Ali Babacan: Finans sektöründeki yaklaşım, Türkiye geneline yayılmalı

Başbakan Yardımcısı Babacan, "Kişiler gelip geçicidir. Ama kurumlar ve kurallar iyi yerleştirilirse, o ülkeler zaten ileri ekonomi haline de gelir" dedi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Faktoring ve finansman şirketlerini tek çatı altında toplayan Finansal Kurumlar Birliği’nin (FKB) 3’üncü Olağan Genel Kurulu, 11 Nisan 2015 Cumartesi günü İstanbul’da düzenlendi.  Ekonomi yönetiminin önemli isimlerinin katılımı ile gerçekleşen Genel Kurul’da Türkiye ekonomisinin mevcut durumuna ve gelecekteki seyrine yönelik değerlendirmeler de masaya yatırıldı. 

FKB’nin Dedeman İstanbul Hotel’de düzenlenen ve 117 üye şirketin yöneticileri ile Birlik yönetiminin hazır bulunduğu Genel Kurul’a Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan konuşmacı olarak katıldı. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Genel Kurul’daki konuşmasında Türkiye’deki finans piyasalarının ve ekonominin istikrarlı bir şekilde çalıştığına, Türkiye’nin güçlü potansiyelini sürdürdüğüne vurgu yaptı. 

Öngörülebilirliğin önemine işaret eden Babacan, ileriye dönük vizyon belirleme ve gelecekle ilgili atılacak adımların net bir şekilde ortaya konmasının gerekliliği anlattı.

Ali Babacan, iyi işleyen demokrasilerde kurallar ve kurumların son derece önemli olduğunun altını çizerek, "Ne kadar kural bazlı bir mevkin varsa, hele hele de ekonomide ne kadar çok kuralların hakim olduğu bir ortam varsa o ülke o kadar öngörülebilir, o ülke o kadar güvenilir bir ülke olur" dedi.

Kurumların son derece önemli olduğunu vurgulayan Babacan, kurumların tek tek güçlü olduğunu, tek tek itibarlı olduğunu aktararak, iyi işleyen demokrasilerde o ülkenin toplam gücü ve itibarının, o ülkenin kurumlarının toplam gücünden ve itibarından oluşacağını anlattı.

"Kişiler gelip geçicidir, herkes fanidir. Ama kurumlar ve kurallar iyi yerleştirilirse, o ülkelere biz ileri demokrasi diyoruz, o ülkeler zaten ileri ekonomi haline de gelir" diyen Babacan, demokrasi iyi işliyorsa, öngörülebilirlik varsa, hukuk çerçevesi sağlamsa ve yargı iyi işliyorsa ekonominin de dayanıklı olduğunu ifade etti.

Finans sektörü ile ilgili başta BDDK ve SPK olmak üzere, TMSF ve düzenleme yetkisi olan Hazine ile Merkez Bankası gibi kuruluşların hepsinin bu süreç içerisinde kendi gücünü, güvenilirliliğini ve itibarını ortaya koyduğuna dikkati çeken Babacan, finans kuruluşlarına güven varsa, bunun özel sektörün katkısının bir parçası olduğunu, ancak bütününde düzenleyici kurumların rasyonel davranması, her türlü şartta hukuk çerçevesinde iş yapıyor olmasının güvenin temini olduğunu ifade etti.

'Finans sektöründeki yaklaşım, Türkiye geneline yayılmalı'

Babacan, "Belki Türkiye ile ilgili uluslararası değerlendirmelere baktığınızda olumlu olumsuz farklı şeyler görebilirsiniz. Ama bizim finans sektörümüz ile ilgili olumsuz bir yorum, olumsuz bir yaklaşım asla göremezsiniz. İşte bu anlayışı, finans sektörü ile ilgili iyi işleyen kurallar ve itibarlı kurumlarla oluşturduğumuz yapıyı, Türkiye geneline taşıyabildiğimiz gün, Türkiye'nin topyekun kalkınacağı dönem başlayacaktır" şeklinde konuştu.

Osman Zeki Özger: Güçlü finansal yapının önemli yapı taşlarından biriyiz'

FKB Genel Kurul’unda konuşma yapan Finansal Kurumlar Birliği Başkanı Osman Zeki Özger Nisan 2014’te yapılan 2’inci Genel Kurul’dan bu yana yapılanları özetlerken, her geçen gün daha da güçlendiklerinin altını çizdi.

Özger, “Ülkemizin 2023 hedefleri çerçevesinde güçlü, sağlam ve sürdürülebilir bir finansal sistemin oluşturulmasına katkı sunmak amacıyla ekonomi yönetimimizin engin vizyonu ile başladığımız faaliyetlerimizi üç yıldır aynı hız ve heyecan ile sürdürüyoruz. “Birlikten Güç Doğar” anlayışı ile ülkemiz ekonomisindeki bankacılık dışı finans sektörünün payının artırılması, finansman kaynaklarının çeşitlendirilmesi, temsil ettiğimiz sektörlerin hak ve menfaatlerini koruyarak sağlıklı bir rekabet ortamı yaratılması amacıyla aktif bir kurumsal faaliyet vizyonu üstlendik. Birliğimizin çatısı altında faaliyet gösteren tüm sektörler, 2014 yılında reel ekonomimize katkı sağlamak amacıyla mevcut konumlarını güçlendirip,  daha da ileriye götürme yönünde yoğun çaba göstererek, karşılığını almayı başardı. Bu dönemde her üç sektör de KOBİ’lerimizin gelişmesine ciddi katkılarda bulunarak gerek işlem hacmi gerek sağladıkları finansman gerekse aktif yapısı ve karlılıkları ile birbirlerine çok yakın sonuçlar aldılar. Ortak sinerjinin sağladığı olumlu katkılarla yüksek bir hizmet kalitesine ulaşıldı. Bu da istikrar ve sürdürülebilirliği getirdi. Önümüzdeki dönemde, Birlik olmanın sağladığı bu sinerji ile ekonomiye sunduğumuz katkıyı artırarak ilerlemeyi hedefliyoruz” dedi.

Üç sektörün aktif büyüklüğü 80 milyar TL’ye çıktı

Bankacılık dışı finansman alanının en güçlü temsilcisi konumundaki Finansal Kurumlar Birliği olarak, üç sektörden toplam 117 üye finansal kuruluş ve 7.300 çalışanı temsil ettiklerini belirten Osman Zeki Özger; 2014 sonu itibariyle üç sektörün aktif toplamının bir önceki yıla kıyasla yüzde 20 artışla 80 milyar TL’ye,  toplam işlem hacminin yüzde 26 artışla 148 milyar TL’ye, özkaynaklarının yüzde 13 artışla 12 milyar TL’ye ve kârlılığının da yüzde 24 artışla 1.4 milyar TL’ye çıktığını belirtti.

'Bankacılık dışı finans sektörünün referans kurumu olduk'

Birliğin kuruluşundan bu yana geçen kısa sürede oldukça hızlı yol alındığının altını çizen Özger, 2014’te gerçekleştirdikleri atılımlarla her üç sektörün işleyişinde çok önemli yer tutan gelişmelerin kaydedildiğini ve bankacılık dışı finans sektörünün referans kurumu konumuna geldiklerini ifade etti. 

Özger şöyle devam etti: 

"Birlik olarak kurumsal altyapı çalışmalarımızı tamamladıktan sonra ilgili kurumların desteğiyle oluşturduğumuz işbirlikleri sayesinde sektörlerin faaliyet alanlarını birinci dereceden etkileyen gelişmelerin hayata geçmesini sağladık. Bu gelişmeler arasında finansal kiralama sektörü için noter zorunluluğunu ortadan kaldıran Merkezi Kayıt Kuruluşu işbirliği ile hayata geçirilen Sözleşme Tescil Sistemi’ni, faktoring sektörü için mükerrer finansmanı önlemek amacıyla Kredi Kayıt Bürosu ile işbirliğinde gerçekleşen Merkezi Fatura Kayıt Sistemi’ni öncelikli olarak sayabiliriz. Bunun yanı sıra faaliyetlerini BDDK denetiminde sürdüren FKB üyesi şirketlerimizin Takasbank para piyasasından yaralanabilmesi, Merkez Bankası‘nın aldığı bir kararla faktoring şirketlerine temlik edilen ve söz konusu şirketlerce Türk Eximbank’a ciro edilen bonoların reeskonta kabulü ile firmalara sevk sonrası ihracat reeskont kredisi kullandırılması imkanı getirilmesi, 10. Kalkınma Planı çerçevesinde finansal okur yazarlığın artırılması amacıyla yapılacak her türlü çalışma ve eylem planlarının içinde gönüllü olarak yer alınması ve bu amaç doğrultusunda sektörel standartları yükseltmek hedefi ile çeşitli konuları kapsayan 20‘nin üzerinde eğitim düzenleyerek 400’ün üzerinde çalışanımıza eğitim verilmesi de gerçekleştirmiş olduğumuz önemli faaliyetlerin bazılarını oluşturuyor. Bu gelişmelerin hepsi Birlik olarak son bir yılda önemli oranda mesafe kat ettiğimizi ortaya koyuyor. Finansal kiralama, faktoring ve finansman şirketleri olarak Türkiye ekonomisi için değer üretmeye devam edeceğiz.”

Finansal Kurumlar Birliği Genel Kurulu’nda açılış konuşmalarının ardından Başkanlık Divanı Seçimi ve diğer gündem konuları görüşüldü.  

FKB’nin yeni Genel Merkezinin açılışı gerçekleştirildi

fkb_genel_kurulu.jpg

Genel Kurulun ardından Finansal Kurumlar Birliği’nin yeni genel merkezine bir ziyaret gerçekleştiren Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Birlik Genel Merkezi’nin resmi açılışını gerçekleştirdi ve yetkililerden çalışmalar ile ilgili bilgi aldı.