Hamdolsun, Türkiye işsizlikte yüzde 8'e indi

Başbakan Erdoğan, İzmir'de, "Bizde işsizlik bir ara yüzde 14'ün üzerine çıkmıştı. Muhalefet o zaman yüklendiğinde, 'göreceksiniz kısa sürede kriz bizi teğet geçecek' demiştim, bazıları dalgasını geçmişti" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 

 

İZMİR - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'de bir dönem işsizliğin yüzde 14'ün üzerine çıktığını ve o dönemde kendilerine yüklenen muhalefete "Göreceksiniz çok kısa bir süre içerisinde kiriz bizi teğet geçecek" dediğini hatırlatarak, "Bazıları dalgasını geçmişti. Sonra teğeti bırak, dünyada Türkiye'nin örnek olduğunu gördüler. 'İşsizlikte de bunu göreceksiniz' demiştik. Bizimle dalga geçenler, merak ediyorum şimdi ne diyecekler. Bugün işsizlik rakamları açıklandı, hamdolsun Türkiye işsizlikte yüzde 8'e indi" dedi.

Başbakan Erdoğan, Kemalpaşa ilçesinde yeni kurulan Abalıoğlu Lezita Et Entegre Tesisi'nin açılış töreninde yaptığı konuşmada, tesisin İzmir, Türkiye ve gıda sektörü için hayırlara vesile olmasını diledi.

Kemalpaşa programının öncesi Denizli'de yine Abalıoğlu ailesi tarafından yaptırılan örnek imam hatip lisesinin de arasında bulunduğu, Denizli'de Milli Eğitim Bakanlığı ve hayırseverlerin yaptırdığı 13 yeni eğitimin kurumunun açılışını gerçekleştirdiklerini belirten Erdoğan, şunları söyledi:
"Gerçekten gururluydum. mutluydum. Zira Türkiye'de müstesna örnek imam hatip liselerinden birini Abalıoğlu ailesi orada inşa ettirdi. Selçuklu mimarisiyle gerçekten müstesna bir eser meydana getirdiler. Gayet güzel bir okul oldu ve bu tür okullarımızın tabii ki ülkemizin genelinde yaygınlaşması her ilimizde o ilimizin yerel mimarisine uygun olarak yapılması, gerek öğrencilerine gerek öğretmenlerine gerek bizlere farklı heyecan veriyor.

Artık gecekondu zihniyetini bir kenara koyarak, gerek tarihteki bizim mimari anlayışımızı gerek bugünkü mimari anlayışını, zaman gelir sentezleyerek, zaman gelir 'ileriye bizim mimarimiz acaba nasıl bir mühür vuracak diye' bunu düşünerek yürümemiz lazım diye inanıyorum."

Erdoğan, Abaloğlu ailesinin daha önce de çeşitli eğitim kurumları yaptırdığını ve yenilerinin sözlerini verdiğini ifade ederek, şöyle devam etti:
"Bugün Nihat Bey sağolsun dedi ki yine Denizli'deki 4 tane okul için kendileri sağolsun 10 trilyon söz verdiler. Herhalde onları da çocuklarının ismine yaparız. Kızımıza 3 tane bir de oğlumuz var. Onların isimlerine de o okulları yapmış oluruz. Bunlar tabii bir şey çağrıştıracak. Zamanında babam annem bu kararı vermişti, bizler de aynen onlar gibi gelecek nesillere aktarmamız lazım diyecekler".

İstihdama katkı

Abalıoğlu ailesinin kurduğu tesislerle ülke ekonomisine ve istihdama da büyük katkı sağladığını dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:
"Büyük bir tesisin heyecanını yaşıyoruz. 1969 yılında Denizli'de bir yem fabrikasıyla başlayan süreç, şu anda Türkiye'nin en önemli, en büyük sanayi kuruluşlarından birine dönüştü. Şu anda bin 400 istihdamı olan, ama 2 bin 200 kişilik kapasiteye müsait bir tesisin bugün resmi açılışını yapıyoruz. Tabii burada istihdam, burada kalite var. Burada güvenlik, sağlık var. En yüksek standartlarda burada bir ekmek kapısı bugün açılıyor. Sayın Abalıoğu ve grubuna, Türkiye ekonomisine istihdama sağladığı katkılar sebebiyle ayrıca
teşekkür ediyorum.

Bizde işsizlik bir ara yüzde 14'ün üzerine çıkmıştı. Muhalefet bize o zaman yüklendiğinde, 'göreceksiniz çok kısa bir süre içerisinde kriz bizi teğet geçecek' demiştim, bazıları dalgasını geçmişti. Sonra teğeti bırak, dünyada Türkiye'nin örnek olduğunu gördüler. 'İşsizlikte de bunu göreceksiniz' demiştik. Bizimle dalga geçenler, merak ediyorum şimdi ne diyecekler. Bugün işsizlik rakamları açıklandı, hamdolsun Türkiye işsizlikte yüzde 8'e indi."

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türk ekonomisinin 2012 yılı ilk çeyreğinde yüzde 3,3, ikinci çeyreğinde yüzde 2,9 büyüme kaydettiğini belirterek, "Bu büyüme oranıyla Türkiye OECD ülkeleri arasında Çin'le birlikte en yüksek büyüme oranını yakalayan ülkedir" dedi.

[PAGE]

Başbakan Erdoğan, Kamalpaşa ilçesinde yeni kurulan Abalıoğlu Lezita Et Entegre Tesisi'nin açılış töreninde yaptığı konuşmada, TÜİK'in 2012 yılı ikinci çeyrek büyüme oranlarını açıkladığını, Türkiye'nin 2012 yılı ilk çeyreğinde yüzde 3,3 büyüdüğünü, ikinci çeyrekte de bu pozitif büyümenin devam ettiğini belirtti.

Türk ekonomisinin ikinci çeyrekte yüzde 2,9 büyüme kaydettiğini dile getiren Başbakan Erdoğan şöyle konuştu:
"Bu büyüme oranıyla Türkiye, OECD ülkeleri arasında Çin'le birlikte en yüksek büyüme oranını yakalayan ülkedir. Bizim bir önceki döneme göre büyüme oranımız yüzde 1,8. Çin aynı şekilde yüzde 1,8. Bakın dikkatinizi çekiyorum. ABD'nin 2012 ikinci çeyrekte büyüme oranı binde 4. Onlar nerde biz nerdeyiz. İngiltere binde eksi 5. AB binde eksi 2. 27 ülke olarak ele aldığınız zaman eksi 1. OECD ülkelerinin ortalama büyümesine baktığımız zaman sadece binde iki. Bizim ise tekrar ediyorum büyüme oranımız hamdolsun 1,8. Yani Türkiye 2012 yılının ikinci çeyreğinde de tüm dünyadan farklı bir seyir izledi. Olumlu bir seyir izledi. Başarılı bir performans sergiledi. Tüketim harcamalarında, kamu özel sektör yatırımlarında, turizm gelirlerinde Türkiye küresel finans krizine rağmen olumlu bir seyir izlemeye devam ediyor."

Merkez Bankası rezervlerinin 2002 yılında 27 milyar dolar iken bu rakamın şu anda 107,5 milyar dolar olduğuna dikkati çeken Başbakan Erdoğan, "Ben hayal konuşmuyorum. Ben şu anda ortaya matematik rakamları koyuyorum. Ekonominin grafiğini ortaya koyuyorum. 27 milyar dolar nere, 107,5 milyar dolar nere. Nerdeyse yüzde 400. Böyle bir noktadayız" dedi.

[PAGE]

Türkiye'nin IMF'ye olan borcunun göreve geldiklerinde 23,5 milyar dolar olduğunu ifade eden Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"IMF'ye saldıranlar, IMF'ye vuranlar, hakaret edenler, 'IMF şöyledir, böyledir' diyenler borçlandılar, bize borç yükünü bıraktılar. Ödedik, ödedik, ödedik. Şu anda bizim IMF'ye borcumuz 1,3 milyar dolar ve biz artık IMF ile stand-by anlaşması, görüşme yapmıyoruz. Artık biz kendi imkanlarımızla gücümüzle yola devam ediyoruz. Bir kalemde bunu öderiz, o problem değil. Önümüzdeki nisan ayına kadar çok düşük bir faiz olduğu için bu şekilde ödeyerek süreci devam ettiriyoruz, böyle bir sürecin içindeyiz.

Burada bir şey hatırlatacağım. Türkiye artık dünyada 'alan el' olmaktan çıkmıştır. Türkiye artık dünyada 'veren el' olma durumuna gelmiştir. 2002'lerde "acaba birileri bize ne verecek" diye beklerken biz şu anda en az gelişmiş ülkelere yılda 1,6 milyar dolar yardımda bulunuyoruz. Yani bizim elimiz Somali'ye uzanırken, bizim elimiz Arakan'a, Srilanka'ya ulaşırken bu sizlerin bize kazandırdığı güçten oluyor. Bu milletin gücünden geliyor ve bir de tabii tarihten aldığımız o güçten geliyor. Hani diyor ya şair 'Bir zamanlar biz de millet, hem nasıl milletmişiz, gelmişiz dünyaya milliyet nedir öğretmişiz.' Biz böyle bir milletiz. Onun için 75 milyonun gerçekten bu geldiğimiz noktada çok büyük payı var. Ancak iş adamlarımız, özellikle de kriz dönemlerinde yatırım yapma cesaretini gösteren iş adamlarımız bu büyük başarının en büyük pay sahipleridirler, en önemli aktörleridir. Küresel finans krizine, Suriye'deki yaşanan olumsuzluklara rağmen ekonomimizi büyütmeye istikrar ve güven içinde hedeflerimize ilerlemeyi sürdürüyoruz."

Başbakan Erdoğan, konuşmasını, "Gerek Hakkari'de, gerek Bingöl'de şehit olan askerlerimize, polisimize, silahlı kuvvetlerimize ve emniyet teşkilatımıza, Allahtan ailelerine Allah'tan sabırlar diliyorum ve terörle olan bu mücadelemizin de yılmadan, usanmadan sonuna kadar devam edeceğini tekrar alışılmış bir ifadedir diye kullananlar var. Evet bunlar tekrardır ama o tekrar mermeri bile delecektir. Bunun böyle bilinmesini istiyorum" diyerek bitirdi.

Beraberindekilerle birlikte Abalıoğlu Lezita Et Entegre Tesisi'nin açılış kurdelesini kesen Başbakan Erdoğan, işletmeyi gezdi.

Erdoğan Manisa'da da muhalefete yüklenmeye devam etti

[PAGE]

Erdoğan Manisa'da da muhalefete yüklenmeye devam etti

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Birileri laf üretir, biz ise iş üretiriz. Farkımız bu. Anamuhalefete bakın. Laftan başka, hakaretten başka bir şey duyabiliyor musunuz? Duyamazsınız. Bunların meşrebi bu, mizacı bu" dedi.

Başbakan Erdoğan, arasında Turgutlu Devlet Hastanesi'nin de yer aldığı toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, birçok önemli yatırımın açılışını gerçekleştirdiklerini belirterek bunda emeği geçenlere teşekkür etti.

Denizli ve İzmir'deki açılışların ardından Manisa'nın Turgutlu ilçesine geçtiğini belirten Başbakan Erdoğan, 344 yatak kapasitesine sahip Turgutlu Devlet Hastanesi'nin bin 200 gün olarak planlanan yapımının, 800 günde tamamlandığını söyledi. Hastanenin kendi enerjisini trijenerasyon sistemi ile ürettiğini kaydeden Erdoğan, TOKİ tarafından inşa edilen hastanenin modern ameliyathane ve seminer salonları bulunduğunu belirtti.

27 Mayıs darbesi

[PAGE]

27 Mayıs darbesi

Sağlık Bakanlığı ve TOKİ'nin ülkeye çok değerli eserler kazandırdığını dile getiren Erdoğan şöyle konuştu:
"Burada bir şey söylemem lazım. Birileri laf üretir, biz ise iş üretiriz. Farkımız bu. Anamuhalefete bakın. Laftan başka, hakaretten başka bir şey duyabiliyor musunuz? Duyamazsınız. Bunların meşrebi bu, mizacı bu. Fakat biz diyoruz ki: Durmak yok yola devam. Çünkü bizim millete verilmiş sözümüz var. Biz Türkiye'yi muasır medeniyetler seviyesi üzerine çıkarmakta kararlıyız. Biz bu milletin efendisi değil hizmetkarıyız. Bizim farkımız bu."

Demokrasi tarihine kazınan "kara bir lekeden" söz etmek istediğini dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bundan 51 yıl önce Ege bölgesinin bir efesi, Türkiye'nin de sevgilisi merhum Adnan Menderes ve arkadaşları idam edildi. Kendisini rahmetle, minnetle yad ediyoruz. Merhum Adnan Menderes, CHP zulmü altında inleyen milletin umudu olmuş, iktidara gelmiştir. Türkiye'nin özlediği, özlemini çektiği hizmetleri milletle buluşturarak, aziz milletin gözünde sarsılmaz bir yer edinmiştir. Demokratik yollarla demokratik ve centilmence rekabetle yenemeyeceklerini anlayanlar 27 Mayıs darbesini yaptılar ve milletin sevgilisini idam ettiler. Burada şunu gönül rahatlığı içinde söylemek istiyorum. 27 Mayıs müdahalesi, milletin nazarında hüküm giymiş, milletin mahşeri vicdanında mahkum edilmiştir. Aynı şekilde 12 Eylül ve 28 Şubat müdahalelerini de yapanlar, milletin mahşeri vicdanında mahkum edilmiştir. Bugün 12 Eylül ve 28 Şubat dönemlerini de tek tek aydınlatarak, onları sorgulayarak, o karanlık dönemi hukuk önüne çıkararak, hukuk önünde hesap soruyorsunuz. Millet o dönemleri sorguluyor.

Demokrasi tarihimizde ilk kez demokrasiye yönelik müdahaleler yargıya taşındı. Bir yandan müdahalenin izleri siliniyor, bir yandan bozulanları tamir ediyor, bir yandan da Türkiye o karanlık dönemleri yaşamasın diye sağlam tedbirler alıyoruz. Allah'ın izni, milletimizin ferasetiyle inşallah o dönemler tekrar geri gelmeyecek, tekrar yaşanmayacak."

Erdoğan, 2012 yılında hala 27 Mayıs'ın, 12 Eylül'ün, 28 Şubat'ın özlemini çekenlerin olduğunu vurgulayarak, "Askeri müdahalelere övgü düzen, askeri müdahalelere tıpkı o günlerdeki gibi çanak tutanlar var. Baskıları yasakları savunanlar var" ifadesini kullandı.


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Afyonkarahisar'daki patlamanın, "Sabotaj" olduğu yönündeki iddialara ilişkin, "Günlerdir sabah akşam 'sabotaj' diyor, başka bir şey demiyor. İki şey söylüyor, 'Sabotaj', 'Emekli subaylardan öğrendik' diyor. Bu ne biçim siyasettir. Bu ne çirkin siyasettir. Allah aşkına bir ülkenin anamuhalefet partisi genel başkanı bu kadar sorumsuz olabilir mi? Bir genel başkan bu kadar sulu, bu kadar kayıtsız bu kadar ciddiyetsiz olabilir mi?" dedi.
Erdoğan, Turgutlu Devlet Hastanesi'nin de aralarında bulunduğu toplu açılış töreninde, yeni eğitim öğretim döneminin reformlarla başladığını söyledi.

"Millet bunlara izin vermeyecek"

Anamuhalefet partisinin meclis komisyonlarında, Meclis Genel Kurulu'nda, kademeli eğitime, seçmeli ders uygulamasına şiddetle karşı çıktığını, şiddete başvurduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
"444 kod numarası. Bunu unutmayın. Ne demek bu? 4 4 4. Bunu unutmayın. Meclis'te kabul edilen yeni eğitim sisteminin adıdır bu. İmam hatip okullarının orta kısımları bugün faaliyete geçti. Okullarımızda Kur'an-ı Kerim, Siyer-i Nebi, Peygamberimizin hayatı seçmeli ders uygulaması yine bugün başladı. Bugün Türkiye üzerindeki baskıların, dayatmaların, yasakların bir kısmı daha ortadan kaldırılmış oldu. 28 şubat sürecinde uygulamaya konulan antidemokratik uygulamalar, bugün milletin eliyle, sizin elinizle reddedildi. Millet eliyle tarihin karanlığına gömüldü. 27 Mayıs'a, 28 Şubat'a çanak tutan, askeri müdahaleleri alkışlayan, merhum Menderes'in idamına seyirci kalan zihniyet bugün de o müdahalelerin kalıntılarına var gücüyle sahip çıkıyor. Kim bu? Ana muhalefet. Kim bu? CHP.
Bugün de gerek genel başkan, gerek arkadaşları 28 Şubat ürünü olan yasakların devamı için ellerinden geleni yapmaya devam ediyorlar. Allah'ın izniyle millet bunlara izin vermeyecek. Adnan Menderes'i idam eden zihniyete bu millet bir daha izin vermeyecek. Millet olarak prim vermeyecek. Adnan Menderes'i idam eden zihniyete inanıyorum ki bu millet bir daha fırsat vermeyecek."

Afyonkarahisar'daki patlama

Afyonkarahisar'da 5 Eylül'de "Çok feci" bir olay yaşandığını dile getiren Erdoğan, 25 askerin şehit olduğunu anımsattı.

Erdoğan, şöyle konuştu:
"Oradaki patlama en küçük ayrıntısına kadar incelendi. Adli ve idari soruşturmalar başlatıldı. Oradaki bazı subaylar görevlerinden alındı. Olayın tüm detayları kamuoyuna açıklandı. Olayla ilgili olarak kamuoyundan hiçbir detay gizlenmedi, saklanmadı. Savcılık açıklamasını yaptı. Çok enteresan bir şekilde anamuhalefet partisinin genel başkanı çıktı, bu olayın yüzde 99 oranında sabotaj olduğunu iddia etti. Hatta hızını alamadı, oranı yüzde 99,5'e çıkardı. Bir haftadır gerek şahsım gerek ilgili arkadaşlarım kendisine soruyoruz, "belgen ne?" diyoruz, cevap yok. "Bilgin ne?" diyoruz, cevap yok. "Delilin ne?" diyoruz, cevap yok. Kendisini yetkililer arıyorlar, soruşturma sürecinde yardımcı olmasını istiyorlar. Sabotaj olduğu yönündeki bilgiyi nereden aldığını soruyorlar. O konuda da cevap yok. Günlerdir sabah akşam 'sabotaj' diyor başka bir şey demiyor. İki şey söylüyor, 'Sabotaj' 'Emekli subaylardan öğrendik' diyor. Bu ne biçim siyasettir. Bu ne çirkin siyasettir. Allah aşkına bir ülkenin anamuhalefet partisi genel başkanı bu kadar sorumsuz olabilir mi? Bir genel başkan bu kadar sulu, bu kadar kayıtsız bu kadar ciddiyetsiz olabilir mi?
Çıktı, 'Kayseri Belediyesi'nde yolsuzluk var' dedi. Anında Meclis Genel Kurulu'nda yalanını yüzüne çarptık. Yüzü kızarması, özür dilemesi, mahcup olması gerekirken, kendi uydurduğu yalanı haftalarca sürdürdü. Şu anda, Kayseri Belediyesi açtığı tazminat davalarını tek tek kazanıyor. Çok daha enteresan, buradan tazminata mahkum ediş süreci devam ederken sahte çekleriyle ün salmış milletvekili arkadaşını bu dönem yine milletvekili yaptı. Niye içeri girmesin."

"Anamuhalefet partisi genel başkanı aldatılmıştır"

[PAGE]

"Anamuhalefet partisi genel başkanı aldatılmıştır"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, üniversite seçme sınavıyla ilgili sahte belgeyle haftalarca kamuoyunu oyaladığını dile getiren Erdoğan, şunları söyledi:
"Belgenin sahte olduğu, aldatıldığı ortaya çıkınca özür dilemek, mahcup olmak bir yana pişkince bu iftirayı devam ettirdi. Haftalarca sınava girecek öğrencilerin huzurunu kaçırmaya çalıştı. Şu anda da aynısını yapıyor. Çok ilginç. Afyonkarahisar'daki patlamayla ilgili açıklama yaptı, şimdi geri dönmüyor. Yüzü kızarmıyor, mahcup olmuyor. Bu yalanı hala devam ettiriyor. 'Yanlış yaptım' demek bir erdemdir. Hatadan dönmek yüzün kızarması, mahcup olmak da bir erdemdir.

Maalesef anamuhalefet partisinin genel başkanı bütün bunlardan yoksundur. 25 Mehmedimizin şehadetini böyle siyasi bir fırsatçılığa, böyle şahsi bir meseleye dönüştürmek ayıptır. Tıpkı Kayseri meselesinde, tıpkı ÖSYM meselesinde olduğu gibi Afyonkarahisar'daki patlamayla ilgili olarak da anamuhalefet partisi genel başkanı karavana atmış, yanıltılmış, aldatılmıştır. Bir an önce yanıldığını anlamasını, artık kamuoyunu böyle bir hassas konuda, şehitlerimizin ruhuna muazzep edecek konuda daha fazla rahatsız etmemesini temenni ediyorum."

Başbakan Erdoğan, hükümet olarak boş geçirecek tek bir saniyelerinin bile olmadığını, iş, hizmet ürettiklerini ifade ederek, "Biz yalanların peşine takılıp haftalarca oyalananlardan değiliz" dedi.
Erdoğan, geçen hafta Azerbaycan, Ukrayna ve Bosna Hersek'e gittiklerini, hafta sonunda BM Genel Kurulu'na hitap edeceğini kaydetti.

Sağlık Bakanı Akdağ

Sağlık Bakanı Recep Akdağ ise daha önce hastane kapısında bekleyen vatandaşların AK Parti'nin sunduğu hizmetler sayesinde daha kolay hizmet alabildiklerini belirterek, "Bugün sizlere sunduğumuz hizmetler yarın daha da gelişerek devam edecek" diye konuştu.

Bakan Akdağ, "Bugün sizlere sunduğumuz hizmetler daha da gelişerek devam edecek. Dün böyle değildi, bugün şükürler olsun bu kalitede hizmetler alıyorsunuz. Yarın böyle olmayacak, daha da iyi hizmetler alacaksınız Allah'ın izniyle. Bizler için sizlere hizmet etmek, sizin hizmetinizde bulunmak en büyük şereftir. Bunu kendimize en büyük nimet olarak görüyoruz" diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve beraberindekiler, daha sonra 344 yataklı Turgutlu Devlet Hastanesi, Sedat Özcan Öğrenci Yurdu ve bir kuru üzüm işletme tesisisin toplu açılışını kurdele keserek gerçekleştirdi.

Erdoğan ve beraberindekiler Turgutlu Devlet Hastanesi'ni de gezdi.