Generali, Türkiye'de olmaktan çok memnun
Generali Sigorta Genel Müdürü Ayhan, "Şirket olarak istersek şu anki üretimimizin 2 katına çok kısa sürede ulaşabiliriz ancak aynı süre içerisinde de olumsuz mali sonuçlar bizi bekliyor olacaktır" diye konuştu.
Yakup SAYAR
İSTANBUL - Avrupa'nın en büyük üç sigorta grubundan biri olan Generali Sigorta, 148 yıldır faaliyet gösterdiği Türkiye'de sigortacılık yapmaktan çok memnun olduğunu açıkladı. Generali Sigorta Genel Müdürü Mine Ayhan, "Generali Grubu dünyanın her yerinde istikrar ve sürdürülebilir politikalar uygulayan bir grup, aynı durum Türkiye içinde geçerli" dedi.
Generali Sigorta Genel Müdürü Mine Ayhan ile sektörü ve Generali Sigorta'nın hedeflerini konuştuk. Sigorta sektörünün yılın ilk çeyreğini yüzde 17.3'lük bir büyüme ile tamamladığını hatırlatan Mine Ayhan, bu paralel de bakıldığında Generali Sigorta'nın ilk çeyrek sonuçlarının sektörün üzerinde olduğunu söyledi. "İlk 6 aylık döneme baktığımızda yılsonunda yine olumlu bir tablo ile karşılaşacağımızı öngörüyoruz" diyen Ayhan şunları söyledi "Portföyümüz de bulunan riskler daha çok üretim yapmak istediğimiz sektörlerden oluşmaya başladı, sigortalılarımıza daha yaratıcı çözüm önerileri sunabiliyoruz. İkinci 6 aylık dönemden en büyük beklentimiz sürdürülebilir, güçlü ve verimli bir üretim yapısı ile yola devam etmek."
Bireysel ürünler için özel projeler geliştiriyoruz
Sektörün 2011 ilk çeyrek sonuçlarına bakıldığında prim üretiminin lokomotifinin yine kasko, sağlık ve hayat sigortaları olduğunu ifade eden Ayhan, "Sektörün genel yapısına paralel Şirketimizde de üretimin ağırlığı kaza branşında, son dönemde bireysel ürünlerin gelişimi için özel projeler yapıyoruz. Teknik açından doğru fiyatlama yapılması çok önem verdiğimiz bir nokta, Generali Sigorta olarak istersek şu anki üretimimizin 2 katına çok kısa sürede ulaşabiliriz ancak aynı süre içerisinde de olumsuz mali sonuçlar bizi bekliyor olacaktır. Burada temel kriter "doğru fiyatlama" politikasından geçiyor, iyi riske iyi fiyatlar, gelişmesi ve iyileştirilmesi gereken risklere de belli oranlarda fiyatlar uygulamak zaten sonuçta sürdürülebilir bir üretim getiriyor "şeklinde konuştu.
Sorumluluk sigortaları önem kazanacak
Önümüzdeki dönemde hangi alanların önem kazanacağına yönelik görüşlerini sorduğumuz Mine Ayhan, özellikle sorumluluk sigortalarının ön plana çıkacağı öngörüsünde bulundu. "Hem bireysel hem de endüstriyel risklerde sorumluluk teminatları daha da önem kazanacak" Ayhan şunları söyledi: "Türkiye de sigorta deyince aklan ilk gelen kaza sigortalarıydı yıllar boyunca, son dönem bireysel diğer poliçelerde de kayda değer bir gelişme olduğunu görüyoruz. Özellikle konut poliçelerinde bir artış var pek tabii bu artış istenen ve olması gereken seviye de değil ancak potansiyeli çok geniş."
Fiyattan önce doğru poliçeye dikkat edilmeli
Sektördeki fiyat odaklı rekabete yönelik görüşlerini sorduğumuz Ayhan, kıyasıya rekabetin sektörün ivmesini yavaşlattığına dikkat çekerek, "Sektör olarak rakip şirketin fiyat politikasını takip etmek yerine, istikrarlı risk değerlendirmesine ve fiyatlandırmasına odaklanmamız daha verimli olacaktır. Yıllardır bu sektörün içerisinde biri olarak özellikle tüketicilere iletmek istediğim en önemli mesaj, fiyat önceliğinden ziyade doğru poliçeyi satın almak ve satış sonrası süreçlerde de sorun yaşamamaları yönünde olacaktır. Poliçe satın almak, tüketici için diğer satın almalardan biraz daha farklı, ürünün marjinal faydasını satış sonrasın da ki bir yıllık süreçte asıl olarak yaşıyorsunuz ve eğer doğru şartlarda geniş kapsamlı bir poliçe satın almadıysanız sıkıntı yaşanma olasılığı yüksek. Sigortalanma sürecinde danışmanlığınızı yapan aracı ve seçtiğiniz sigorta şirketi çok büyük önem arz ediyor" diye konuştu.
Hedeflerimizi yeniden şekillendirebiliyoruz
Türkiye'deki sigortacılık şu anda potansiyelinin altında seyrettiğine işaret eden Mine Ayhan, dünya devlerinin pazara girmesi ile global uygulamalar ve stratejilerin de geldiğini, şu anda tüm şirketlerin daha kaliteli hizmet verme yarışında olduğunu söyledi. "Generali Sigorta olarak 148 yıldır bu topraklarda sigortacılık yapıyoruz" diyen Ayhan sözlerini şöyle sürdürdü: "Dünyada Generali Grubu'nun büyüklüğü tartışmasız bir konu, Avrupa'nın en büyük 3 sigorta şirketinden birisi de Generali Grubu, Türkiye'de de çok uzun yıllardır hizmet veriyoruz, geçmiş yıllara dönüp baktığımızda birçok ekonomik kriz gördük, bizden sonra kurulup bizden önce kapatılan yapılar gözlemledik, ancak Generali Sigorta hep aynı güç ile sigortalılarına hizmet etmeye devam etti, çok uzun yıllar bu şekilde devam edeceğinden şüphem yok, Generali Grubu dünyanın her yerinde istikrar ve sürdürülebilir politikalar uygulayan bir grup, aynı durum Türkiye içinde geçerli. 148 yıllık bir tecrübe ile hedeflerimizi zaman zaman ekonomik ve sektörel etkilere göre yeniden şekillendirebiliyoruz ancak genel anlamda köklü ve güçlü bir şirket olarak Generali Sigorta bu topraklarda sigortacılık yapmaktan çok memnun."
KOBİ'lere paket poliçe
KOBİ'lere yönelik olarak geniş teminatlara sahip bir paket poliçeleri olduğunu söyleyen Ayhan, "Faaliyet koluna göre alternatif teminatlar sunabiliyoruz. Paket poliçelerimizde bazen sigortalılarımızın bile aklına gelmeyecek risklere yönelik ek teminatlar bulunuyor, diğer yandan poliçelerimizde ki destek hizmetleri çok çeşitli, tamir desteğinden , 7/24 danışma hattına kadar bir çok konuda ücretsiz hizmetler sunuyoruz. KOBİ sahipleri ve işletmecilerine önerim, tesislerini mutlaka sigortalatmaları ve doğru poliçeyi yaptırmaları yönünde olacaktır. Sigortacılık teknik bilginin önemli olduğu bir alan dolayısı ile sigortalıya danışmanlık edecek aracı ve poliçe satın aldığı sigorta şirketi çok önemli" diye konuştu.
Acentelerimizle bağımız çok güçlü
Konuşmasında acentelere değinen Ayhan, Generali Sigorta'nın acente yapısının diğer şirketlere nazaran çok farklı olduğuna dikkat çekti. "Bizim acentelerimizin çok büyük kısmı çok uzun yıllardır bizimle çalışıyorlar "diyen Ayhan şunları söyledi: "Şirket ile acentelerimiz arasındaki bağ çok güçlü, günün sonunda bu durum bize çok kıymetli iş ilişkileri getiriyor. Generali Sigorta acenteleri ile her zaman ortak bir noktada buluşabilmiş, aynı dili konuşabilmiştir. Verimlilik açısından baktığımızda her geçen gün yükselen bir grafik gözlemliyoruz, uzun yıllardır çalıştığımız acentelerimizin yanı sıra aramıza yeni katılan acentelerimizle de çok iyi ilişkilerimiz var, yeni acentelerimizin geçmişe dönük sigortacılık deneyimi olmasına çok özen gösteriyoruz. Acentelerimiz bizim en değerli iş ortaklarımız, bu bağlamda müşteri odaklı,verimli, ve sürdürülebilir bir üretim için dirsek dirseğe,hızlı hizmet kalitesi bilincinde bir çalışma içerisinde olmamız gerekiyor."
Sosyal sorumluluk önceliğimiz
Son olarak sorumluluk projelerine değinen Mine Ayhan, bu sene Generali Sigorta olarak keyifli sponsorluk anlaşmaları imzaladıklarını söyledi. Başarılı öğrencilere, gelişen yapılara destek vermeye çalıştıklarını belirten Ayhan sözlerini şöyle tamamladı: "Yılın ikinci yarısında da planladığımız sosyal sorumluluk projelerimiz var, özellikle Türkiye de eğitim alanında çocuklar için projeler geliştiriyoruz. Günün sonunda bugün okul sıralarında ki çocuklar ve gençler yarın çok önemli koltuklarda önemli kararlar veriyor olacak, Dünya devi bir şirket olarak bu misyon çerçevesinde desteğimiz her zaman var. Grubumuz aynı zaman da sanata ve sanatçıya da çok kıymet veren bir kültüre sahip, bu çerçevede her yıl fotoğraf ve resim sergileri, ünlü sanatçılarla ortak projeler yaptığını görebilirsiniz."
İki yeni ürünümüz fark yarattı
Generali Sigorta olarak çok kısa süre önce piyasaya 2 yeni ürün sunduklarını ve bunların "Benim sigortam" ve "Ortak alanlar sigortası" olduğunu belirten Mine Ayhan, özelikle "Benim sigortam" ürününün Türk sigorta sektöründe çok farklı bir ürün olduğuna dikkat çekti. Söz konusu ürünün bireysel anlamda hemen her türlü sorumluluğunuzu teminat altına aldığını söyleyen Ayhan şunları söyledi: "Can alıcı noktası size ait olmayan bir aracı kullanırken kaza sonucu vereceğiniz zararı tazmin eden bir poliçe olması. Avrupa da çok yaygın olan bu poliçenin Türkiye de de yaygınlaşması için tanıtım çalışmalarına hızla devam ediyoruz. "Ortak alanlar" poliçemiz ile, sitelerin toplu konutların ortak kullanım alanlarını güvence alıyoruz. Son dönem gelişen inşaat sektöründe artık yapılar hep site şeklinde konumlanıyor ve bu site yönetimlerinin ortak kullanım alanları üzerinden sorumlulukları çok çeşitli ve geniş. Bu noktada birçok olasılığı teminat altına alan bu poliçe ile önemli bir gelişim alanı yaratmayı planlıyoruz."
Arkamızda çok güçlü reasürans şirketleri var
İklim değişikliklerinin beraberinde doğal afetleri ve katastrofik hasarları getirdiği sürece otomatik olarak reasürans maliyetlerinin de etkileneceğine dikkat çeken Mine Ayhan, "Aslında yakın geçmişe baktığımızda benzer değişimlerin yaşandığını hem ülkemiz de hem de global piyasalar da gözlemliyoruz. Sigortacılığın temeli olası riski fiyatlandırıp koruma altına almaktır, iklim değişiklikleri beraberinde yüksek riskler getiriyorsa bölgesel değerlendirme ve fiyatlamalar da değişecektir. Son yıllarda reasürans şirketleri çok daha güçlü mali yapılar üzerine süreçlerini kuruyorlar, halk arasında bir söyleyiş vardır hep "İstanbul da bir deprem olsa hasarı ödeyecek sigorta şirketi kalmaz!" aslında tam tersi tüm sigorta şirketleri hasarlarını ödeyecektir çünkü arkalarında mali yapıları güçlü reasürans şirketleri var, belki bir sigorta şirketini zihnimizde 5 katlı bir genel müdürlük ofisinden ibaret olarak canlandırıyoruz, aslında hemen her sigorta şirketi global bağlantı noktaları ile faaliyetlerini sürdürüyor."
Sadece kendi çemberimle ilgilenmedim
TSRŞB'nin yeni yönetiminde görev yapan iki kadın yöneticiden biri olan Mine Ayhan, Birliğin yönetim kadrosunda görev almanın kendisini çok mutlu ettiğini söyledi. "Uzun yıllardır sektörde farklı görevlerde bulundum ve her zaman sektöre faydalı olabileceğim, gelişmesine destek verebileceğim bir platformda olmayı istedim" diyen Ayhan şunları söyledi: "Yapım gereği de sanırım hiçbir zaman sadece kendi çemberim ile ilgilenmedim, bulunduğum toplulukta neler olduğu, genel sorunlar ve sıkıntılar yeni gelişmeler nedir ve ben nasıl yardımcı olabilirim her zaman sorgularım. Birlik'teki görevim de bu anlamda önemli, bu sene Yönetim Kurulu olarak öncelikle Türk sigorta sektörünün ihtiyaçlarına ve temel sıkıntılarına yönelik çalışmalar yapmak istiyoruz. Çok değerli şirketlerimiz, aracı kurumlarımız ve çalışan arkadaşlarımız var, eskilerin tabiri ile elimizde çok güzel un ve şeker var ama helvayı o kadar iyi pişiremiyoruz sanırım. Bizim amacımız helvayı daha güzel pişirebilmek. Potansiyel çok yüksek ama maksimum verim ile çalışmıyor, amacımız sistemi en üst seviyede verim ile çalıştıracak yapıları kurgulamak, bu anlamda destek olmak. Sektörde ki süreçler de artık gelişiyor ve değişiyor, eski usül sigortacılık anlayışı değişmeye başladı, online hizmetler öne çıkıyor, biz de bu konuları yakından takip ediyoruz."