”BDP ile siyasete devam edeceğiz”

Türk, eski DTP'li vekillerin istifa etmekten vazgeçtiklerini ve siyasi yaşamlarını BDP'de sürdüreceklerini söyledi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
ANKARA - Eski DTP'li milletvekilleri istifa etmekten vazgeçti.
 
Kapatılan DTP'nin Genel Başkanı Ahmet Türk, siyasi yaşamlarını Barış ve Demokrasi Partisi'nde sürdürme kararı aldıklarını ve eski milletvekillerinin istifa etmekten vazgeçtiklerini bildirdi.

Yapılan toplantılarda konuyu görüştüklerini de bildiren Türk, şunları kaydetti:

''Türkiye'deki demokrasi güçleri, aydınlar, yazarlar, akademik çevreler bu süreçte parlamentoda bulunmanın önemini ortaya koydular. Çarşamba günü İmralı'da sayın Öcalan ile avukatları bir görüşme yaptılar. Bu görüşme sonucunda, sayın Öcalan da parlamento zemininin terk edilmesinin doğru olmadığını ve bu mücadelenin devam edilmesi gerektiği şeklinde, avukatlarıyla bunu paylaştı.''
 
"Siyasi bir karar"
 
Kapatılan DTP'nin Genel Başkanı Ahmet Türk, "İstifa kararımızı gözden geçirdik ve parlamento zemininde halkların kardeşliğini sağlamaya yönelik, Kürt sorununun barışçıl çözümüne katkı sunmak için devam etme kararı aldık" dedi.

Türk, Anayasa Mahkemesinin DTP'yi kapatma kararını başından beri "siyasi bir karar" olarak değerlendirdiklerini belirtti.

Kapatma kararını çok düşündürücü bulduklarını ifade eden Türk, "Bu karar, statükoculuğun devamını isteyen, Türkiye'nin demokratikleşmesini istemeyen güçlerin kararıdır. Bu karar inkar ve asimilasyon politikalarının devamını isteyen bir anlayışın dayatmasıdır" diye konuştu.

 
"Demokratik mücadele esas"
 
Kendileri için demokratik mücadelenin esas olduğunu belirten Türk, partilerinin kapatılması kararının ardından gruplarının ve partilerinin onurlu bir duruş gösterdiğini, milletvekillerinin onurlu bir duruş sergilediğini, siyaset yasağı getirilen DTP'lilere sahip çıktığını dile getirdi. Türk, partisine ve tüm arkadaşlarına teşeKkür ederek, "Bu onurlu duruşlarından dolayı kendilerini kutluyorum" dedi.
Demokratik zeminin önemini her zaman dile getirdiklerini ifade eden Türk, şöyle konuştu:
"Bütün haksızlıklara rağmen halkımızla görüştük. Halkımız, parlamentoda mücadelemizi sürdürmemizi istedi. Bunu çok yüksek sesle ifade ettiler. Bütün sivil toplum örgütlerimiz bu mücadelede devam kararı aldılar, düşüncelerini bize ilettiler adeta rica ettiler 'bu zemini terk etmeyin' dediler. Yine Türkiye'deki demokratik güçler, aydınlar, yazarlar, akademik çevreler bu süreçte parlamentoda bulunmanın önemini ortaya koydular. Çarşamba günü İmralı'da Sayın Öcalan ile avukatları bir görüşme yaptılar. Bu görüşme sonucunda, Sayın Öcalan da parlamento zemininin terk edilmesinin doğru olmadığını ve bu mücadelenin devam edilmesi gerektiği şeklinde... Avukatlarıyla bunu paylaştı. Bu şekilde bize ilettiler."

Tüm gelişmeleri değerlendirerek, istifa kararını gözden geçirdiklerini belirten Türk, "İstifanın doğru olmadığı inancına vardık. Bu istifa kararımızı adeta gözden geçirdik ve parlamento zemininde halkların kardeşliğini sağlamaya yönelik, Kürt sorununun barışçıl çözümüne katkı sunmak için devam etme kararı aldık" diye konuştu.

 
"Sürecin önünü açalım"
 
Türk, "DTP'nin kapatılmasının büyük bir ayıp ve günah olduğunu, bu mantığın aşılması gerektiğini" ifade ederek, "Bir canı bile kaybetmemiz, bir partinin kapatılmasından daha önemlidir. Onun için diyoruz ki; ey siyasetçiler, siyasi partiler gelin canlara sahip çıkalım, gelin canları kaybetmeyelim, diyoruz. Hep birlikte barışçıl, demokratik bir sürecin önünü açalım. Bin yıldır birlikte yaşayan halklarımızı kucaklaştıralım. Demokrasiyi, özgürlükleri esas alalım, diyoruz" diye konuştu. 
 
Kapatılan DTP eski genel merkez binasına, BDP tabelası asıldı
 
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Genel Başkanı Demir Çelik, kapatılan DTP'nin  milletvekillerini, partisine davet ettiklerini bildirdi. Kapatılan DTP eski genel merkez binasına, BDP tabelası asıldı. 
DTP'nin kapatılması kararının ardından, Balgat'taki eski genel merkezden sökülen DTP tabelasının yerine, sarı zemin üzerine lacivert harflerle "Barış ve Demokrasi Partisi Genel Merkezi" tabelası takıldı. BDP'nin amblemi meşe ağacından oluşuyor. 
Parti görevlisi İhsan Gül, gazetecilerin soruları üzerine, 14 yıldır bu binada çalıştığını ve binanın 4 farklı partiye ev sahipliği yaptığını söyledi.
Gül, BDP'nin amblemindeki meşe ağacının "kalıcılık" anlamına geldiğini ifade etti. 
 
Eski DTP'liler davet edildi
Çelik, İnşaat Mühendisleri Odası'nda yapılan Parti Meclisi toplantısına verilen arada yaptığı açıklamada, DTP'nin Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılmasının ardından haklı taleplerin sistem tarafından yok sayıldığını, görmezlikten gelindiğini savundu.
"Bu anlamda tarihi bir virajdayız" diyen Çelik, Anayasa Mahkemesinin kararıyla DTP'nin 2 milyon 400 bin civarındaki seçmenin sistem dışına itilmek istendiğini öne sürdü.
Siyasi partilerin kapatılmasının ceza hukukuna, anayasa hukukuna ve evrensel hukuka ters olduğunu ve kabul edilebilir olmadığını dile getiren Çelik, "Bu kararı şiddetle karşıladığımızı, 63 yıllık çok partili sistemde 27. partimizi partiler mezarlığına gömdüğümüzün bilinciyle tepkimizi sadece BDP olarak değil duyarlı tüm Türkiye bileşenleri, halkları ve emekçileri olarak yükseltmek durumundayız. Biz sessiz kalırsak bir gün bunun ucunun bize dokunacağını unutmadan sıranın bekleyeni deyin, nöbetçisi deyin, bizatihi adil olmayan anti demokratik olan bu uygulamalara karşı durabilmek adına bizimle birlikte olmaya davet ediyorum" diye konuştu.
"DTP'nin bütün seçilmişlerini çağırıyoruz"
Halk iradesi anlamına gelen Mecliste farklı siyasi yapıların, kültürlerin, kimliklerin kendilerini ifade edebildikleri bir zeminin önemli olduğunu dile getiren Çelik, demokratik ülkelerde siyasi partilerin olması gerektiğini söyledi. Çelik, şunları kaydetti:
"DTP'nin bu saygıdeğer, onurlu davranış sahibi milletvekillerini, sizlerin huzurunda, Türkiye'nin yükselen vicdan sahibi seslerin çokluğunu, yoğun baskısını da dikkate alarak biz, aldıkları her ne kadar onurlu bir kararsa da, Meclisin bundan sonraki demokratikleştirme sürecinde olacak işlevine inancımızdan dolayı BDP'de siyasal hayatlarını ve siyasal mücadelelerini sürdürmeye davet ediyoruz. Aynı şekilde 98 belediyesi, bin 200 belediye meclis üyesi ve 700 civarında il genel meclisi ve siyaset dışına itilen DTP'nin bütün seçilmişlerini BDP'de adaletin, eşitliğin, özgürlüğün ve kardeşleşmenin mücadelesine çağırıyoruz. Yetinmiyoruz, sistemden beslenen, statükodan yana olan, yıllar yılı hepimizin kan verdiği, can verdiği sistem partilerine karşı özgürlüğümüzü de, kardeşliğimizi de BDP'de hayat bulmaya çağırıyoruz."
Şubat 2010'un başında kongre olacak
Bir gazetecinin, BDP'nin kongre tarihinin netleşip netleşmediğini sorması üzerine Çelik, Parti Meclisi toplantısında olağanüstü kongreye giderek toplumun karşısına çıkma kararına varıldığını söyledi.
BDP'nin seçime katılabilme yeterliliğine sahip olmasına rağmen henüz çok tanınmayan bir parti olduğunu ifade eden Çelik, "DTP başta olmak üzere Türkiye'nin demokrasisinden, değişiminden yana olan tüm kesimlerin kendisini ifade edebilecekleri bir kongreyle bunu taçlandırmak istiyoruz. Ocak 2010'un sonu, Şubat 2010'un başında olağanüstü kongreyle güçlü bir ses olmak istiyoruz" dedi.
Çelik, "Kapatılan DTP, BDP ile mi yola devam edecek?" sorusuna şu yanıtı verdi:
"Biz kendilerini davet ettik, arkadaşlarımız kendi aralarında bu konuyu değerlendirecek. Sayın Ahmet Türk, değerlendirmenin neticesinde, toplantının bitişinde sizlere bu konuda açıklama yapacak. Biz davet ettik, arkadaşlarımızın her türlü kararını takdirle karşılıyor, arkasında ve yanlarında olduğumuzu söylüyoruz. Kararlarını ipotek altında alma, etkileme gibi bir niyeti kendimizde görmedik, ama toplumdan bize yansıyan bu tepkileri dile getirmeden, bu çağrıyı yapmamayı kendimize yakıştırmadık."

DTP'li 19 milletvekili istifadan vazgeçti