Bakan Çelik: Türkiye'de yoksulluk azalıyor

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, "OECD verilerine göre gelir eşitsizliğini en hızlı düşüren ülkelerin başında Türkiye var" dedi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, ILO ve OECD raporlarına göre ücretlerin en çok arttığı, gelir eşitsizliğinin en hızlı düştüğü ülkelerin başında Türkiye'nin geldiğini belirterek, "Günlük 4 doların altındaki nüfusun oranı yüzde 30'lardan yüzde 2'lere gerilediğini söylersem Türkiye'de yoksulluk oranının nereden nereye gerilediğini görmemiz açısından önemlidir" dedi.

Bakan Çelik, Antalya'da iki gün devam edecek 'G20 - OECD Nitelikli Çıraklık ve İşbaşında Eğitimin Teşviki' konferansına katıldı. 'Türkiye Ulusal İşbaşında Eğitim Ağı' kuruluş toplantısının da yapılacağı konferansın açılış oturumunda konuşan Çelik, usta, kalfa ve çırak gibi halen kullanılan beceri düzeylerinin köklerinin Türkiye'de ahilik sistemi içinde yer aldığına söyledi. Çıraklık sistemiyle nesiller arasında bilgi ve tecrübe aktarımının, pek çok meslekte başarının anahtarı olduğunun altını çizen Bakan Çelik, fakat geleneksel üretimin yeni teknolojilerle bütünleşmesi gerektiğinin bilincinde olduklarını dile getirdi, “Köklü ahilik geleneğini yansıması olan çıraklık sistemini günümüz şartlarına uyarlayarak uygulamaya devam ediyoruz" dedi.

1 milyon 200 bin kişi katıldı

İşkur tarafından mesleki eğitim, işbaşı eğitimi ve girişimcilik eğitimi gibi aktif işgücü eğitimlerine yıllık 1 milyar dolara yaklaşan bir kaynak ayırdıklarını belirten Çelik, şöyle konuştu:

"Küresel krizin başladığı 2009'dan bu yana aktif işgücü programlarından 1 milyon 200 bin vatandaşımız, gencimiz istifade etmiştir. İşbaşı eğitim programları sayesinde işverenlerimiz hiçbir maliyete katlanmadan istihdam etmek istedikleri kişileri kendileri yetiştirmektedir. Bu programa katılanlara İŞKUR tarafından günlük beli oranda harçlık verilmekte ve iş kazası ve meslek hastalığıyla ilgili de sigorta primleri yatırılmaktadır."

Teşvik paketini Başbakan açıklayacak

İşbaşı eğitim programlarına katılanlarını yüzde 70'nin başarılı bir şekilde istihdam edildiğini belirterek konuşmasına devem eden Bakan Çelik, bu programlardan her yıl yaklaşık 60 bin gencin yararlandığını ve bunlarını yarısını da kadınların oluşturduğunu söyledi. Programın işverenlere kendi işçisini yetiştirme, genç işsizlere de işgücü piyasasına giriş anında ihtiyaç duyduğu tecrübeyi edinme fırsatı verdiğini kaydeden Faruk Çelik, bu çerçevede programı daha da cazip hale getirmek istediklerini dile getirdi. Bakan Çelik, "Önümüzdeki günlerde, Sayın Başbakanımızın açıklayacağı yeni istihdam teşvik paketinde, teşvik unsurlarının temelinde işbaşı eğitim programı yer alacak. Bu konudaki yeni ayrıntılı düzenlemeleri bizzat sayın Başbakanımız açıklayacak" dedi.

170 bin kişi UMEM'den yararlandı

Bakan Çelik, ayrıca, bakanlığının özel sektörle işbirliği içinde başlatılan bir diğer önemli çalışmanın 2010 yılından beri yürürlükte olan Uzmanlaşmış Meslek Edindirme Merkezleri, kısa adıyla UMEM olduğunu söyledi. İşgücü piyasasının ihtiyacı olan nitelikli işgücünü yetiştirme amacındaki çalışmanın Çalışma ve Sosyal güvenlik Bakanlığı, İŞKUR, Milli Eğitim Bakanlığı ve TOBB ortaklığında sürdüğünü dile getiren Çelik, proje kapsamında sanayi hizmet ve tarım alanlarında teorik ve işbaşı eğitimin birlikte verildiğini kaydetti. Çelik, "UMEM projesiyle bugüne kadar 170 bine yakın vatandaşımızın meslek edinmesi sağlanmış ve yüzde 60'lara varan istihdam oranı yaratılmıştır. Bu projelerden yararlananların yüzde 40'ını da kadınlar oluşturmaktadır" diye konuştu.

Meslek standartları belirleniyor

Son dönemde üzerinde yoğunlaştıkları başka bir çalışmanın Türkiye'de meslek sahibi olmadan iş sahibi olma anlayışını değiştiren meslek standartları belirleme olduğunu söyledi. Bakan Çelik, konuyla ilgili şunları söyledi:

"Her önüne gelen istediği mesleği yapabiliyordu. Bu da sunulan hizmetlerin üretimini, ürününün kalitesini olumsuz etkilemesiyle kalmıyor çalışan için de pek çok riski beraberinde getiriyordu. Örneğin mesleğin tehlikelerini bilmeden bir işe soyunan kişinin iş kazası ya da meslek hastalığıyla karşılaşması kaçınılmaz bir hal alıyordu. Bunların önüne geçmek için Avrupa Birliği standartlarında kurduğumuz mesleki yeterlilik kurumu vasıtasıyla her meslek için ulusal meslek standartlarını belirlemeye başladık. Hali hazırda 578 farklı mesleğin ulusal standartlarını belirlemiş durumdayız. Hedefimiz 2015 sonuna kadar meslek standardı sayısının 750'ye ulaştırmaktır. Artık ülkemizde her işi yaparım dönemini tümden kapanmış olacaktır."

İşsizlik küresek bir sorun

Küresel krizin etkilerin en yoğun hisseden grupların başında gençlerin geldiğine dikkat çekerek açıklamalarına devam eden Bakan Çelik, Dünya'da 75 milyondan fazla gencin işsiz olduğunu söyledi. Artan genç işsizliğin kayıp bir neslin ortaya çıkmasına hem de ülkelerin büyüme potansiyelini boşa akıp gitmesine neden olacağını dile getiren Çelik, Türkiye'nin yakın coğrafyasında, Suriye, Irak ve Ortadoğu'da, yaşananların dünyanın muhtelif bölgelerinde artan terörünün işsiz gençleri pençesine aldığını söyledi. İşsizlik ve yoksulluktan kaynaklanan mutsuzluk ve arayışın buna neden olduğunu kaydeden Bakan Çelik, "Geniş bir etki alanına sahip G20'nin bu gibi küresel sorunların ele alınması için en uygun ve en etkili platform olduğunu düşünüyorum" dedi.

Suriyeli sığınmacılara 5 milyar lira yardım

Suriye'deki iç savaş ortamından kaçan 2 milyon vatandaşın Türkiye'ye sığındığını belirten Bakan Çelik, şöyle devam etti:

"Bazı ülkelerin nüfusundan da fazla bir rakamdır. Suriyelilere bu dönem içiresinde yaptığımız barınma ve iaşe yardımlarının da 5 milyar TL'yi aştığını ifade etmek istiyorum. Gerek bakan olarak gerekse o bölgenin milletvekili olarak Suriyeli misafirlerimizin durumunu yakinen takip ediyorum. Uluslararası toplumu da Türkiye'yi ve içinde bulunduğu coğrafyayı daha iyi anlamaya davet ediyorum. Tüm uluslararası toplantılarda bu konuyu dile getirmemize rağmen bu büyük fecaatin, yaşanan bu kadar önemli hadiselere dünyanın duyarsızlığın izlemekten de büyük endişe duyduğumuzu belirtmek istiyorum."
Sendikalı işçi sayısı 20 milyon olacak

Konuşmasının sonunda Türkiye'de çalışma hayatıyla ilgili önemli dönüşümlerin gerçekleştiğini belirten Bakan Çelik, "Türkiye'de ihtilal döneminde yapılan örgütlenmeyle ilgili yasal mevzuatın bu dönemde tümden değiştiğini ve tüm çalışma hayatındaki değişikliklerin sosyal taraflarla diyalogla değiştiğini özelikle belirtmek istiyorum" dedi.

Türkiye'de örgütlü toplum ve sendikalı işçi sayısıyla ilgili 'sanal rakamlardan' yeni yasal düzenlemelerle sistemi kurtardıklarını söyleyen Bakan Çelik, örgütlenmenin önündeki engeller kalktıktan sonra 1 aylık dönem içinde 1 milyon olan örgütlü işçi sayısının 1 milyon 300 bine ulaştığını kaydetti. Bakan Çelik, bu rakamın çok kısa süre içinde, yasanın sağladığı imkanlar çerçevesinde 2 milyona ulaşacağı söyledi.

Türkiye'nin iş sağlığı ve işçi güvenliği konusunda Avrupa Birliği'nin de takdirini alan müstakil bir yasaya yine bu dönem içinde kavuştuğunu söyleyen Bakan Çelik, fakat iş kazalarının önlenmesi için tek yönlü bir duyarlılığının, farkındalığın aşılması gerektiğini söyledi. Çelik, "Önümüzdeki ay içinde yasalaşmasını temenni ettiğimiz yasada eğitim ağırlıklı bir düzenlemeyi getiriyoruz. Sorumluluğun bilincinde işveren, sağlıklı bir mevzuat ama bunun yanında nitelikli elemanlarla bu işlerin gördürülmesi iş güvenliği açısından sorunlarının çözümüne katkı sağlayacaktır" dedi.

Türkiye'de yoksulluk azalıyor

Türkiye'de güzel şeyler olduğunu söyleyen Bakan Faruk Çelik, "Yoksullukla ilgili tek bir rakamı vermek istiyorum, günlük 4 doların altındaki nüfusun oranın yüzde 30'lardan yüzde 2'lere gerilediğini söylersem Türkiye'de yoksulluk oranının nereden nereye gerilediğini görmemiz açısından önemlidir. Ayrıca ILO'nun ücretler raporuna baktığımız zaman ücretleri en çok artıran ülkelerin başında Türkiye gelmektedir. OECD verilerine göre gelir eşitsizliğini en hızlı düşüren ülkelerin başında Türkiye var" diye konuştu.

Türkiye'nin 5 yılda 5 milyon istihdam gerçekleştiren ekonomik yapıya sahip olduğunun altını çizen Bakan Çelik, "İyi bir gidiş var. Ama bir ülkenin iyi gitmesi veya birkaç ülkede işlerin iyi gitmesi sorunu çözmüyor. Bu toplantıların amacı tüm ülkelerde işlerin iyi gitmesi, dünyada işlerin iyi gitmesi ve kurallar çerçevesinde gitmesi konusunda dayanışmayı sağlamaya dönüktür" dedi.

Bu konularda ilginizi çekebilir