Benim tek örgütüm var, o da CHP
İzmir'deki yolsuzluk davasında sanıkların ifadelerinin alınmasına devam ediliyor. "Kubilay" filminin yönetmeni tutuksuz sanık Faik Ahmet Akıncı da dinlendi. Akıncı, "CHP Kartal İlçe Örgütü'ne üyeyim. Benim tek örgütüm var; o da CHP'dir" dedi.
YAYINLAMA
GÜNCELLEME
İZMİR - İzmir Büyükşehir Belediyesi'ndeki yolsuzluk iddialarına ilişkin duruşmanın altıncı günü, tutuksuz sanıkların ifadelerinin alınmasıyla sürüyor.
İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada hakim karşısına çıkan tutuksuz sanıklardan İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Serpil Baran, suçlamaları reddederek, "İzmir Büyükşehir Belediyesi, yasalarla kurulmuş bir örgüt. Gücünü yasalardan alan, yasaların öngördüğü şekilde hizmet eden bir örgütün nasıl suç örgütü olduğunu bilememekteyim" dedi.
Büyükşehir Belediyesi Kültür Müdürlüğü'nde görevli sanık Cengiz Başkurt ise yaklaşık 12 yıldır çalıştığı belediyede çeşitli görevler aldığını, bu süre içinde bir suç örgütü varlığını görmediğini, duymadığını söyledi.
Sanıklardan Hakan Say'ın, her yıl geleneksel olarak gerçekleştirilen Balkan Dansları Festivali'nin aksaması üzerine kendisini arayarak, ihalenin yapılıp yapılmayacağını sorduğunu anlatan Başkurt, bununla ilgili birimi arayarak bilgi aldığını ve Say'a ilettiğini kaydetti.
Say'la telefon görüşmelerinin yoğunluğuna ilişkin bir soru üzerine, 5 yıl önce eşinin kanser hastalığına yakalandığını, o dönemde Hakan Say ve eşinin, manevi olarak hep yanlarında yer aldığını ifade eden Başkurt, bu yüzden Say'la aralarında arkadaşlık ilişkisi geliştiğini dile getirdi.
"Kubilay" filminin yönetmeni Akıncı
Duruşmada, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yaz sineması etkinlikleri ihalesine fesat karıştırdığı iddia edilen "Kubilay" filminin yönetmeni tutuksuz sanık Faik Ahmet Akıncı da dinlendi.
İstanbul ve Türkiye'nin birçok yerinde kültür merkezi işlettiğini, bu zamana kadar hiçbir CHP'li belediyeden ihale almadığını aktaran Akıncı, "CHP Kartal İlçe Örgütü'ne üyeyim. Benim tek örgütüm var; o da CHP'dir" dedi.
Asteğmen Kubilay'ı konu alan filmi çektikten sonra önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi daha sonra da diğer belediyelerin kendisini dışladığını, filme 2 milyon lira para harcadığını, sinema salonlarının, organizasyonları iptal etmesi üzerine şirketinin battığını anlatan Akıncı, DVD satışının yapıldığı filmin bir özel televizyon kanalı tarafından satın alındığını, ancak evine baskın düzenlendikten sonra kanalın protokolü tek taraflı feshettiğini kaydetti.
İhaleden bir hafta önce İzmir'e geldiğini, ancak eksik evrak nedeniyle ihaleye giremediğini belirten Akıncı, eski Türk Harb-İş Sendikası Genel Başkanı ve CHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Çetin'in kendisini Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile görüştürebileceğini söylediğini aktardı.
Akıncı, "Ancak sayın Kocaoğlu ile görüşemedim. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden her çıkışımda polis tarafından bir apartman boşluğuna çekilerek tepeden aşağıya arandım. Sürekli sırt çantası taşıdığım için 'bomba var diye şüphelendik' dediler. Belediye operasyonunda beni gözaltına alanların, daha önce beni arayan polisler olduğunu gördüm" diye konuştu.
Mahkeme heyeti daha sonra duruşmaya öğle arası verdi.