Helikopter kazası TBMM'de
AK Parti CHP be MHP milletvekilleri'nin verdiği araştırma önergelerinin birleştirilerek görüşülmesine başlandı.
ANKARA - İçişleri Bakanı Beşir Atalay, BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun da içinde bulunduğu helikopter kazasıyla ilgili arama kurtarma anlamında, akla gelebilecek tüm imkanların sonuna kadar kullanıldığını belirterek, bu konuda tereddüt doğuracak hiçbir husus bulunmadığını söyledi.
TBMM Genel Kurulunda, BBP Genel Başkanı ve Sivas Milletvekili Muhsin Yazıcıoğlu'nun da içinde bulunduğu helikopterin düşmesiyle ilgili olarak AK Parti, CHP ve MHP milletvekilleri tarafından verilen araştırma önergelerinin birleştirilerek görüşülmesine başlandı.
Önerge üzerinde Hükümet adına ilk konuşmayı yapan İçişleri Bakanı Atalay, üzücü bir kaza yaşandığını belirterek, "Ülke olarak 7'den 77'ye hepimiz sarsıldık. Kazadan günümüze kadar kaynağı ve dayanağı belirsiz yüzlerce yorum ve değerlendirme yapıldı. Herkesten istirham ediyorum biraz sakin ve mantıklı olalım. Bu işin cenazelerin kaldırılmasıyla bitmediğini biliyoruz. Olayın tüm boyutlarıyla aydınlatılması devletin boynunun borcudur. Hükümetimiz konunun üzerindedir" dedi.
Konunun TBMM'de araştırılmasını talep ederken, "böyle olaylar olmasın, daha az olsun, olursa en az zararla olsun ve kolay telafi edilsin" amacında olduklarını ifade eden Atalay, yapılacak ortak çalışmada konunun tüm boyutlarıyla ele alınacağını ve gelecek için faydalanılacak önlemlerin çıkarılacağını bildirdi.
Atalay, konunun aynı zamanda adli bir olay olduğunu, bu boyutunun da unutulmaması gereğine işaret ederek, adli merciler tarafından gerekli tahkikatlar yürütüldüğünü vurguladı. Olayın, üç boyutta ele almak gerektiğine inancını dile getiren Atalay, şöyle konuştu:
"Birincisi, bahse konu helikopterin kiralanması, teknik donanımının yeterliliği, uçuş için gerekli hava şartlarının elverişliliği, uçuş güzergahı gibi, kazanının meydana geldiği ana kadar bir süreçtir. Bu süreç, sivil havacılık kuralları açısından ele alınarak, teknik birimlerce değerlendirilmektedir. Kazanın tüm iddiaları karşılayacak şekilde aydınlatması, bu kapsamda ele alınacak konular arasındadır. Çalışmaların sonuçlarını hep birlikte bekleyeceğiz.
İkinci süreç, kazanın yetkili birimlerince haber alınmasından, kazazedelerin bulunarak alınması ve ailelerine teslim edilmesine kadar ki süreçtir. Bu sürecin arama kurtarma aşaması, bakanlığımı doğrudan ilgilendirmektedir. Bu nedenle, arama kurtarma çalışmaları, kazadan haber edinildiği andan itibaren bilgim ve takibim altında olmuştur. Şu kadarını ifade edeyim; mevcut imkanlar çerçevesinde arama kurtarma çalışmaları anlamında azami gayret gösterilmiş, hiçbir ayrıntı atlanmamıştır.
Üçüncü süreç ise kaza enkazına ulaşıldığı andan itibaren, kaza kırım ekiplerinin sağlıklı çalışması, tüm delillerin toplanması ve raporlanması sürecidir. Bununla ilgili tüm taraflar çalışmalarını sürdürmektedir. BBP tarafından da bazı girişimlerde bulunulduğunu biliyoruz."
"Tüm imkanlar seferber edildi"
Arama kurtarma çalışmalarıyla ilgili bilgi veren Atalay, kazanın, 25 Mart Çarşamba günü 15.46 civarında helikopterde bulunan Gazeteci İsmail Güneş'in 112 Acil Servisi aramasıyla kazadan haberdar olunduğunu anlattı. İlgili tüm kurum ve kuruluşların en üst seviyede teyakkuza geçirildiğini ve tüm imkanların seferber edildiğini belirten Atalay, şöyle devam etti:
"Yer tespiti çalışmalarına ivedi olarak başlandı. Olayın duyulmasıyla hem havadan hem karadan, kar yağışı ve düşük görüş mesafesine rağmen hemen başlanmış ve hiç ara verilmeden devam edilmiştir. Herkes büyük özveriyle, zor iklim şartlarına rağmen en iyisi yapmaya çalışmıştır, hiçbir ayrıntı kaçırılmamıştır. Arama çalışmaları, cep telefonundan alınan sinyaller doğrultusunda harita üzerinde belirlenen 25-30 kilometrelik alanda sürdürülmesi zarureti ortaya çıkmıştır. Nokta yer tespiti yapılabilmesi mümkün olmamıştır. Bunun aksine yapılan haber ve yorumlar gerçeği yansıtmamaktadır. Kaza yeri bilindiği halde başka yerde arama yapıldığını söylemek,insaf ve izanla bağdaşır bir durum değildir. Mevcut imkanlar en iyi şekilde kullanılarak olumsuz hava koşullarına rağmen arama kurtarma çalışmaları yürütülmüştür. Eleştiri yapanların, bölgenin arazi yapısı ve iklim durumundan habersiz oldukları anlaşılmaktadır. Görüş mesafesini olumsuz etkileyen sis engeli olmasaydı kaza mahalline çok daha kolay ulaşılması mümkün olabilecekti."
"Olayın düşme olduğu anlaşiılıyor"
Atalay, talihsiz bir olay yaşandığını ve acı sonuçları olduğunu belirterek, olayla ilgili teknik incelemelerin ilgililer tarafından yapılmakta olduğunu, teknik bilirkişilerin yapacağı tespitleri beklemeden yorum ve değerlendirme yapılmasını doğru bulmadığını söyledi. Atalay, "Olayın düşme olduğu anlaşılıyor. Seçim ortamında mitinglerin iptal edilmesi ve bu acının ortak paylaşılması, milletimizin asaletinin güzel bir ifadesi olmuştur" diye konuştu.
BBP yöneticilerinin konuyu yanlış girişimlere sevk etmek isteyenlere prim vermediğini kaydeden Atalay, kendilerine teşekkür etti. Bundan sonra gerekli inceleme ve araştırmalar tamamlanıncaya kadar aynı hassasiyetin gösterileceğine inancını ifade eden Atalay, "Olayla ilgili arama kurtarma anlamında, akla gelebilecek tüm imkanlar sonuna kadar kullanılmıştır. Bu konuda tereddüt doğuracak hiçbir husus bulunmamaktadır" dedi.
"Arama kurtarma çalışmaları uluslararası standardlara getirilmeli"
MHP Adana Milletvekili Kürşat Atılgan, arama-kurtarma çalışmalarının uluslararası standartlara getirilmemesi halinde Türk hava sahasının güvenilir olmaktan çıkacağını söyledi.
TBMM Genel Kurulunda, BBP Genel Başkanı ve Sivas Milletvekili Muhsin Yazıcıoğlu'nun da içinde bulunduğu helikopterin düşmesiyle ilgili olarak araştırma önergesi üzerinde konuşan Atılgan, son yıllarda Türk hava havacılığında kaza sayısının artmasının manidar olduğunu belirterek, bunun nedenlerinin iyi araştırılması gerektiğini ifade etti.
Havacılıkta kazaların geçmişte olduğunu, gelecekte de olacağını kaydeden Atılgan, kazaların tamamen önlenemeyeceğini ancak sıfıra yaklaştırılmasının mümkün olduğunu belirtti.
Helikopter kazasının ardından başlatılan çalışmalara değinen Atılgan, arama kurtarma faaliyetlerinde asıl sorumluluğun İçişleri Bakanlığı değil, Ulaştırma Bakanlığı olduğunu söyledi.
Türkiye'de 2001 yılında yürürlüğe giren Türk Arama Kurtarma Yönetmeliği'nin dünya standartlarında, açık ve detaylı bir yönetmelik olduğunu ifade eden Atılgan, "Ancak bu yönetmeliğin uygulanması için hiçbir şey yapılmamış. Uluslararası havacılıkta arama kurtarma faaliyetleri dikkatle takip ediliyor. Biz arama kurtarma faaliyetlerini uluslararası standartlara getirmezsek Türk hava sahası güvenilir olmaktan çıkar" diye konuştu.
"Burada kimse yargılanmıyor"
Önerge sahibi olarak konuşan CHP Uşak Milletvekili Osman Coşkunoğlu da İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın kazayla ilgili konuşmasını yöntem olarak doğru bulmadığını belirterek, "Adeta bir savunma içine girdi. 'En iyisini yaptık, eleştiriler haksızdır' demek yanlış olur. Çünkü kimse bu konu üzerinden rant elde etme anlayışında değildir. Burada kimse yargılanmıyor" dedi.
Coşkunoğlu, helikopterde, sinyal gönderen ELT cihazı, konuşulmasa bile sürekli sinyal gönderen cep telefonları ve yön bulmaya yarayan GPS bulunduğuna işaret ederek, "Pilotun gideceği rotayla ilgili olarak hava raporunu alma şansı yok. Uçaklardaki gibi, helikopterler için bir uçuş rotası yerden regüle edilmemektedir. Batı ülkelerinde bulunan bu sistemin Türkiye'de olmaması büyük eksikliktir" diye konuştu.
Konum tespit sistemiyle ilgili teknolojik eksiklik olduğu yönünde kuşkuları bulunduğunu anlatan Coşkunoğlu, olayla ilgili bilgi kirliliği yaşandığını, kriz merkezinin bunu önlemesi gerektiğini savundu. İçişleri Bakanı Atalay'ın bir heyetle bölgeye gitmesini eleştiren Osman Coşkunoğlu, bu durumun "ortalığı karıştırdığını" ileri sürdü.
Kurulacak komisyonunun eksikliklerin tespit edilmesi ve gelecekte benzeri olayların yaşanmaması için alınacak önlemlerin belirlenmesine katkısı olacağına işaret eden Coşkunoğlu, bu çalışmaların ulusal güvenlik açısından önemli olduğunu söyledi.