”Başbakan, 'IMF ile anlaşmayacağız' demedi”
Bakan Çelik, "Türkiye'nin menfaatleri neyi gerektiriyorsa o çerçevede bir yol izleneceği, her defasında gerek bakan arkadaşlarım gerekse Başbakan tarafından ifade edilmiştir." dedi.
ANKARA - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "IMF ile anlaşma yapılmayacağına" yönelik bir ifadesinin olmadığını söyledi.
TBMM Genel Kurulunda, "Dünya Bankası Grubu ve IMF Guvernörler Kurullarının 2009 Yıllık Toplantıları Nedeniyle Türkiye ile Dünya Bankası Grubu ve IMF arasında düzenlenen mutabakat zaptının" onaylanmasına ilişkin kanun tasarısı üzerinde milletvekillerinin "IMF ile anlaşma yapılıp yapılmayacağı" yolundaki sorularını yanıtlayan Çelik, Başbakan Erdoğan'ın "IMF ile anlaşma yapmayacağız" şeklinde bir ifadeyi kullanmadığını kaydetti.
Çelik, "Türkiye'nin menfaatleri neyi gerektiriyorsa o çerçevede bir yol izleneceği, her defasında gerek bakan arkadaşlarım gerekse Başbakan tarafından ifade edilmiştir. Türkiye'nin menfaatleri IMF'siz yönetimi gerekli kılıyorsa IMF'siz yönetim yürütülebilir. Ama IMF ile birlikte yürümeyi gerekli kılıyorsa ortak olduğumuz IMF ile bu çalışmaları sürdürebiliriz" dedi.
"DTP'ye operasyon yapılıyor"
Tasarı üzerinde DTP Grubu adına konuşan Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, Türkiye'nin küresel krizle ilgili hiçbir önlem paketi ve stratejisi bulunmadığını ileri sürerek, konunun tüm yönlerinin, Meclis'te kurulacak araştırma komisyonu tarafından ele alınması gerektiğini söyledi.
Hükümetin "DTP'ye karşı operasyon başlattığını" iddia eden Kaplan, "Madem 2 yıldır izleniyor, niye bugün operasyon başlatılıyor? Bu ülkeyi kim dizayn ediyor? Eğer bu yargının işiyse aynı anda 14 ilde nasıl operasyon yapılır? Bu güvenliğin işidir. Seçim sonuçlarını hazmetmeyip operasyon yapmak, ülkeye barış getirmez. O zaman sandıktan çıkmanın da anlamı yok. 22 Temmuz seçimlerinden sonra geldik Başbakan elimizi sıkmadı ama Obama geldi Sayın Ahmet Türk ile görüştü" diye konuştu.
"Muafiyet geniş tutulmuş"
DSP Balıkesir Milletvekili Hüseyin Pazarcı, mutabakat zaptının teknik ve hukuki açıdan kusurlu olduğunu öne sürerek, bir uluslararası kuruluşun çalışanlarına muafiyet tanınmasının yanlış olduğunu, bu duruma uluslararası uygulamalarda rastlanmadığını söyledi.
Sağlanacak muafiyette, "görevleriyle ilgili olma şartı" arandığını kaydeden Pazarcı, Dünya Bankası ve IMF'nin Guvernörler kurullarının 2009 yılı toplantıları için İstanbul'a gelecek olan 10 bin çalışanın yasalara aykırı eylemde bulunması halinde gözaltına alınamayacağını, tutuklanamayacağını, eşyalarına el konulamayacağını hatırlattı. Pazarcı, bu muafiyetin geniş tutulduğunu ifade etti.
CHP İzmir Milletvekili Oğuz Oyan da tasarı üzerinde kişisel görüşlerini ifade ederken, IMF ve Dünya Bankası politikalarının iflas etiği bir sürecin yaşandığına işaret ederek, "Türkiye'de iktidarların ülkeyi IMF'siz yönetemediğini", iktidarlar değişse bile IMF politikalarının değişmediğini söyledi. IMF ile anlaşmanın bittiği Aralık ayında, 2009 yılı bütçesinde IMF'in istediği kesintilerin yapıldığını belirten Oyan, "IMF politikaları başarılı olamamıştır. Bu başarısızlıkta da en büyük pay AKP iktidarınındır" dedi.
Yaşanan krizde IMF'nin Türkiye'ye küçülme politikaları dayatırken, İzlanda'ya büyüme politikası öngördüğünü ifade eden Oyan, bunun çifte standart olduğunu vurguladı.