Altın talebi altı ayın dibinde
Altın talebi yılın ilk yarısında %12 geriledi, son 6 yılın dibini gördü
Beste Naz Süllü | İntegral Menkul Değerler Araştırma Uzmanı
Dünya Altın Konseyi’nin merakla beklenen ikinci çeyrek altın raporu çıktı. Ancak talep ve arz cephesinde yaşanan gerileme altın hakkında önümüze olumlu bir tablo ortaya koymuyor. Raporda yer alan istatistiklerine baktığımızda altın talebi yılın ilk ayında %12, arzı ise geçtiğimiz yıla göre %5 düşüş gösterdi. Toplam talep ise 914.9 tona gerileyerek son 6 yılın en düşük rakamını gördü.
ABD Merkez Bankası’nın bu yıl içerisinde planladığı faiz artışı, son 7 yıldır global büyümeyi sırtlayan gelişmekte olan ülkelerde sıcak para çıkış krizi yaratıyor. Altın fiyatları Mart ve Haziran ayları arasında yüksek ölçüde kararsız ve yönsüz seyirler sergilemesi ikinci çeyrekte tüketicilerin alım iştahını kırdı. Ülkelerin boğuştuğu ekonomik problemler esnasında artan risklere karşı savrulan küçük yatırımcı da yön aramaya çalışırken, bir zamanların güvenli limanı olan altın yerini dolar gibi daha az riskli yatırım araçlarına doğru tercihini kaydırıyor.
Çin ve Hindistan altın piyasasında tekelleşmiş iki ülke. Çin’de merkez bankasının ve hükümetin yavaşlamaya karşı tüm müdahalelere rağmen kontrol edilemez bir şekilde yavaşlama sinyalleri alıyoruz. Altın talebinin yılın ilk yarısında %12 düşmesindeki en büyük rolü de Çin’in %3 ve Hindistan’ın da %25 talep daralmasından kaynaklanıyor. Avrupa ise altın talebinde çok önemli bir yere sahip olmasa da ikinci çeyrekte toparlanan ekonomiyle tüketimini %14 artırdı.
Türkler artık altını tercih etmiyor
Altın fiyatlarında son 5 yılın ortalama dalgalanması %18 civarında iken sadece bu yıl altında volatilitenin %13’lere çıktığını gördük. Oynaklık seviyesinin ulaştığı boyutlara bakılırsa küçük yatırımcının da neden altından kaçmaya başladığı sorunun cevabını da alıyoruz.
Son dönemde Türkiye’de Fed’in yarattığı endişenin yanında süren iç ve dış siyasi gerilim döviz cinsinden varlıklara yatırımları kaydırmış durumda. Dolar/TL 2.80 seviyesine çıkmış olsa dahi yatırımcılar kurdaki yükselişin sona ermediğini düşünerek döviz mevduatlarını tutmayı sürdürüyor. Yerli yatırımcı son iki yıldır tercihini altın yatırımından değil, döviz yatırımından kullanıyor.