”Adalet Bakanı, suçu avukatlara yüklemeyi tercih etti”

CHP'li Anadol, Ergenekon soruşturmasında, bilgi sızdırdığı yönündeki sözleri dolayısıyla Bakan Şahin'e tepki gösterdi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

  

ANKARA -  CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, Ergenekon soruşturmasında, "daha çok avukatların bilgi sızdırdığı" yönündeki sözleri dolayısıyla Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'e tepki göstererek, "Adalet Bakanı, suçu avukatlara yüklemeyi tercih etti. Bu koskoca bir iftiradır" dedi.

Parlamento'da basın toplantısı düzenleyen Anadol, Şahin'in, "Barolar Birliği Başkanı Sayın Özok, yargı mensuplarını ve savcılarımızı eleştireceği yerde bu bilgileri sızdıran ve aslında suç işleyen avukatlarla ilgili ne yapıyor, İstanbul Barosu ne yapıyor? Bu konuda kamuoyunun aydınlatırlarsa seviniriz" dediğini anımsattı.

Anadol, Adalet Bakanı Şahin'in kamuoyunu "yanıltma çabası" içinde olduğunu iddia ederek, "gizlilik kararı olan ve resmi makamlar tarafından en fazla basına servis yapılan Ergenekon davası ve soruşturmasıyla ilgili 9 soru önergesi verdiğini, ancak gerekli yanıtları alamadığını" ifade etti. Anadol, "Ama zeytinyağı gibi üste çıkararak, suçu, sızdırma eylemini, avukatların üstüne atan bir avukat Adalet Bakanı ile karşı geldik" dedi.

Ergenekon soruşturmasında, gizlilik kararı olduğu için avukatların, keşif, arama tutanağı, bilirkişi raporu ile müvekkillerinin ifadesine ulaşmakta güçlük çektiklerini ileri süren Anadol, buna örnek olarak da İlhan Selçuk'un avukatlarını gösterdi. Anadol, "Adalet Bakanı, avukatın bilgi sızdırmasını nereden uyduruyor, çıkarıyor? Çaresiz kalmışlar avukatlar. İlhan Selçuk'un ifadesini okuyamıyorlar. Ama İlhan Selçuk'un ifadesi ertesi gün gazetelerde boy boy çıkıyor. Kimi kandırıyor Adalet Bakanı?" diye sordu.

Anadol, Almanya'daki Deniz Feneri davasından sonra, bu oluşumun Türkiye'deki bağlantılarına ilişkin iddiaların gündeme geldiğini, ancak harekete geçilmediğini savundu.

"Savcılar hakkında bir inceleme yapıldı mı?"

Şahin'e, Ergenekon soruşturmasıyla ilgili sorular yönelten Anadol, şunları kaydetti:

"Gizlilik kararı olan bu soruşturmada, avukatın bulunmadığı, içeriye sokulmadığı sırada alınan ifadeleri basına kim sızdırdı, kim servis yaptı? Kim sızdırabilir? Gazetecilere, niye yayınladınız diye dava, soruşturma açıyorlar. Savcılar hakkında bir inceleme yapıldı mı? Görevli olan savcıların sızdırma olasılığı yok mu? Avukatın olmadığı yerde kim var? Kamu görevlileri var. Sicil numaraları, isimleri, vardiyaları, ifadeleri alanlar belli. Avukatlar sızdıramaz mı? Sızdırır. Yüzde 5'dir bu soruşturmada. Sızdırma varsa eğer. Avukatın bulunmadığı yerlerdeki ifadelerin sızdırılması kimin tarafından yapıldı? Sabih Kanadoğlu'nun evinde arama yapılmadan evvel TRT'ye bilgiyi kim verdi Sayın Adalet Bakanı? Faturayı avukatlara çıkarıp bu işten sıyrılamazsınız. 3 defa yazı yazmışlar Almanya'ya, onu söylüyor. Hiç yazı yazılmasa, 10 defa yazılsa ve dosya gelse-gelmese, Türkiye'de savcı yok mu, hakim yok mu, yargı yok mu? Seçimler yaklaştıkça, yolsuzluklar çoğaldıkça, teker teker ortaya çıktıkça sıkışan Adalet Bakanı, en nihayet suçu avukatlara yüklemeyi tercih etti. Bu koskoca bir iftiradır."