Dink cinayeti-Ergenekon bağlantısı

Dink Ailesinin Avukatı: Ergenekon sanıklarının pek çoğunun telefon numaraları bizim davadaki sanıkların telefonlarında kayıtlı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesi davasında Dink ailesinin avukatı Fethiye Çetin, Ergenekon organizasyon şemasıyla ilgili Emniyet'in yaptığı araştırmanın sonuçlarının dosyaya geldiğini belirterek, "Ergenekon davasında sanık olan pek çok kişinin telefon numaraları bizim davadaki bazı sanıkların telefonlarında kayıtlı" dedi.

Çetin, Dink'in öldürülmesine ilişkin 5'i tutuklu 20 sanık hakkında açılan davanın 11. duruşmasında verilen ilk aranın ardından, adliye kapısında basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Dosyaya gelmiş belgelerden yola çıkarak, 1. Ergenekon Davası'nın tutuklu sanığı Sevgi Erenerol'un Genelkurmay Başkanlığı ve Kara Kuvvetleri Komutanlığına vermiş olduğu bir takım brifingler bulunduğunun tespit edildiğini belirten Çetin, şöyle konuştu:

"Brifinglerin içindeki abuk sabuk bilgi bir yana, bu brifingin sunulması sırasında örneğin şunu öğreniyoruz; bir eylem planının parçası bu. Biz, bu eylem planının çok kapsamlı bir eylem planı olduğunu düşünüyoruz. Çünkü bu seminerler sürecinin hemen ardından Rahip Santoro'nun öldürülmesi, Hrant Dink cinayeti, Malatya'daki katliam, diğer bazı illerde özellikle rahiplere yönelik saldırı ve Süryani rahibin kaçırılması, aynı plan çerçevesinde olabileceğini düşündürüyor. Çünkü Ergenekon iddianamesinde bazı bulgular var. Onlarla birleştirdiğinizde böyle bir tablo çıkıyor ortaya. Bunun acilen araştırılması gerektiğini düşünüyoruz"

Planda Karadeniz bölgesinin özel olarak ele alındığını, bölgeyle ilgili bir takım psikolojik savaş yöntemleri uygulandığına ilişkin belgeler olduğunu dile getiren Çetin, bu belgelerin dosyalarına celbini talep ettiklerini belirtti.

Çetin, "Bunları bir arada değerlendirdiğimizde, en azından kuşkularımız giderilebilecek. Önemli olan, bu yargılama sırasında kuşkulu herhangi bir durumun mevcudiyetini korumamasıdır. Bütün kuşkuların giderilmesidir. Şu an bizim böylesi kaygılarımız var" diye konuştu.

Mahkemeye davayla ilgili bir dilekçe verdikleri haberlerine ilişkin soru üzerine de Çetin, bu dilekçeyi çok önce sunduklarını, bunun davada gelinen noktayla ilgili bir değerlendirme dilekçesi olduğunu, sürecin geldiği noktada böyle yapılmasının hayati öneme sahip bulunduğunu düşündüklerini kaydetti. 

"Hem heyetin, hem bizim yüzümüze tutulmuş bir ayna gibi olmasını istedik" diyen Çetin, bu değerlendirmeden sonra en azından neler yapılması ve nelerin üzerinde durulması gerektiğinin daha açık ortaya çıkacağını dile getirdi.

Çetin, davayla ilgili görüşlerinin sorulması üzerine de "Biz umudumuzu koruyoruz. En azından samimi bir biçimde taleplerimiz yanıtlanırsa bu cinayete ilişkin ipuçları elde edebileceğimizi düşünüyoruz" dedi.

"Ergenekon şeması dosyaya geldi"

Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz'den istenen diğer belgelerin ne olduğuna ilişkin bir soruyu da Çetin,  "Şemayla ilgili cuma günü gelen bir klasör var. Daha önce basında yer alan bir şemaydı. Bu şemayla ilgili Emniyet'in yaptığı araştırmanın sonuçları dosyaya geldi" şeklinde yanıtladı.

Gelen belgeleri henüz tam anlamıyla değerlendiremediklerini belirten Çetin, "Fakat ilk bakışta oradaki isimlerle bu davada yargılanan sanıkların telefon iletişim bilgileri tutuyor. Ergenekon davasında sanık olan pek çok kişinin telefon numaraları bizim davadaki bazı sanıkların telefonlarında kayıtlı ya da henüz sanık olmamış bazı kişiler..." diye konuştu.

Şemanın MİT tarafından hazırlanan şema olup olmadığı sorusu üzerine Çetin, kaynağını bilmediğini, dosyaya gelen şemanın, basında yer alan şemanın araştırılmış hali olduğunu söyledi.

"Mahkemeye görüntülü açıklama"

Çetin, mahkemeye yapacakları görüntülü açıklamayla ilgili olarak da cinayet gününden bazı görüntülerin olduğunu, bu görüntüler eşliğinde bazı taleplerini dile getireceklerini ifade etti.

Fethiye Çetin, gizli tanığın da mahkemeye getirilmesi halinde duruşmada dinlenebileceğini kaydetti.

Avrupa Birligi-Türkiye Karma Parlamento Komisyonu Eş Başkanı Helene Flautre da Dink ailesine destek ve mahkemede adaletin yerine getirilmesi için duruşmayı izlediklerini belirterek, böyle önemli bir mahkemenin topluma açık büyük bir salonda yapılması gerektiğini söyledi.

Flautre, "Benim için önemli olan Başbakan'ın istemiş olduğu rapor ve Başbakanlığın raporunda üzerine gidilmesi gereken bir sürü konunun gündeme getirilmesi... Mahkeme sürecinin mutlaka belirli bir çerçevede olması gerektiğini söylemek istiyorum" dedi.

DTP İstanbul Milletvekili Sabahat Tuncel de mahkemenin "Türkiye'nin vicdan mahkemesi" olduğunu söyleyerek, "Hrant'ı unutmamak, unutturmamak gerektiğini düşünüyorum. Unuttuğumuzda bu acılar tekrar yaşanacak. Ben, bir şekilde adaletin yerini bulacağını düşünüyorum" şeklinde konuştu.

Duruşmaya  gözlemci olarak Paris ve Brüksel barolarını temsilen katılan Fransız avukatlar da davanın "makul bir sürede" görülmesinin önemine işaret etti. Avukatlar, gözlem heyetinin gelecek yıl da da göreve devam edeceğini bildirdi.

Davayı izleyen Uluslararası P.E.N. Uluslararası Sekreteri Eugene Schoulgin, "davada 3 yıl geçmesine rağmen hala bir gelişme olmadığını iddia ederek bunu "bir skandal" olarak değerlendirdi.

Tutuklu sanıkların tutukluluklarının devamı

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin 5'i tutuklu 20 sanığın yargılandığı davanın bugünkü duruşmasında, tutuklu sanıkların tutukluluklarının devamına karar verildi.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde verilen aranın ardından, ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Erhan Tuncel, Ogün Samast, Yasin Hayal ve Ahmet İskender'in, "kaçma şüphesinin devam etmesi", "kuvvetli suç şüphesini gösteren olgu kriterinin mevcut dosyada devam etmesi" ve "koruma tedbirlerinin yeterli olmayacağı" göz önüne alınarak tutukluluk hallerinin devam etmesine karar verdi. 

Heyet, gizli tanığın bu celsede hazır edilmesine rağmen, müdahil avukatlarınca "tüm sanıkların hazır olmasının istenmesini" ve "tutuksuz sanıkların duruşmada olmamasını" göz önüne alarak, tutuksuz tüm sanıkların duruşmada hazır edilmeleri için yazı yazılmasını ve gelecek duruşmada gizli sanığın dinlenilmesini kararlaştırdı.

Birinci Ergenekon Davası sanıklarından Sevgi Erenerol'un 2006 yılı Kasım ayında, Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nda verdiği brifingin CD'sinin çözümünün yapılması amacıyla İstanbul Emniyet Müdürlüğüne yeniden yazı yazılmasına hükmeden heyet, Ümraniye E Tipi Kapalı Cezaevi'nde hükümlü Erhan Özen'in mahkemeye gönderdiği, "cinayetle ilgili tanık olarak bildiğim konuları sizlere anlatmak istiyorum" ifadesi nedeniyle, gelecek duruşmada hazır bulundurulması için Cumhuriyet Başsavcılığı'na müzekkere yazılmasına karar verdi.

Müdahil avukatlarının Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) görevlileri hakkındaki suç duyurusu taleplerini reddeden heyet, Trabzon Emniyet Müdürlüğüne müzekkere yazılarak, "Orhan Pamuk'a yönelik yapılacak saldırı ve saldırılara ilişkin ne tür bilgi ve ihbarlar geldiğinin, bu bilgiler üzerine ne tür çalışmalar yapıldığının, yapılan çalışmalar ile hangi sonuçlara ulaşıldığının, Orhan Pamuk'a yönelik eylem hazırlığıyla Yasin Hayal ve dahil olduğu örgüt arasında bir irtibat kurulup kurulmadığının, Trabzon Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürlüğünün bu ihbarları hangi birimlere aktardığının" sorulmasını kararlaştırdı.

Ergenekon sanığının psikolojik savaş belgeleri

Heyet, Ergenekon Davası sanıklarından Durmuş Ali Özoğlu tarafından yürütüldüğü iddia edilen "psikolojik savaş" ile ilgili tüm bilgi ve belgelerin, varsa bu belgelerin dayandığı eylem planlarının istenilmesi için Ergenekon soruşturmasını yürüten Cumhuriyet savcılarına yazı yazılmasına ve yazıya, müdahil avukatlarının 3 sayfalık dilekçesinin bir suretinin eklenmesine hükmetti.

Heyet, Ankara Emniyet Genel Müdürlüğüne bir yazı yazılarak, İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek'in TBMM İnsan Hakları Alt Komisyonu'na 27 Şubat 2008'de verdiği raporun 62. sayfasında yer alan anlatımlarına konu bilgilerin mahkemeye gönderilmesi için yazı yazılmasına da karar verdi.

Mahkeme heyeti, Amerikan Konsolosluğu aracılığıyla FBI'dan, Microsoft Corporation şirketinin Erhan Tuncel'in "msn görüşme içeriklerinin açıklaması" için yazı yazılmasının talep edilmesini ve mahkemenin FBI'a göndereceği talep yazısına Microsoft Corporation şirketi avukatının daha önce gönderdiği 7 sayfalık yazının suretinin eklenmesini de karara bağladı.

Sanık Erhan Tuncel'in, hakkında çıkan haberler nedeniyle çeşitli gazeteler ve bazı kitaplar hakkında suç ihbarında bulunması dolayısıyla gereğinin yapılması için Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına da hükmeden heyet, bazı tanık ve sanıkların zorla getirilmesi için yazı yazılmasını ve bazı kurumlara daha önce gönderilen kimi yazıların da yeniden gönderilerek ihtarda bulunulmasına karar verdi.

Mahkeme heyeti, duruşmayı 8 Şubat 2010 tarihine erteledi.

Bu arada, duruşmanın bitmesinin ardından, adliye önünde toplanan "Adalet için Dayanışma Platformu" üyesi bir grup, üzerlerinde "Hrant için adalet nöbeti" yazılı tişörtlerle bir açıklama yaptı.