HSYK Başkanvekili'ne protesto

HSYK Başkanvekili Kadir Özbek, bir grup avukat tarafından protesto edildi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
İSTANBUL - Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başkanvekili Kadir Özbek, bir grup avukat tarafından protesto edildi.
İstanbul Barosunun 132. kuruluş yıl dönümü ve Avukatlar Günü dolayısıyla İstanbul Üniversitesi (İÜ) Fen Fakültesi Ord. Prof. Dr. Cemil Bilsel Konferans Salonu'nda tören düzenlendi.
İstanbul Barosu Başkanı Muammer Aydın, 6 yıldır verdikleri "Mahmut Esat Bozkurt Hukuk Ödülü"nü tören sırasında HSYK Başkanvekili Kadir Özbek'e takdim etti.
İstanbul Barosu Başkanı Aydın'ın HSYK Başkanvekili Özbek'e plaketini sunduğu sırada salonda bulunan bir grup avukat üzerinde "Silivri'den önce biz", "Önce avukata saygı" ve "Baro kimin" yazılı pankartlar açtı.
Salonda bulunan diğer avukatlar ise protestocu gruba tepki gösterdi ve avukatlar arasında bir süre tartışma yaşandı. Protestocu avukatlar, daha sonra salonun dışına çıkarak, fakülte bahçesinde basın açıklaması yaptı.
Oysa biz savunma yapıyorduk
Törende konuşan Özbek, HSYK'nın seçimle gelen 19 üyesinin de ödülü olduğunu ifade ederek şöyle konuştu: 
"Zaman zaman hak etmediğimiz biçimde kişisel nitelikte sayılabilecek saldırılara ve hakaretlere uğradık. Bunların hepsini izlememiş olabilirsiniz ancak bize '5 kişicik' diyenlerin televizyon ekranlarında alkışlandığını gördük. Oysaki biz '5 kişicik' değildik, biz 12 bin hakim ve savcıyız. Türk yargısının çağdaş çizgisinin değiştirilmek istendiği, Cumhuriyetimizin temel ilkeleriyle oynandığı günümüzde HSYK olarak yargı ve Cumhuriyet'in korunması adına herkesin bulunduğu noktada üzerine düşeni azami biçimde yapması bilinciyle bizler de üzerimize düşeni yapacağız. Bize güvenebilirsiniz."
HSYK Başkanvekili Özbek, zaman zaman siyaset yapmakla suçlandıklarını ifade ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü: 
"Hem döveceksiniz hem bağıracaksınız. Oysa biz savunma yapıyorduk. Hukuk devletinde yargı bağımsızlığının ortadan kaldırılmasına yönelik yapabileceğimiz şeyleri imkanımız olduğu ölçüde kamuoyuyla paylaşmaya çalışıyoruz. Bu noktadan itibaren ben fazla ümitsiz değilim. Öncelikle TBMM'deki aklıselim milletvekillerimize güveniyorum. Eğer bu beklediğimiz sonuç gerçekleşmeyecekse güveneceğimiz bir yer kalıyor, halkımız... Ben halkımızın arif olduğunu, sezebileceğini, erdemli olduğunu, bilebileceğini, aklıselim sahibi olduğunu, sorgulayabileceğini düşünüyorum. Çünkü halkımız ordusunu sevdiği kadar yargısını da sevmektedir." 
Bu konularda ilginizi çekebilir