Barış Kartalı’nda sona yaklaşıldı

Üçüncü Awacs Havadan Erken İhbar ve Kontrol Uçağı Eylül ayında teslim edilecek

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

MEHMET KAYA

ANKARA - Türkiye çevresinin havadan kesintisiz kontrolünde ve gerektiğinde hava trafiğini yönetmek için tasarlanan havadan erken ihbar uçağı (AWACS) temini projesinde sona yaklaşıldı. Üçüncü uçağın eylül ayında teslim edileceği bildirildi. Toplam 4 uçak alımını öngören ve ‘Barış Kartalı’ adı verilen projede, yedi yıllık gecikmenin ardından ilk uçak şubat, ikincisi de mayısta Türkiye’ye teslim edilmişti. Son uçak ise 2015’in ilk yarısında verilecek. 

Türkiye’nin sıkıntılı havadan erken ihbar uçağı (AWACS) alımı projesinde süreç tamamlanıyor. Yedi yıllık gecikmenin ardından yeniden takvimlendirilen ve hızlandırılan 4 uçak alımını içeren projede şubat ayında başlayan teslimatlar planlandığı gibi ilerledi ve mayısta ikinci uçak Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nın kullanımına girdi. Halen TAI’de bulunan üçüncü uçağın da testlerinin olumlu seyrettiği, eylüle tesliminin planlandığı öğrenildi. DÜNYA’ya bilgi veren kaynaklar, proje kapsamındaki son uçağın da planlandığı gibi imalatının ve testlerinin sürdüğünü ve 2015’in başlarında ya da ilk yarısı içinde teslim edileceğini vurguladı. 

100 yer radarının görevini yapıyor 
ABD’li uçak imalatçısı Boeing’in ürünü 4 uçak sayesinde Türkiye ve çevresi havadan kontrol edilebilecek. Uçakların donanımı ve yazılımı, gerektiğinde hava trafik görevi yapma imkanı da sağlıyor. Boeing’in yolcu uçağı modeli 737’nin askeri versiyonu olan AEW-C modeli uçaklarda, Northrop Grumman radarı kullanılıyor. Uçaklar, her türlü hava taşıtı ve denizdeki araçların binden fazlasını aynı anda takip ederek kimliklerini tespit edebiliyor. Keşif ve gözetleme fonksiyonları yanında havadayken hava kontrol hizmeti ile haberleşme için röle (ses ve data aktarımına aracılık) görevi yürütebiliyor. Barış Kartalı Projesi’nde Türk şirketlerinin 576 milyon TL iş payı bulunuyor. Barış Kartalı havadan erken ihbar uçakları 100’den fazla yer radarının kapasitesini coğrafi engellere takılmadan gerçekleştirebiliyor ve yer radarlarının olası arızaları durumunda yedekleme niteliği bulunuyor. Proje kapsamında Türkiye’nin toplam yükümlülüğünün 1.5 milyar dolar olduğu belirtilmişti.