Antalya TSO 2009'u 'diyalog yılı' ilan etti
ANTALYA'DAN / Erdoğan KAHYA
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı, TOBB Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Çetin Osman Budak, yönetim kurulu üyeleri ile birlikte gerçekleştirdiği medya buluşmasında, çok önemli mesajlar verdi.
Budak'ın işaret ettiği iki önemli husustan birincisi; siyasi rekabetin her alanda baskın hale gelmesi, uzlaşma kültürünün yok olmasının; bugün ülkemizde yaşanan en önemli sorun haline gelmiş olmasıydı. Budak'ın, ikinci teşhisi ve belki de önerisi, bu sorunların altında ezilmek, daha doğrusu yok olmak istemiyorsak birlikte hareket etme mecburiyetimizdi. İşte bu yüzden de ATSO 2009'u çalışmak yerine, 'diyalog yılı' ilan etti.
Aydınlarımız, eli kalem tutan yazarlarımız, sivil insiyatif dediğimiz örgütlenmelerin başındaki insanlar ve en önemlisi ülke yönetimine talip olan siyasetçilerimiz belki farkına varmak istemiyorlar ama siyasi rekabet yaşamımızın her alanına sirayet etti. Bununla da kalmadı, ön plana çıktı, araç değil amaç oldu… Ülkemizde özellikle Antalya'da görünen o ki, insanlar adeta kamplara bölünür oldu.
Çuvaldızı kendimize batırarak bir örnekleme yapmak istersek başta, halkı bilgilendirme misyonunu üstlenmiş medyaya baktığımızda kamplaşmanın en güzel örneğini yaşıyoruz. İktidardan yana olan ve de olmayan gazeteler ve televizyonlar bunu özelikle haberlerinde resmen ve açıkça ortaya koymaktan çekinmiyorlar. Bu yolla halk bilgilendirilmiyor ve o görüş çerçevesinde bilinçlendiriliyor. Haberde yorum yapmamak, gazeteci tarafsızlığı bir kenara bırakıldı. Bizim meslekte benim çok önem verdiğim bir kural vardır: "Haber tarafsız, yorum hürdür!". Bu kural da gösterir ki; haberi yazan muhabir tarafsız olmalıdır, haberi çarpıtmadan ve yorum katmadan yazmalıdır. Ama 'yorum'da durum farklıdır. Yani yazarlar; şu anda da yaptığımız gibi yorumlarında değerlendirme yaparlar, görüşlerini yazarlar. Bu görüşler bazılarına göre doğru olmayabilir. Örneğin özelleştirmeyi liberal bir yazarla devletçi bir yazar aynı doğrultuda yorumlayabilir mi?
Uygulamaya baktığımızda başka bir sorunumuz daha var. Bunlardan biri; farklı görüşleri anlamak ve eleştirmek yerine suçlamayı, aşağılamayı tercih ediyoruz. İkincisi konulara göre değil 'cephe'mize göre tavır alarak hem kendimizi bağnazlaştırıyoruz hem de kutuplaşmaların keskinleşmesini ve de çözümsüzlüğü siyasilerle birlikte önce medya çalışanları olarak biz tezgahlıyoruz.
ATSO Başkanı Budak ve yönetim kurulunun ilkini gerçekleştirdiği Medya Buluşması'nı bu yönü ile iyi değerlendirmemiz gerektiğini ve Antalya'nın başarıya gidecek yol haritasının belirlenmesinde de örnek olmasını diliyorum.