Doğu Anadolu öne çıkan sorunlarına çözüm bekliyor

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

İ. Hakkı HINISLIOĞLU / Erzurum Ticaret Borsası Başkanı TOBB Konsey Üyesi

Küresel ekonomik kriz  bugüne dek dünyada ve ülkemizde milyonlarca insanı işsiz bıraktı. Ülkelerin ekonomik sistemlerinde onarılması  uzun  zaman alacak yaralar açtı. Bu dönemde dünya ile ortak sorunumuz olan istihdam konusuna ivedilikle çözüm bulunması gerekiyor. Kriz havasının hükümetin  tedbir paketleriyle bir nebze de olsa kontrol altına alınması umutlarımızı  biraz daha güçlendirdi.

Kriz Erzurum ve Doğu Anadolu Bölgesi'nde zaten zor şartlar altında hayatlarını idame ettirmeye çalışan insanlara bir darbe daha vurdu. Son yıllarda Erzurum'da  kullanılmaya başlanan doğalgaz sistemi  insanların yaşam standardını biraz daha düşürdü.  Doğalgazdan alınan yüzde 18'lik KDV'nin düşürülmesi konusundaki tüm ısrarlı çalışmalarımıza maalesef cevap verilmedi. Geçtiğimiz yıl bölgenin sorunları ile ilgili hükümet kanadına maddeler halinde raporlar sunmamıza rağmen bir sonuç alamadık.

Bu toplantılarda  gündeme getirilen ve gerekli bakanlıklara sunulan sorunları şöyle sıralayabiliriz.

Doğu Anadolu nüfusunun yarısından fazlası tarım ve hayvancılıkla geçiniyor. Bu nedenle tarım alanında çeşitliliğe gidilerek, tarıma dayalı sanayinin geliştirilmesi hızlandırılmalıdır. Bölgede mısır ve yağlık ayçiçeği  ekimi teşvik edilmeli, bununla birlikte tarımsal desteklemelerin ürün bazında yapılır şekilde genişletilmelidir.

Doğu Anadolu coğrafi olumsuzluklardan dolayı Teşvik Yasası'ndan yeterince faydalanamıyor..İller arasındaki gelişmişlik farkını azaltabilmek için bölgesel bazda yeni teşvik yasaları oluşturulmalı.Teşvikte enerji desteğinin yanı sıra doğalgazdan alınan KDV'nin de yüzde 1'e indirilmesini istiyoruz. Bölgedeki sınır ticaret merkezlerinin geliştirilmeli, ihracatta uygulanan kota uygulaması kaldırılmalıdır. Üretilen ürünlerin batıdaki pazarlara nakliye maliyetleri yüksek olduğu için bölgemizdeki firmaların pazardaki rekabet gücü de azalıyor. Nakliye konusunda da yeni düzenlemeler  ivedilikle yapılmalı, kayıtdışının önüne geçmek için denetimlerin sıklaştırılmalıdır.

Yanlış politikalar sonucu hayvancılık önemini yitirmiş, dünya ülkeleri ile rekabet edemez hale gelmiştir.

Bu bilgiler ışığında, artık yangının ateşi daha yakından hissedilmekte ve bu kriz sadece psikolojik demekle geçirilemeyecek noktadadır. Esasen 2001'deki gibi işin ciddileştiği bir dönemdeyiz. Ancak 2001 yılında ortaya konulmuş bir yol haritası, canlı bir yurtdışı piyasası ve uluslararası likidite bolluğu vardı. Bugün bunların hiçbiri yok yani iç pazarı ikame edecek bir dış pazar yok. Kısacası fabrikalar faaliyetlerini durdururken, işçiler işlerini kaybederken, esnaf siftahsız günler yaşarken, siyaset esas odağına ekonomiyi almak zorundadır. Bugün kapımıza kadar dayanan, ciddi bir ekonomik yavaşlama sürecidir. Sanayimiz olmadan Türkiye büyüyemez, büyüme olmadan da ülkemiz zenginleşemez.