getiren bir başka gelişme ise, bunlar arasındaki 85 kişinin serveti, kendileri dışında kalan 3 milyar 500 milyon insandan daha fazla.
Afrika'nın kimi ülkeleri ile Bengaldeş, Peru gibi ülkelerde kişi başı yıllık gelir bin dolarlar civarında dile getirilirken, Dünya nüfusunun yüzde 1'ini oluşturan kesimin ortalama yıllık geliri 2 milyon 700 bin dolar olarak belirlenmiş bulunuyor.
Geride bıraktığımız yılda eklenenlerle birlikte halen, yer küremizde 14 milyon 600 bin kişi, dolar milyoneri konumunda. Bir dönemler, yani paramızdan 6 sıfır atmadan önce, bugünün parasıyla cebinde 1 lirası olanlarımız da ülkemizde 'milyoner ' sınıfındaydılar. Ama bu milyonerlik, lira düzeyindeydi. Dünya sınıflandırması ise, dolara göre yapılıyor. Milyonerler sayısında Amerika Birleşik Devletleri, birinciliği kimseye kaptırmıyor. Geride bıraktığımız yıl içinde 345 bin kişi, bu zenginler sınıfına katılmayı başardı. İkinci sırada, Japonya ve onu izleyen Almanya'dan sonra, artık Çin Halk Cumhuriyeti de sırada yerini almış bulunuyor.Bir çok ülkede milyoner sayısı artarken, Brezilya, Meksika, Rusya ve Hollanda'da, gerilemeler yaşandı. Kısa zamanda yetiştirdiği genç milyonerleriyle herkesin dikkatini çeken Rusya'da, milyoner sayısında ki azalmanın ise, son dönemlerde yaşanan ekonomik krizden kaynaklandığı ise, net bir şekilde gözler önünde...Türkiye ise, bu sıralamalarda başlarda yer alamadı.
Dünyada yaşanan, bu adaletsizliğin önüne geçilememesi halinde, gelecek yıllarda servetin azınlık ellerde toplanması daha da hızlanacak ve sonuçta da, bölgesel, ulusal ve uluslararası huzursuzluk ve çekişmeler hem yaygınlaşacak, hem de giderek yaygınlaşacak. Çünkü, bu adaletsizlik, işsizlik yanında, yoksulluğun da artışını körükleyecek. Bir çok ülke çok sayıda milyoner ile övünürken, aslında bunun kendi ülkelerindeki, sosyal huzursuzlukları da körükleyebileceği gerçeğini görmelerini ve unutmalarını zorunlu kılıyor.