!f İSTANBUL’da dün bugün ve yarın

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 
!f İSTANBUL’DA DÜN – 19 ŞUBAT 2013
 
“ORMAN İÇİN SEVİŞMEDİM” Çevre için para toplamak amacıyla amatör porno yapıp internette satan bir inisiyatifin hikâyesini anlatan Orman için Seviş’in gösterimine yönetmeni Michal Marczak da katıldı. Marczak, “Ben sadece filmi yapmak için oradaydım, yaptıkları işe saygı duyuyorum fakat pek çok kez teklif edilmesine rağmen ben orman için sevişmedim. Sanırım bu tarz seks beni heyecanlandırmıyor" dedi.
 
JOSÉ RİVERA VE ÜMİT ÜNAL’LA TADINA DOYULMAZ BİR SOHBET Amerika’nın en tanınmış oyun yazarı ve senaristlerinden biri olan José Rivera ve Türkiye sinemasının önde gelen yönetmenlerinden Ümit Ünal’ın karşılıklı sohbet ettikleri “Kitaptan Sinemaya: Okumak ve Yazmak Üstüne” etkinliğine ilgi yoğundu. SALT Beyoğlu - Açık Sinema’da yapılan sohbette iki usta isim ilginç tespitlerde bulundu. Ümit Ünal seyircilerden gelen bir soru üzerine "Bazı yönetmenler sinemadan yetişir, çok film izlerler ve film yapmayı da böyle öğrenirler. Ben edebiyattan geliyorum ve senaryo yazarken de bundan besleniyorum. Açıkçası bir senaryo yazarken kullanılacak en büyük araç detayları dikkatli incelemek diyebilirim; okuduklarınız, izledikleriniz ve hayatın kendisini, etrafınızda olup bitenlerde saklı detayları görmek ve özümsemek..." dedi. Bu düşünceye katıldığını söyleyen Rivera da “Bence biri senaryo yazmayı 5 dakikada öğrenebilir. Bu yüzden öğrencilerime ders kitabı okumakla zaman kaybetmeleri yerine çıkıp yaşamalarını ve yazmalarını öneririm hep. Gidin bir kafeye oturun ve duyduğunuz her şeyi yazın, cümlelerle oyunlar oynayın” tavsiyesinde bulundu. Dün gece de, senaryosunu yazdığı On The Road/Yolda’nın gösterimine katılan José Rivera, projeye dahil olma sürecini de anlattı: “Yolda'yı yazmamı teklif eden telefon geldiğinde markette çocuklarımla alışveriş yapıyordum. Bir an durdum ve Motosiklet Günlükleri'nden sonra bir yol filmi daha yapmak istiyor muyum diye düşündüm; cevap 'evet'ti.”
 
“UZUN BİR SESSİZLİK İSTER” Devremülk, senaristi, oyuncusu ve aynı zamanda sanat yönetmeni de olan Gökçe Deniz Balkan’ın katılımıyla ilk gösterimini yaptı. Seyircilerden birinin “İlk filminiz bu, tekrar çekecek olsaydınız neleri değiştirirdiniz?" sorusu üzerine Balkan, “Bunun cevabı hem uzun olur, hem de çok uzun bir sessizlik ister!” yanıtını verdi. 
 
!f İSTANBUL’DA BUGÜN – 20 ŞUBAT 2013
 
BİR CİNAYETİN SAHTE BELGESELİ Dört kişilik bir aile, bir günlüğüne misafirleri olan tuhaf bir adamı öldürmekle suçlanıyor. Adamın varlığı, çiftin tavan arasındaki kutularda unuttuğu iç dünyalarını salıvermelerine neden oluyor. Güya adamın ölümünün nedenlerine ulaşmaya çalışıyoruz ama vardığımız yer aile dinamiklerinin kökü. Hikâyesini bir sahte-belgesel vasıtasıyla aktaran Kara Göl, 12:00’de Cinemaximum Fitaş 1’de.
 
MUHALİFLER ARANIYOR Bireysel ve toplumsal değişim gibi konularda etkili ve dönüştürücü kampanyalar yaratan, aktivizme hem yerel hem uluslararası anlamda yeni bir boyut getiren Change.org’un direktörü ve sivil toplum aktivisti Uygar Özesmi’nin katılımıyla yapılacak Bir Muhalifin Kampanya El Kitabı başlıklı atölye, 15:00’te SALT Beyoğlu - Açık Sinema’da.
 
GINGER BAKER’I ÖZLEYENLERE Cream grubunun davulcusu, “Şeytan”, “Allahın Sopası”, “Deli Dahi” gibi lakaplarla anılan Ginger Baker’ın hayatına kamera tutan Dikkat! Bay Baker Var, 15:30’da Cinemaximum Fitaş 4’te.
 
ZERRE İSTANBUL’DA Annesi ve kızıyla hayatını devam ettirmeye çalışan Zeynep’in, bir tekstil atölyesindeki işinden kovulduktan sonraki iş bulma mücadelesini anlatan Zerre, İstanbul’daki ilk gösterimini yapıyor. Antalya’da dört ödül birden kazanan filmin gösterimine Erdem Tepegöz ve film ekibi de katılıyor. 17:00’de Cinemaximum Fitaş 1’de.
 
BERLİN KÜLTÜRÜ BU BARDAN DOĞDU Pek çok kişi, gerçek Berlin kültürünün Bar25’ten doğduğu konusunda hemfikir. Ama bu mekânın acı-tatlı bir hikâyesi var. Bar25 Zamansız Günler, Bar25’in dört genç kurucusunu izliyor. Tasasız bir hayat tarzına, müziğe, kişiliğe ve sonsuz bir enerjiye sahip bu insanlar nehir kenarındaki boş bir araziyi bir fantezi diyarına çeviriyor. 17:00’de Cinemaximum İstinyePark’ta.
 
ÇOCUK MU KARİYER Mİ? Brooklyn’de yaşayan iki çocuk annesi Penelope, annelik denen durumun gündelik zorluklarıyla tek başına uğraşmaktadır çünkü kocası Matt’in de işten başını kaldıracak vakti yoktur. Bir yandan da yavaş yavaş gelişmekte olan sanat kariyeri daha çok vakit almaya başlayınca, Penelope annelikle sanatçılık arasında bocalamaya başlar. Güncel sanattan gelen ve filmde hem yönetmen hem de oyuncu olarak karşımıza çıkan Shannon Plumb, filmin gösterimi için İstanbul’da olacak. Sarı Kafalar 17:00’de Cinemaximum Fitaş 1’de.
 
MARILYN’İ NASIL BİLİRDİNİZ? Çağımızın en büyük pop ikonlarından Marilyn Monroe’ya dair görmediğimiz bir şey kaldı mı? Kesinlikle evet! Ödüllü belgeselci Liz Garbus’un son filmi Sevgiler, Marilyn, Marilyn’in yayımlanmamış günlükleri ve mektuplarını sandıklardan çıkarıp, günümüz starlarına okutuyor. Uma Thurman, Glenn Close, Paul Giamatti, Evan Rachel Wood, Lindsay Lohan, Lili Taylor sahibine ses veren isimlerden sadece bir kaçı. 19:30’da Cinemaximum İstinyePark’ta.
 
GOMES BAŞYAPITIYLA !f’TE Miguel Gomes’in Berlin’den FIPRESCI ve Alfred Bauer ödüllerini alan ve senaryo ile kurgunun kurallarını yerle bir eden filmi Tabu, yönetmeninin de katılımıyla Türkiye galasını yapıyor. 21:30’da Cinemaximum Fitaş 1’de.
 
XAVIER DOLAN’IN SON FİLMİ Kanada sinemasının son yıllardaki en dikkat çeken yeteneği Xavier Dolan’ın Cannes’dan Kuir Palmiye ve Un Certain Regard bölümünden de kadın oyuncu ödülünü alan filmi Laurence Anyways, 22:00’de Cinemaximum Fitaş 4’te izlenebilir. 
 
REHA ERDEM’İN JÎN’İ Reha Erdem’in merakla beklenen filmi Jîn, PKK kaçağı Kürt bir kızın doğunun damgalanmış dağlarından inip, batının rüya dünyasına -dayısının İzmir’deki evine- yaptığı yolculuğu anlatıyor. Jîn 22:00’de Cinemaximum Budak’ta.
 
!F İSTANBUL’DA YARIN – 21 ŞUBAT 2013
 
VAHŞİLER FİRARDA Beş ergenin bir rehabilitasyon merkezinden kaçmalarını ve içlerinden birinin büyükannesinin evine ulaşmak için yedi gün boyunca dağları, tepeleri aşmalarını anlatan Vahşiler, yönetmeni Alejandro Fadel’in katılımıyla 12:00’de Cinemaximum Fitaş 1’de.
 
BİZDE DE BİR GLASTONBURY OLUR MU Kİ? Önce, Julien Temple’ın nefis filmi Glastopia: Glastonbury Afterhours’u izliyor, ardından da “bizim memlekette böyle şeyler neden olmuyor?” diye soranları Sihirli Festival Tarifleri başlıklı söyleşiye davet ediyoruz. İstanbul’daki festivallerin en güzellerinde bir şekilde parmağı olanlar hayallerindeki festivalleri, olabileni, olamayanı, olabilecekleri konuşuyor. 15:00’de SALT Beyoğlu - Açık Sinema’da.
 
ÇOCUK MU KARİYER Mİ? Brooklyn’de yaşayan iki çocuk annesi Penelope, annelik denen durumun gündelik zorluklarıyla tek başına uğraşmaktadır çünkü kocası Matt’in de işten başını kaldıracak vakti yoktur. Bir yandan da yavaş yavaş gelişmekte olan sanat kariyeri daha çok vakit almaya başlayınca, Penelope annelikle sanatçılık arasında bocalamaya başlar. Güncel sanattan gelen ve filmde hem yönetmen hem de oyuncu olarak karşımıza çıkan Shannon Plumb, filmin gösterimi için İstanbul’da olacak. Sarı Kafalar 17:00’de Cinemaximum Fitaş 1’de.
 
SKANDAL FİLMİN “KAYIP” SAHNELERİ ÇEKİLİYOR Rivayet edilir ki, William Friedkin, sansüre maruz kalmamak için ve daha filmin çekim sürecinde ortaya çıkan tepkiler üzerine, 1980 yapımı filmi Devriye’nin S&M barlarda geçen sahnelerini kesip, bir daha hiç görülmemek üzere ortadan kaldırmış. Bu tartışmalı filmin efsanesinden yola çıkan James Franco ve Travis Matthews, bir araya gelip bu kayıp 40 dakikayı yeniden hayal etmeye ve kurgulamaya koyuluyor. İç. Leather Bar. yönetmenlerinden Travis Matthews’un katılımıyla 19:00’da Cinemaximum Fitaş 1’de.
 
BENİM ÇOCUĞUM GALASINI YAPIYOR Benim Çocuğum bizi Türkiye’de beş farklı eve götürüyor. Anne-babaların gözünden, lezbiyen, gey, biseksüel ve transeksüel çocuklarının hikâyelerini dinliyoruz. Hikâyeler, inkar, travma, çaresizlik, korku, utanma, kabullenme ve yeniden doğma gibi temalarda ortaklaşıyor. Festivalde biletleri çok önceden tükenen Benim Çocuğum yönetmeni Can Candan ve LISTAG’lı ailelerin katılımıyla Cinemaximum İstinye Park’ta 19:30’da.
 
XAVIER DOLAN’IN SON FİLMİ Kanada sinemasının son yıllardaki en dikkat çeken yeteneği Xavier Dolan’ın Cannes’dan Kuir Palmiye ve Un Certain Regard bölümünden de kadın oyuncu ödülünü alan filmi Laurence Anyways, 22:00’de Cinemaximum Budak’ta izlenebilir. 
 
SIKI KADROYLA SIKI BİR KARA KOMEDİ In Bruges’un yönetmeni Martin McDonagh’ın Michael Pitt, Sam Rockwell, Colin Farrell, Abbie Cornish, Christopher Walken gibi bir kadroyla geri döndüğü yeni suç komedisi 7 Psikopat’ta uzun süredir düzgün bir şey yazamayan senarist Marty’nin, tam da yazmak istediği türden psikopat bir hikâyenin içine düşmesinin komik hikâyesi. 22:00’de Cinemaximum Fitaş 4’te.