Eşyaların tesliminde KDV oranları; %18 mi, %8 mi yoksa %1 mi?
VERGİ PORTALI / Dural KAYILI
29 Mart seçimlerinde vatandaşlık görevimizi yerine getirmek üzere seçim sandıklarına koştururken, daha önce miting alanlarından müjdelenen katma değer vergisi (KDV) indirimi beklentisi aynı gün yayımlanan Resmi Gazete ile mükelleflere tebliğ edildi.
Resmi Gazete'de yayımlanan 2009/14812 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile haziran ayı sonuna kadar geçerli olmak kaydı ile geniş bir ürün gamında KDV oranı % 18'den % 8'e indirildi. Karar, pazar günü yayımlandı ve pazartesiden geçerli olmak kaydı ile yürürlüğe girdi. Diğer bir ifade mükellefe bu değişikliğe kendisini hazırlayabilmesi için bir, kocaman pazar günü tanındı! Kararın o gün yayımlandığını duyabilen bazı firmalar soluğu depolarında alıp, pazartesi günü için hazırlanmaya başladılar. Diğerleri ise pazartesi günü sürpriz haberi ofislerine ulaştıklarında aldılar.
Tarife bazında yayımlanan indirimli orana tabi ürünler listesine adaptasyon için tanınan bir gün yeterli olmadığı gibi, o günü izleyen günlerde bu ürünlerde yaşanan KDV oranı bilmecesi, % 18 mi yoksa % 8 mi karışıklığı devam etti.
Yayım tarihinden sonra geçen ilk 15 günlük süreçte yaşanan karmaşa ortamı biraz durulmaya başlanmışken, diğer ifade ile yanlış uygulanan oranlar düzeltilmiş veya yanlış uygulamaya yanlışlıklar içinde alışılmışken 14 Nisan 2009 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan ilk kararnameye ek olan 2009/14881 Sayılı Karar yayımlandı. İlk kararda yayımlanan indirimli orana tabi olan mallar listesine ilave tarife pozisyonları eklendi. İlave olarak eklenen ürünler 15 günlük süreçte mükellefin kafasını karıştıran ürünler olduğu kadar bağımsız yeni ürünleri de içermekteydi.
Bu karar salı günü yayımlanıp çarşamba günü yürürlüğe konması (ilk karar pazar günü yayımlanmıştı) sebebiyle bir günlük hazırlık süreci daha verimli yaşandı.
Nisan ayından başlayıp eylül sonuna kadar yaşanan süreçte belirsizlikler yaşanmış olsa da eylül sonu itibariyle indirimli oran uygulamasının son bulmasıyla karmaşıklık sona erdi. Oranlar eski haline geldi; ancak, tüketicinin beklentisi sonlanmadı. Anlaşılan şu an için tek indirim, reklamlarda belirtilen "KDV indirimi bizden" söylemlerinden öte olmayacak.
Mevcut uygulamadan bahsedecek olursak 2007/13033 sayılı Mal ve Hizmetlere Uygulanacak Katma Değer Vergisi Oranları'nın Tespitine İlişkin Karar uyarınca mal teslimleri ile hizmet ifalarına uygulanacak katma değer vergisi oranları karar ekinde yer alan;
I sayılı listede yer alan teslim ve hizmetler için % 1,
II sayılı listede yer alan teslim ve hizmetler için % 8
I ve II sayılı listelerde yer alanlar hariç olmak üzere % 18,
olarak belirlenmiştir.
Özellikle I sayılı liste yer alan ürünlerin tesliminde belirlenecek KDV oranı ile ilgili olarak madde adı bazında ayrım yapılırken, az sayıda eşyanın KDV oranın belirlenmesinde Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonu (GTİP) ön planda olmuştur.
II sayılı listenin a bölümünde yer alan ve KDV oranı % 8 olarak belirlenen tamamı gıda ürünü olan eşyaların belirlenmesinde GTİP'ler ön plana çıkmış ve eşyalar bu kapsamda değerlendirilmiştir. Ancak II sayılı listede GTİP bazında belirtilen ürünlerin ismen (I) sayılı listede de yer alması halinde, I sayılı listede belirlenen %1'lik KDV oranın uygulanacağı ifade edilmiştir.
II sayılı listenin b bölümünde yer alan eşyalar bazı bölümlerde ismen, bazı bölümlerde de GTİP bazında belirlenmiştir.
Özellikle bu bölümde yer alan ürünlerden tıbbi cihazların GTİP bazında listelenmesinden sonra oranların belirlenmesinde ciddi problemler yaşanmış. Daha önce % 8 KDV orana tabi olan ürünler GTİP bazında belirlenen listede yer almaması sebebiyle 18 % orana tabi olması karışıklıklara neden olmuştur. Özellikle yerli alıcıların ve hastanelerin eşyanın gümrük tarifesi konusunda bilgi ve tecrübesinin olmaması sebebiyle, değişiklik sonrası % 18 KDV ödeyerek ithalatını gerçekleştirdikleri bazı eşyaların, yurtiçi satışında alıcıların ısrarlı doğrultusunda % 8 KDV oranıyla satışı yapılmıştır.
Her eşyanın tabi olduğu KDV oranı hem ithalatta hem de yurtiçi teslimlerde kullanılacak tek oran olmalıdır. Bu oran ithalat sırasında veya yurtiçi satışta farklılık arz edemez. Bu konuda özellikle firmaların, hem alıcıların hem de satıcıların, oranların belirlenmesi aşamasında tarife konusuna gereken hassasiyeti göstermesinde yarar görmekteyiz.
Özellikle son KDV indirimlerinin de GTİP'leri bazında yapılması, oranların tespiti sırasında eşyanın tarifesinin daha da önem kazanacağını ispatlar nitelikte.
Firmaların ithalatçı veya imalatçı olmalarına bakmaksızın yurt için teslimlerini ve/veya ithalatını yaptıkları ürünlerin KDV oranlarını GTİP'lerine de bakarak tekrar gözden geçirmeleri ileride oluşabilecek ve geri dönüşü çok maliyetli olan hataların önüne geçebilecektir.