Elitaş'tan CHP'ye sert sözler

 

ANKARA - AK Parti Grup Başkanvekili ve Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş, Suriye Devlet Başkanı Esad'ın gazetecileri elde tutarken bunu Türk hükümeti aleyhine malzeme olarak kullanabilmek adına CHP'yi çağırdığını belirterek, "Çünkü CHP ile bize mesaj gönderiyor. Sen iktidardasın ama Ana Muhalefet Partisi benim yandaşım diyor” iddiasında bulundu. 

 

tv8'de gazeteci Erkan Tan'ın konuğu olan AK Parti Grup Başkanvekili ve Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş gazetecileri haksız bir şekilde elinde tuttuğunu beyan eden Esad'ın bunu Türk hükümeti aleyhine malzeme olarak kullanabilmek adına CHP milletvekillerini çağırdığını öne sürdü. Esad'ın "Alın gazeteciyi size teslim ediyorum” dediğini belirten Elitaş, "Esad bu vasıtayla 'Türkiye'ye mesaj veriyorum' diyor; bizim arkadaşlarımız da gidip bu mesajı alıp özel ulak gibi getirip Türkiye'ye anlatıyorlar. CHP'nin Genel Başkanı, bu ülkenin Başbakanı'na söylediği şiddetin yüzde 10'unda Esad'a 87 gündür ellerinde olan gazeteci kardeşimizi geri göndermesini söyleseydi Esad korkup o gazeteciyi elinde tutmazdı. Neden? Çünkü CHP ile bize mesaj gönderiyor. Sen iktidardasın ama Ana Muhalefet Partisi benim yandaşım diyor” dedi. 

 

CHP'nin "Türkiye sınırına yakın yerleri terör örgütü uzantılarına devrettim” diyen Esad ile fotoğraf çektiriyor çektirdiğini anlatan Elitaş, "Suriye'nin Türkiye yakın sınırlarında parça parça olmuş Kürt soylu insanlar da var. Vatansız insanlar onlar. Ama Esad, Türkiye'ye bir darbe vurabilmek adına ki CHP'li temsilcilere de söylediği gibi Türkiye sınırına yakın yerleri Kürtlere terk ediyor. Bizimkiler de ağızları açık dinlemişler. ‘Neden yaptın, bu Türkiye için bir tehlikedir tehdittir' demiyorlar. O günün anısına birlikte fotoğraf çektiriyorlar. İşte Ana Muhalefetin zafiyeti budur. Güya gözdağı veriyorlar aynen Kamalak gibi konuşuyorlar. Türkiye sınırına yakın bölgeyi Suriye sınırı içerisinde yaşayan Kürtlere teslim ettim siz ne yaparsanız yapın diyor Esad” şeklinde konuştu. Elitaş, şu iddialarda bulundu: 

 

"-Suriye tezkeresinde CHP Milletvekilleri Baas Partisi'nin Türkçe bilen temsilcilerini getirseydik herhalde CHP kadar Suriye tezkeresi aleyhinde konuşamazlardı. BDP'lilerin PKK ile ilgili tezkereye gösterdiği tepki neyse CHP'lilerin de Suriye ile ilgili tezkereye gösterdikleri tepki aynı oluyor. 

 

-1984 yılından bu yanan terör örgütüyle devletin bütün kurumları görüşmüştür. Bu Özal iktidarında da, Demirel, Ecevit, Mesut Yılmaz, Tansu Çiller MHP iktidarında da AKP iktidarı döneminde de devletin kurumları görüşmüştür ve bundan sonra da görüşecektir. Çünkü terörler sadece silahlı mücadele değil terörün emri verenlerini susturabilmek, ikna edebilmek gerekir. Onların lojistik, staretjik, zihinsel, fiziksel felsefi desteklerini durdurabilmeniz gerekir. 

 

-Saadet Partililer adına üzülüyorum! Bir siyasi partinin genel başkanı dış politikayı bu kadar okuyamıyorsa, iç meselelerimizi dış meselelere mahkûm edecek şekilde zavallı bir durumdaysa üzülürüm. Suriye karışık ama karıştıran biz değiliz kendi iç yönetimi ve Arap Baharı… Suriye'deki rejimin şuanda etnik yapısı Suriye nüfusu içerisinde yüzde 20. Yani yüzde 20 civarındaki bir etnik yapı yüzde 80 civarındaki farklı bir etnik yapıyı etkisi altına almaya çalışıyor. Suriye rejimi 1940'dan beri diktatörlükle idare ediliyor son zamanlar AKP iktidarı hem Sayın Cumhurbaşkanı hem Başbakan'ın Hafız Esad'ın oğlu Beşer Esad'a yaptığı telkinler, demokratikleşme çağrıları üzerine biraz iyileşme sürecine girmişti. Sayın Kamalak bunları okuyamadığından dolayı maalesef basit meselelerin üzerine gidiyor. İnsanın vicdanı sızlar.”