Elmas, pırlanta ve KDV istisnalı diğer kıymetli taşlardan yapılan ziynet eşyası teslimlerinde KDV hesaplama yöntemi değişti
Nihat UZUNOĞLU - E. Baş Hesap Uzmanı Yeminli Mali Müşavir
Bilindiği üzere, Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 17/4-g maddesinde 5228 sayılı Kanun'la yapılan değişiklik ile kıymetli taş (elmas, pırlanta, yakut, zümrüt, topaz, safir, zebercet, inci, kübik virconia) teslimleri KDV’nden istisna edilmiştir. Yani söz konusu taşların oldukları gibi teslim ve ithalinde katma değer vergisi uygulanmayacaktır.
19.01.2005 tarih ve 25705 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ve yasal dayanağı konusunda eleştiriye uğrayan 93 seri no.lu KDV Genel Tebliği ile yapılan düzenlemeyle, söz konusu kıymetli taşları ihtiva eden veya bu taşlardan yapılmış eşya teslimlerinde KDV açısından özel matrah şekli uygulaması kabul edilmiştir. Buna göre; söz konusu taşlardan yapılan eşya teslimlerinde katma değer vergisi matrahı, teslim bedelinden varsa eşyanın ihtiva ettiği has altın veya gümüş değeri ile kıymetli taşın maliyet bedeli düşüldükten sonra kalan tutar olarak tespit edilmektedir. Örneğin, perakende olarak 1.000 TL’ye satılan ve içerdiği has altının bedeli 150 TL, kıymetli taşın bedeli 650 TL olan pırlanta yüzükle ilgili KDV matrahı, altın ve pırlanta bedelinin düşülmesi suretiyle [1.000 – (650+150)] = 200 TL olarak hesaplanmakta ve KDV, satıcı karı ile işçilik bedelinden oluşan bu tutar üzerinden hesaplanmaktaydı.
Bu defa yine, 26.04 2014 tarih ve 28983 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ve 1 Mayıs 2014 tarihinden itibaren yürürlüğe giren “Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliği” ile daha önce yayımlanmış olan tüm KDV genel tebliğleri yürürlükten kaldırılmış ve KDV ile ilgili açıklamalar tek bir tebliğde birleştirilmiştir.
Söz konusu KDV Genel Uygulama Tebliği’nde, yukarıda bahsedilen kıymetli taşları ihtiva eden veya bu taşlardan yapılmış eşya teslimlerinde KDV açısından özel matrah şekli uygulamasına yer verilmemiştir. Bir başka ifade ile kıymetli taşlardan yapılmış olan veya bu taşları ihtiva eden eşyaların tesliminde KDV açısından özel matrah uygulamasına son verilmiştir. Halen uygulanmakta olan özel matrah şekline tabi işlemlerin bir kısmı ile ilgili düzenleme KDV Kanunu’nun 23. maddesinde yer almakta, bir kısmı ise kanunda verilen yetkiye istinaden Maliye Bakanlığı tarafından yapılan düzenleme ile uygulamaya konulmuş bulunmaktadır. Kıymetli taşlardan yapılan eşya teslimlerinde özel matrah uygulaması kanunda yer almamakta olup, Maliye Bakanlığı tarafından 93 seri no.lu KDV genel tebliğinde yapılan düzenleme ile hayata geçirilmişti.
Yukarıda bahsedilen KDV Genel Uygulama Tebliği ile daha önce yayımlanan diğer tebliğlerle beraber 93 seri no.lu KDV genel tebliği de yürürlükten kaldırılmıştır. Yeni tebliğde, kıymetli taşlar ihtiva eden veya onlardan yapılmış eşyaların tesliminde özel matrah uygulanması konusunda herhangi bir düzenlemeye yer verilmemiştir.
Buna karşılık altından mamul veya altın ihtiva eden ziynet eşyalarının tesliminde özel matrah uygulaması (KDV Kanunu'nda yer aldığı için,) devam etmektedir.
Buna göre,
1 Mayıs 2014 tarihinden itibaren kıymetli taş (elmas, pırlanta, yakut, zümrüt, topaz, safir, zebercet, inci, kübik virconia) ihtiva eden veya bu taşlardan yapılmış eşya teslimlerinde KDV matrahı hesaplanırken, satış bedelinden sadece has altın bedeli düşülecek, kıymetli taş bedelleri ise matrahtan düşülemeyeceğinden bu taşların bedeli üzerinden de KDV hesaplanacaktır. Dolayısıyla, yukarıdaki örneğimizde daha önce KDV matrahı 200 TL olarak hesaplanmakta iken 1 Mayıs 2014 tarihinden sonra söz konusu yüzüğün satışı ile ilgili KDV matrahı, pırlanta bedeli olan 650 TL’nin de dahil edilmesi ile (1000 – 150=)850 TL olacak ve bu tutar üzerinden genel esaslara göre KDV hesaplanacaktır. Bunun doğal sonucu olarak da söz konusu yüzüğün KDV dahil nihai satış bedeli ve bu işlemle ilgili hesaplanan KDV tutarı artmış olacaktır.