Adalet Bakanı Yılmaz Tunç: Türk milleti dünyaya demokrasi dersi verdi
Milletimiz meydanlara indi, kahramanca mücadelesini yaptı ve o karanlık geceyi aydınlatmayı başardı. Bütün dünyaya bir demokrasi mücadelesinin, insan hakları mücadelesinin nasıl verilmesi gerektiğinin en güzel örneğini o gece vermiş oldu.
Türk milleti, 15 Temmuz gecesi dünyaya bir insan hakları mücadelesinin nasıl yapıldığını, milli iradeye ve demokrasiye nasıl sahip çıkıldığını başarıyla gösterdi. Darbe girişimi sırasında 253 kişi şehit, 2 bin 190 kişi gazi oldu. O karanlık gecede büyük kahramanlık mücadelesi veren aziz millete şükranlarımızı sunuyorum.
Yargının kahramanlığını unutamayız
Darbe girişiminin bastırılmasının ardından, devletin kılcal damarlarına sızan örgüt mensuplarının ayıklanması ve teröristlerin yargılanması süreci başladı. Darbe girişimi sonrası 20 Temmuz 2016’da olağanüstü hal ilan edildi. Olağanüstü hal ilanı, darbecilerin hukuk içerisinde yargılanmasını ve devlet kurumlarından ayıklanmasını sağlamaya yönelik Anayasa’nın 121. maddesinden kaynaklanan yetkiyle yapıldı. Olağanüstü hal kapsamında çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerin TBMM’de kanunlaştırılarak, Anayasa Mahkemesi denetimine tabi hale getirildi. Hukuka ve demokrasiye saygılı bir süreç işletilmeye çalışıldı.
Hukuka ve demokrasiye saygılı bir süreç işletilmeye çalışıldı. 120 bin kişi kamudan ihraç edildi, kurulan Olağanüstü Hal Komisyonu’na yapılan başvurular sonucu da yaklaşık 20 bin kişinin görevine döndü. FETÖ ile mücadele konusunda Adalet Bakanlığı ve yargı teşkilatının da aldığı kararlar bulunuyor. O dönemde görev yapan 16 bin 176 hakim savcımız vardı. Bunun 4 bin 6’sının FETÖ irtibat ve iltisakı olduğu gerekçesiyle yargıdan ihraçları gerçekleşmiş oldu ve yargıda da büyük bir arınma sürecini o dönemde yaşadık.
15 Temmuz gecesinde yargının kahramanlığını unutamayız. 15 Temmuz gecesi cumhuriyet savcılarımız hemen adliyelere koştular, soruşturmaları başlattılar. 15 Temmuz hain darbe kalkışmasında bulunan FETÖ teröristleri hakkında gözaltı kararları verdiler, yakalamalar gerçekleştirildi. Darbeye katılanlar hakkında hızlı bir şekilde yargılama süreçleri başladı.
13 binden fazla FETÖ hükümlü ve tutuklusu cezaevinde
15 Temmuz’un ardından hakkında FETÖ nedeniyle işlem yapılan kişi sayısı 705 bin 172 oldu. 125 bin 456 kişi hakkında mahkumiyet, yaklaşık 357 bin kişi hakkında takipsizlik, 104 bin kişi hakkında beraat, 28 bin kişi hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildi, 4 bin 463 kişi hakkında da diğer kararlar söz konusu.
FETÖ nedeniyle soruşturması devam eden 61 bin 796 var, ilk derece yargılaması devam eden 23 bin 52 kişi söz konusu. O gece silah çeken, halkın üzerine tankları süren, helikopter kullanan, bomba atan ve fiilen orada milletine karşı koyan darbeci teröristlerle ilgili mahkumiyet kararı 4 bin 891. Bunun bin 634’ü ağırlaştırılmış müebbet, bin 366'sı müebbet hapis cezası, bin 891'i de süreli hapis cezaları, 2 bin 870 kişi hakkında fiili darbe davalarında beraat kararı verilmiş.
Emir-komuta zinciri içerisindeki askerler mahkum oldu şeklinde eleştiriler var. Bu böyle değil. Baktığınız zaman 2 bin 870 kişiye beraat verilmiş. Bunların çoğu da erlerden oluşuyor. Burada yargı, kılı kırk yararak bir karara ulaşıyor. Cezaevlerinde 13 bin 251 FETÖ hükümlü ve tutuklusu bulunuyor. Bunun 870’i tutuklu, 10 bin 365’i hükümlü, 2 bin 9’u da hükümözlü olarak cezaevlerinde. Hem fiili darbe davalarından dolayı hem de FETÖ terör örgütü üyesi irtibat ve iltisaklısı olarak hüküm giymiş kişiler var.
FETÖ elebaşı Gülen için 7 iade talebi
Darbe girişimi öncesi ve sonrası yurt dışına kaçan FETÖ mensupları bulunuyor. Bakanlığımız ve yargı bu konuda da çalışmalar yapıyor. FETÖ elebaşı maalesef ABD’de misafir edilmeye devam ediliyor. 27 suçtan 7 iade talebimiz oldu. Maalesef ABD Adalet Bakanlığında bekletilen bir süreç, 8 yıldan bu yana iadesi konusunda herhangi bir ilerleme sağlanamadı.
Yine 115 ayrı ülkeye bizim FETÖ irtibat ve iltisaklarıyla ilgili, hakkında soruşturma ve kovuşturma devam edenlerle ilgili iade taleplerimiz oldu. Maalesef üzülerek söylüyorum; özellikle demokrasiye, insan haklarına saygılı olduklarını söyleyen ABD, Avrupa devletleri, Almanya başta olmak üzere iade taleplerimize bugüne kadar duyarsız kaldılar, cevap vermediler. Teröristleri kendi ülkelerinde muhafaza etmeye devam ettiler. Bunu da üzülerek söylüyoruz.
Türkiye’nin 181 adli yardımlaşma talebinin sadece 28’i kabul edildi. Şüphelilerin bulunduğu ülkede ifadesi alınarak, gönderildi. Dünya ülkelerinin, Türkiye’nin demokrasi mücadelesinde yanında yer almaması, çok düşündürücü. Özellikle müttefik bildiğimiz, herhangi bir saldırıda yanımızda olması gereken ülkelerin, maalesef FETÖ söz konusu olduğunda nasıl bir çifte standart içerisinde olduklarını gördük. Türkiye ne zaman gelişmeye, ilerlemeye, kalkınmaya ve her alanda söz sahibi olmaya başlasa maalesef yabancı eller Türkiye’deki kirli ellerini, maşalarını kullanarak Türkiye'nin bu kutlu yürüyüşünü hep durdurmaya çalıştılar.
Önceki darbelerdeki gibi darbecilerin yanında saf tutan, onlara brifing veren, darbecileri değil de darbe mağdurlarını yargılayan yargı yerine, darbecileri yargılayan, mağdurlarının, milletin hakkını hukukunu savunan bir yargımız olduğunu 15 Temmuz itibarıyla görmüş olduk. Bununla da gurur duyuyoruz. O gece kahramanlık mücadelesi veren yargı mensuplarımızı buradan bir kez daha kutluyoruz.