Çarşaf liste önerdiler

ANKARA - CHP olağanüstü kurultayı öncesinde CHP eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal ve CHP eski Genel Sekreteri ve Ankara Milletvekili Önder Sav, çarşaf liste önerisinde bulundu.  

Baykal, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmesinin ardından TBMM'de basın toplantısı düzenledi.

Kılıçdaroğlu'nun daveti üzerine, kendisiyle kısa bir görüşme yaptığını ifade eden Baykal, görüşmenin, kurultay öncesinde toplumun, partililerin özlemleri, bekleyişleri doğrultusunda; bir nezaket görüşmesi, dostane buluşmanın ötesinde bir anlam taşımadığını söyledi. Baykal, hiçbir önemli meselede, ciddi bir müzakere gerçekleştirilmediğini, böyle bir talebin de ortaya atılmadığını belirtti.

Görüşmede PM'ye girecek isimlerle ilgili hiçbir değerlendirmenin yapılmadığını bildiren Baykal, PM'ye yönelik bir öneride bulunmadığını, Kılıçdaroğlu'nun da bu yönde bir arayışı, kendisinden düşünce talebinin olmadığını kaydetti.

Baykal, PM listesinin nasıl oluşturulacağına yönelik partide ve kamuoyunda ciddi bir tartışma yaşandığını ancak bunun isim temelinde olmadığını kaydetti. Baykal, kurultayın temel maddesinin PM seçimi olduğunu, Genel Başkan seçimine yönelik bir maddenin, talebin ve arayışın da bulunmadığını dile getirdi.

"Bir kişinin belirlenmesi"

Yeni parti tüzüğünün, kurultaydan çıkacak PM ile ilk kez uygulanacağını anımsatan Baykal, yeni tüzüğün, Genel Başkana, yürütme organı olan MYK'yı oluşturma imkanı verdiğini anlattı. Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:

 "Buna göre, Genel Başkan çalışma arkadaşlarını bizzat kendisi seçecektir. Bu konuda tereddüt yoktur. Genel Başkan görevinin başındadır. Tüzüğümüz Genel Başkan'a böyle bir yürütme organı oluşturma yetkisi vermişken, kurultayı temsil etmesi, kurultay nöbeti tutması gereken PM'yi, bir blok listeyle hazırlamak kurultayımızın ve yeni tüzüğümüzün ruhuna, partimizin ihtiyaçlarına uygun düşmeyecektir. Bu anlayışımı, Sayın Genel Başkan'a ifade ettim. Çarşaf liste denilen bir yöntemle eğer PM oluşursa, o PM'nin kurultayı temsil etme şansını elde edebileceğine inanıyorum. O nedenle bu kurultaya giderken uygulanması gereken yöntemin, çarşaf liste yöntemi olduğuna, yeni tüzüğümüzün MYK ile getirdiği düzenlemenin buna çok önemli dayanak oluşturduğuna inanıyorum.

Yüzlerce adayın içinden bir kişinin, bir değerlendirme yaparak, PM gibi tüm örgütümüzün temsilcisi olma görevini yerine getirecek bir organı belirlemesini talep etmek, çok ciddi sorun ve sıkıntıları beraberinde getirir."

Blok Liste eleştirisi

Baykal, "blok listenin; bloklaşmayı, ayrışmayı, kamplaşmayı, kutuplaşmayı, dışlamayı, giderek de çatışmayı beraberinde getireceğini" savunarak, daha kapalı, kısa devre ilişkilerle PM'nin oluşturulmasının partinin başarısı açısından sıkıntılar doğurabileceğini söyledi.

Partiyi kaynaştıracak, bütünleştirecek bir yöntem uygulamaları gerektiğini dile getiren Baykal, "Bence blok liste ayrıştırır, çarşaf liste bütünleştirir. Çarşaf listeyle yapılacak bir seçimden sonra hiç kimse, hiçbir kesim seçimi kaybetmiş de kazanmış da olmaz. Herkes kendi başarısıyla, örgütün takdiriyle bir yere gelmiş ya da gelememiş olur" dedi.

Baykal, "CHP'nin bir tasfiye tehdidiyle karşı karşıya kalmamasının" önemli olduğunu ifade ederek, seçim sürecinde CHP'nin kendi içinde bir gerginlik yaşamaması, tartışma içine çekilmemesinin çok önemli olduğunu kaydetti. Baykal, bunu gerçekleştirecek yöntemin de çarşaf liste olduğunu, blok listenin seçime giderken bir ayrışmaya, kamplaşmaya, belirli kesimlerde dışlanmışlık duygusunun egemen olmasına sürükleyeceğini belirtti. Baykal, parti içinde belirli çevrelerin, tasfiye söylemeni ortaya çıkardığı bir ortamda, blok listenin "fevkalade" sakıncalı olacağını ifade etti.

"Sanıyorum aynı anlayışı koruyorlar"

Kılıçdaroğlu'nun, blok liste olasılığı karşısında tüzüğün bu konuda getirdiği imkana işaret etmesinin sevindirici olduğunu anlatan Baykal, önerge verilerek, konunun kurultay gündemine alınabilmesinin mümkün olduğunu kaydetti.

Baykal, "Hangi listeyle PM'nin seçileceği konusunun, Genel Başkan'ın himayesinde, onun uygun gördüğü gizli bir oylamayla gerçekleştirilmesi partiyi çok rahatlatır" önerisinde bulundu. Baykal, kurultayın özgür bir tercih kullanmasına saygı göstermenin, demokrasinin bir gereği olması gerektiğini vurgulayarak, "Delegeler, gizli bir oylama ile hangi yöntemi istediklerini belirlemeliler" dedi.

Kılıçdaroğlu'nun yaklaşımına ilişkin soruyu Baykal, "Başlangıçta çarşaf liste konusunda tüzüğün işlemesine saygı göstereceğini ifade ettiğini tekrar etti. Bunu bildiğimi ve önemli saydığımı söyledim. Sanıyorum aynı anlayışı koruyordur. Çarşaf listeyi kendisi temel bir tercih olarak ifade etmişti. O tercihi, kurultayımızın hayata geçirmesi konusundaki girişimini Sayın Genel Başkan'ın anlayışla karşılayacağına inanıyorum" diye yanıtladı.

Baykal, blok liste uygulamasını, "blok listeyi yönlendiren çevrelerin, siyasi hesaplarını hayata geçirmesine imkan veren bir yöntem" olarak nitelendirdi.

Genel Başkanlığı döneminde blok listeyi tercih ederken, şimdi neden çarşaf liste istediğinin sorulması üzerine Baykal, yeni tüzüğe göre Genel Başkan'ın, Genel Sekreter, Genel Sayman, MYK üyelerinin tamamını seçebildiğini, daha önce böyle bir imkanın bulunmadığını belirtti.

"CHP kültürünü ne ölçüde benimsendiği belli olmaz"

Bir gazetecinin, "Genel Başkan blok listeyi kendisinin yapacağını söylemişti, bu ısrarı devam ederse ne yapacaksınız? Alternatif liste mi çıkaracaksınız" sorusuna, Baykal, "Genel Başkan, kurultayın çarşaf liste tercih yaparsa, bunu saygıyla karşılayacağını söyledi. Onun gereği yapılır o zaman" karşılığını verdi.

Baykal, önerge sunmayı düşünüp düşünmediğinin sorulması üzerine ise önerge sunmayı düşünmediğini, bunun kurultayın takdirinde olduğunu kaydetti. Baykal, şöyle konuştu:

"Özel, kişisel bekleyişi olmayan, partinin yararını düşünen bir partili olarak; arkadaşlarıma, partililerime bu ortamda PM'yi çarşaf liste ile oluşturmalarının doğru olacağı inancımı ifade ediyorum. Özel temaslar, ilişkiler, kapalı çalışmalarla bir PM'nin, normalde seçilme şansı olmayan insanlardan oluşan bir PM'nin, genel başkanın otoritesi ile kurultaya dayatılmasının, partiyi çok ciddi sorunlarla karşı karşıya bırakacağını gördüğüm için bunu ifade etmeyi görev bildim.

Pek çok tartışmanın yaşandığı, tedirginliklerin ortaya çıktığı, belirsizliklerin kendisini gösterdiği bir ortamda, parti yönetimine gelecek olan insanların parti tabanının bilgisi, onayı ve desteği ile oraya gelmesi büyük önem taşır. Yani CHP kültürünü, bilincini, duyarlılığını ne ölçüde özümsediği belli olmayan birtakım insanların CHP'nin en önemli organında blok liste marifetiyle sorumluluk üstlenmeleri, partiyi ciddi sorunlarla karşı karşıya bırakır. Bunu çok yakından biliyorum ve bunu uyarmayı da görev biliyorum."

"Kurultya giderken buluşmamış olmayalım anlayışı"

"Kılıçdaroğlu ile görüşmeye giderken beklentiniz yüksekti, daha farklıydı..." diyen bir gazeteciye Baykal, "Maalesef beklentilerim de buydu. Daha kapsamlı bir mutabakatın ortaya çıktığını görmeyi parti yararı açısından önemserim. Onu görmeyi tercih ederdim. Daha önce tahmin ettiğim gibi nezaket, zarafet gereği, kurultaya giderken buluşmamış olmayalım anlayışı çerçevesinde bir görüşme olduğunu gördüm" karşılığını verdi.

Baykal, bir gazetecinin "çarşaf listeyle gidilirse genel başkanlık sorunu yaşanır mı?" sorusunu, "Hayır, yaşanmaz" şeklinde yanıtladı.  

Kılıçdaroğlu'nun, daha önce söylediği gibi, kurultayın tüzüğün öngördüğü imkanı kullanabileceğini dile getirdiğini anlatan Baykal, "Ben istiyorum ki burada hatır, gönül gözetmeden, partinin yararı buysa, Genel Başkan, 'bunu yapmak iyidir' anlayışını daha yüksek sesle ifade etmelidir" diye konuştu.

CHP eski Genel Sekreteri Sav

CHP eski Genel Sekreteri ve Ankara Milletvekili Önder Sav, Kılıçdaroğlu ile yaptığı görüşmenin ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Görüşmenin Kemal Kılıçdaroğlu'nun çağrısıyla gerçekleştiğini belirten Sav, "PM'nin oluşumu ve liste konusunda herhangi bir değerlendirmem, önerim olmamıştır. Bu aşamada buna gerek de görmedim. Çünkü Sayın Genel Başkan, Siyasi Partiler Kanunu ve tüzüğün verdiği yetkiyle kurultayı çağırmış bulunuyor" dedi. Sav, Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nun bu konuda bir sorumluluk üstlendiğini ifade ederek, "O sorumluluğun gereğini herkesten çok yapmak durumundadır" diye konuştu.

2011'de yapılacak genel seçimin herkes için önemli olduğunu anlatan Sav, "Bu siyasal iktidardan, -üçüncü kez iktidarı elde etmemesi için- kurtulmanın yolunu CHP'nin bulması gerektiğine inanıyorum. Hepimize düşen görevin de CHP'yi AKP karşısında dirençli bir mücadele ile iktidara hazırlamak olduğunu düşünüyorum" değerlendirmesinde bulundu.

Önder Sav, 18 Aralık Olağanüstü Kurultayının "yersiz hesaplaşma, kamplaşma, ayrışma ve ayrıştırma kurultayı olmaması gerektiğini" ifade ederek, "Bu kurultayın CHP'yi birleşme, bütünleştirme ve iktidara hazırlama; CHP'ye yakışır bir kurultay" olması gerektiğini söyledi. 

Sav, sözlerine şöyle devam etti:

"CHP'nin Cumhuriyetin demokratik, laik, sosyal, hukuk devleti ilkelerini ve Atatürk milliyetçiliğini özümseyen anlayışının kurultayda artarak devam etmesini diliyorum. Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütün olduğunun, Cumhuriyet'in kazanım ve birikimlerinin CHP'nin vazgeçilmezleri arasında olduğunun bu kurultayda daha öne çıkacağını düşünüyorum. Kurultayda, başta Sayın Genel Başkan olmak üzere milletvekillerimizin, delegelerimizin, il ve ilçe başkanlarımızın, izleyicilerimizin aklımızı, duygularımızın üzerine koyması gerektiğine inanıyorum. Herkes aklını, duygularının önünde tutarsa CHP kurultayı şölene dönüşür, birliktelik ve bütünlük kurultayı olur."

"Liste konusunda kararlı ve ısrarlı değil"

PM listesi konusundaki düşüncelerinin sorulması üzerine, Sav, bu konuda hiçbir düşüncesini Kılıçdaroğlu ile paylaşmadığını belirtti. Sav, Kılıçdaroğlu'nun 'liste konusunda ısrarlı ve kararlı olmadığını saptadığını' kaydederek, "Eğer kurultay, kendi istenci ve iradesiyle bir yol çizecek olursa Genel Başkanımızın ona karşı bir duruş sergilemeyeceğini de saptadım" dedi.

Sav, bir soru üzerine, Deniz Baykal'ın, uzun yıllar birlikte siyaset yaptığı, çok sevdiği ve saydığı bir siyasetçi olduğunu dile getirdi.

"İktidar yürüyüşünde herkes elini taşın altına koymalı"

"Blok listeye karşı mısınız?" sorusuna, Sav, şöyle karşılık verdi:

"Deniz Baykal'ın genel başkanlığı döneminde, tüzük değişikliği yapılırkenki düşüncemi kamuoyu bilir. Örgüt tercihlerine açık bir siyasetçiyim. Örgütten kopuk, örgüte rağmen siyaset yapılmasını da uygun bulmam. Çarşaf listenin, örgütün daha sempatiyle karşılayacağı bir liste olacağını hep düşünmüşümdür; hep önseçimi yeğlemiş bir siyasetçiyim. Örgütümüzün asla bir umutsuzluğa kapılmaması gerekir. CHP'yi elbirliği ile iktidara taşıyacağımız günlerdeyiz. CHP, iktidar yürüyüşü başlatmalıdır. Bu yürüyüşte herkes eline taşın altına sokmalıdır. 'Ben' değil, 'biz' diyebilmelidir, duygularını geride bırakmalıdır. Aklımızı egemen kılmalıyız."

Sav, çarşaf liste önergesine imza verip vermeyeceğine ilişkin soruyu, "Benim bu konudaki düşüncemin nasıl şekilleneceği, önümüzdeki günlerde oluşacak gelişmelere göre belli olacaktır. Varsayımlarla yürüyen bir siyasetçi değilim" diye yanıtladı.

Başka bir soru üzerine, Sav, Kılıçdaroğlu ile görüşmesinin içtenlikle ve samimi bir şekilde geçtiğini dile getirdi.

Sav, Baykal'ın, "PM'nin çarşaf mı yoksa blok liste şeklinde mi yapılacağının gizli oyla belirlenmesine" yönelik önerisinin hatırlatılması üzerine, "Kurultay iradesi ortaya çıktığı zaman, herhangi bir engel olmaz. Onu kurultayın iradesi, delegeler belirler" dedi.

Kılıçdaroğlu: Görüşme çok güzel geçti

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Eski Genel Başkanı Deniz Baykal ve CHP Eski Genel Sekreteri Önder Sav ile yaptığı görüşmelerin çok güzel geçtiğini söyledi.

Kılıçdaroğlu, TBMM'de yaptığı görüşmelerin ardından evine gelişinde, gazetecilerin, "Görüşmelerin nasıl geçtiği" sorusu üzerine, "Çok güzel geçti" yanıtını verdi.

"Kurultaya çarşaf liste ile mi yoksa blok liste ile mi gideceği?" sorusunu ise CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu yanıtsız bıraktı.