Bozdağ'dan El Kaide ve Erdoğan açıklaması
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan hakkında gözaltı ve yakalama kararının bulunmadığını belirterek, olmayan kararın kalkmasının da söz konusu olmadığını söyledi
TBMM - Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, TBMM Adalet Komisyonu'nda HSYK yasa teklifinin görüşmelerinde milletvekillerinin soru ve eleştirilerini yanıtladı. CHP'li bazı milletvekillerinin Bilal Erdoğan hakkında gözaltı, yakalama kararının kaldırıldığını söylemesi üzerine Bozdağ, "Sayın Bilal Erdoğan hakkında gözaltı, yakalama kararı olmadığını ifade etmek isterim. Olmayan kararın kalkması da söz konusu değildir. Türkiye'den ayrılması, başka bir ülkeye gitmesi, gizlenmesi, saklanması gibi şeylerin tamamı gerçek dışıdır. Bunların hepsi Hükümetimizi ve Sayın Başbakanımızı yıpratmaya dönük haberlerin basında, medyada yer almasından ibarettir" dedi.
CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk'ün cezaevinde bulunan Fatih Hilmioğlu'nun akıl sağlığını yitirdiği, kendisiyle ilgili rapor veren doktor hakkında iddia olduğunu söylemesi üzerine Bozdağ, kendilerine bu ismin verilmesi halinde işlem yapabileceklerini ve yaptırabileceklerini ifade etti. Hukukun dışına çıkan kim olursa olsun himaye etmelerinin söz konusu olmadığını kaydeden Bozdağ, Hilmioğlu ile ilgili raporun 12 Haziran 2013 tarihini taşıdığını kaydetti. Bozdağ, iddia edilen hastalıklarla ilgili raporların temin edilememesinden kaynaklı bir eksiklik olduğuna işaret ederek, akıl sağlığı konusunda bugüne kadar herhangi bir talebin gündeme getirilmediğini söyledi.
"El Kaide terör örgütüdür"
El Kaide terör örgütü ve diğer terör örgütleri ile her türlü mücadeleyi sürdürdüklerini belirten Bakan Bekir Bozdağ, şöyle konuştu:
"El Kaide, bir terör örgütüdür. Terörle hem ülkemizde hem de uluslararası işbirliği yaparak mücadele ediyoruz. Türkiye El Kaide terör örgütüne hiçbir destek vermemiştir. Nerede eli kanlı bir terör örgütü varsa, Türkiye bunların karşısında duran bir ülkedir. El Kaide de buna dahildir. Türkiye hangi ülkede olursa olsun, dini, dili, milleti ne olursa olsun her terör örgütünün karşısında durmaya ve mücadele etmeye devam edecektir. El Kaide ile ilgili 64 tane soruşturma, 16 kovuşturma yargıda devam etmektedir. Herhangi bir yerde istihbarat alındığında devletin bütün kurumları gereğini yapıyor. Türkiye'yi teröre destek veren bir ülke gibi gösterme gayretleri var. Bunlar boş gayretlerdir."
"Lekelenmeme hakkı..."
Bozdağ, hem hukukun üstünlüğüne hem de insanların haysiyetini ve onurunu koruyacak şekilde soruşturma ve kovuşturmaların yürütülmesine herkesin hassasiyet göstermesi gerektiğini belirterek, "Buna en önce bizim riayet etmemiz lazım. İnsanlar yargılanmadan damgalanırsa, mahkemeler beraat kararı verse de bu damgayı kaldırmak imkanı olmuyor. Lekelenmeme hakkı, soruşturma süresince herkesten önce yargı görevini yapanlar tarafından dikkate alınmalı, soruşturmanın gizliliğine büyük hassasiyet gösterilerek yerine getirilmeli. Buna herkes uymalı. Ev araması olsun, başka tür işlerde olsun dikkat edilmesi gereken ana hususlardır. Ancak Türkiye, epeyce bir zamandır medya ve televizyonlarla beraber soruşturmaların yapıldığı, insanların hak ve hukukunun gözetilmediği bir manzarayla karşı karşıya... Bu manzaradan Adalet Bakanı, siyasetçi ve kişi olarak ben de rahatsızım. Eminim tüm partiler ve siyasiler de bundan rahatsız. Türkiye'nin bu tür manzaralarla karşılaşmaması için elbirliğiyle çalışmamız gerekir" diye konuştu.
"Türkiye bu maddeyi değiştirmek zorunda"
HSYK ile ilgili teklife işaret eden Bozdağ, "Bu teklifin HSYK üzerindeki tartışmaları dindirmeyeceğini de biliyorum. Bu konuda siyasi partilerin bir araya gelerek Anayasa'nın 159. maddesinde uzlaşmayla değişiklik yapma ihtiyacı ortadan kalkmamıştır. Yaşananlar bu ihtiyacı çok açık şekilde herkese göstermektedir. Bu girişim şimdilik olumlu neticelenmedi. Umarım bundan sonraki süreçte siyasi partiler bir araya gelip uzlaşma için olumlu adım atarlar. Bu adıma katkı vermeye hazırız. 159. madde değişikliğinin Türkiye'ye çok büyük yararlar sağlayacağına yürekten inanıyorum. Bu konudaki her çalışmaya destek olacağız" dedi.
Bozdağ, teklifin kabul edilmesinin ardından Komisyon'dan ayrılırken gazetecilerin "Sayın Cumhurbaşkanı'nın konuyla ilgili açıklaması var. Yeni bir gelişme mi var?" sorusuna, Anayasa'nın HSYK ile ilgili 159. maddesine uzlaşmayla değişiklik yapılmasının şart olduğunu belirterek, "Siyasi partiler bir araya gelerek değişiklik yaparsa, biz buna varız. Zaten partilere önerdik. CHP katkı vermeyeceğini söyledi. Türkiye bu maddeyi değiştirmek zorunda. Bugün değişmez, yarın değişir. Ama burada bir adım atılma ihtiyacı çok açık... Uzlaşarak bir adım atabiliriz. Bundan sonra bir çalışma yapabiliriz" karşılığını verdi.
Teklifin TBMM Genel Kurul gündemine geleceğini ifade eden Bozdağ, yargıda görev yeri değişiklikleriyle ilgili soruya, "O benim işim değil" dedi.