Hisse yağmasına 10 yıl hapis

 

 

İZMİR  - İzmir'de, otomotiv servisi sahibini tehdit ederek 225 bin lirası ile şirket hisselerini yağmaladıkları suçlamasıyla yargılanan 4 sanık, 10'ar yıl hapis cezasına çarptırıldı.

İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki karar duruşmasına, "çıkar amaçlı organize suç örgütü kurmak ve üye olmak", "silahlı tehdit", "yağma", "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma" gibi suçlardan yargılanan sanıkların avukatları ile müşteki Adnan Babat ve avukatı katıldı.

Müşteki Adnan Babat, son sözünün sorulması üzerine, sanıkların en ağır cezayla cezalandırılmasını istediğini söyledi.

Sanık Nihat Yalvaç'ın avukatı Polat Özen, müvekkilinin üzerine atılı suçları işlediğine dair yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığını, meydana gelen olayların aradaki hukuki ilişkiden kaynaklandığı göz önüne alınarak sadece tehdit suçundan hüküm kurulmasını talep ettiklerini kaydetti.

Sanık Fuat Yalvaç'ın avukatı Kağan Kadıoğlu, müvekkilinin yağma suçunu işlediğine dair cezalandırmaya yeterli delil olmadığını, iddianamede başkasının alacağını tahsili amacıyla atılı suçu işlediğinin iddia edildiğini, ancak müvekkillinin kendi alacağı için uğraştığını, cebir ve şiddet eylemlerinin işlenmediğini, sanık hakkında yalnızca tehdit suçundan ceza verilebileceğini belirtti.

Diğer sanıkların avukatları da müvekkillerinin beraatlerini talep etti.

Mahkeme heyeti, sanıklar Fuat Yalvaç, Fırat Yalvaç, Nihat Yalvaç ve Ahmet Akmermer'in, müşteki Adnan Babat'ın 225 bin lirasına, araçlarına ve işyerine el koymak suretiyle işledikleri "yağma" suçundan, önce 12'şer yıl hapis cezasına çarptırdı, ardından takdiri indirim uygulayarak 10'ar yıl hapis cezası verdi.

Sanık Fuat Yalvaç'ın suç örgütü kurmaktan, Fırat Yalvaç, Soner Yalvaç, Ahmet Akmermer, Mehmet Akmermer, Bekir Akmermer'in suç örgütüne üye olmaktan, Ahmet Karakaya'nın da suç örgütüne yardım etmekten cezalandırılmalarına dair kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı için beraatlerine karar veren mahkeme heyeti, sanık A.K'nın suç tarihi itibariyle 18 yaşını doldurmadığı gerekçesiyle dosyadan tefrik edilmesine karar verdi.

Mahkeme heyeti, sanıklar hakkında resmi belge düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak suçundan açılan kamu davasının düşürülmesine, Fuat Yalvaç, Fırat Yalvaç, Nihat Yalvaç ve Ahmet Akmermer'in müşteki Adnan Babat'a karşı "hürriyeti tahdit" suçu nedeniyle Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.

 

Olay

 

İzmir Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü Mali Büro Amirliği ekiplerinin 15 Mayıs 2007'de akaryakıt kaçakçılığına yönelik düzenlediği operasyonda ele geçirilen kaçak akaryakıt yüklü tanker, operasyon dönüşünde Belkahve rampasında uçuruma yuvarlanmış, operasyonu yürüten ve kazada tankerde bulunan Başkomiser Erdal Akbolat hayatını kaybetmiş, tanker şoförü yaralanmıştı.

Bu operasyonla bağlantılı olarak 2008 yılının Aralık ayında yeni bir operasyon düzenlenmiş, Fuat Yalvaç'ın da aralarında bulunduğu 10 kişi gözaltına alınmıştı.

Adnan Babat, Fuat Yalvaç'ın gözaltına alınmasının ardından polise giderek, Yalvaç'ın ve organize suç örgütü üyelerinin kendisini silahla tehdit ederek 225 bin lirasıyla yetkili servisi olduğu otomotiv firmasının hisselerinin yüzde 50'sini devraldıklarını, kendisine ait 3 otomobil ile 2 kamyoneti sahte belgelerle üzerlerine geçirdiklerini iddia etmişti.

Fuat Yalvaç'ın da aralarında bulunduğu 44 kişi hakkında Jet A-1 yakıtı kaçakçılığı suçlamasıyla İzmir 12. Asliye Ceza Mahkemesinde dava açılmıştı.

Adnan Babat'ın şikayetine ilişkin ise özel yetkili Cumhuriyet Savcısı Burhan Yıldız, 11 ay süren soruşturma sonucunda, Yalvaç ile 8 sanık hakkında, "Çıkar amaçlı organize suç örgütü kurmak ve üye olmak", "silahlı tehdit", "yağma", "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma" gibi suçlardan dava açmıştı.