İnternette Gül'ün dediği oldu

İnternet düzenlemesini de içeren 'Torba Teklif' Genel Kurul'da kabul edildi. Böylece, Cumhurbaşkanı Gül'ün hakkında "Bir iki sıkıntılı konu var" dediği maddeler değişmiş oldu

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - İnternet düzenlemesinde TİB Başkanlığı'na yeni yetkiler verilmesini de içeren "Torba Kanun" teklifi, TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilerek yasalaştı. Genel Kurul'da Torba Yasa görüşülürken, görüşmelerde ses kaydı gerginliği yaşandı.

TBMM'de CHP İstanbul Milletvekili Müslim Sarı'nın önerge üzerinde yaptığı konuşmada, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen ses kaydına ve 17 Aralık soruşturmasına yönelik sözleri Ak Parti'li milletvekillerinin tepkisine neden oldu. Sarı'nın AK Parti'li milletvekillerine yönelik, "Ya hırsızlıktan yana olacaksınız ya da karşısında olacaksınız. Son olaylardan sonra başka hiçbir seçeneğiniz kalmamıştır" sözleri üzerine ise bazı iktidar milletvekilleri Sarı'ya yerlerinden laf attılar.

Sarı'nın konuşmasını bitirmesinin ardından ise AK Parti milletvekilleri TBMM Başkanvekili Mumcu'ya, Sarı'nın konuşmasındaki ifadeleri için uyarıda bulunmadığı gerekçesiyle tepki gösterdiler. Sataşma nedeniyle söz almak üzere ayağa kalkan AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal ise Mumcu'ya tepki gösteren grubundaki milletvekillerini sakinleştirmeye çalıştı.

Milletvekillerine, "Dinlemekle yükümlüsünüz cevap verecek olan kalkar cevabını verir. Böyle bir üslup yok. Çok saygısızca bir üslup" karşılığını veren Mumcu, oturuma 10 dakika ara verdi.

Ara sırasında AK Parti'li milletvekilleri Sarı'ya tepkilerini sürdürmeleri üzerine bazı iktidar ve muhalefet milletvekilleri birbirlerinin üzerine yürüdü. Bu milletvekillerini araya giren arkadaşları durdurdu. Karşılıklı laf atmalar ve birbirlerine bağırmalar bu sırada da devam etti. CHP'li Mehmet Haberal ve Aytuğ Atıcı, Sarı'yı Genel Kurul salonundan dışarı çıkarmaya yöneldiği sırada Başkanvekili Ayşe Nur Bahçe Kapılı da yanlarına gelerek Sarı'yı dışarı çıkarmaları ricasında bulundu.

Bir süre daha milletvekili sıralarında oturan Sarı, daha sonra salondan ayrıldı.

"Meşruiyetin kaynağı sokaklarda aranmaz"

Aranın ardından AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, sataşma nedeniyle söz aldı.

"Siyasetin tek limanı vardır o da ahlaktır" diyen Ünal, siyasetin bir hukuku, haysiyeti, onuru olduğuna işaret etti. Siyasetin meşruiyetinin demokratik, hukuki zeminde kalmaktan geçtiğini, bunun da bir ahlak gerektirdiğini ifade eden Ünal, şöyle devam etti:

"Hangi karanlık köşelerde üretildiği belli olmayan, tamamen itham, iftira ve isnattan ibaret olan bir malzeme üzerinden siyaset yapıyorsanız ve bunu hakikatmiş gibi kabul edip kendi siyasetinizi bunun üzerine inşa ediyorsanız öncelikle burada ne haysiyet ne onur ne de ahlak vardır. Eğer biz meşruiyetten bahsediyorsak meşruiyetin kaynağı sokaklarda aranmaz. Meşruiyetin kaynağı toplumsal egemenliktir, milletin sandıkta size emanet ettiği ve sizin anayasal zeminde, hukuk zemininde kalarak yasal çerçevede kalarak, Meclis'te tüzük, yasa çerçevesinde kullandığınız şeydir meşruiyet. Buraya gelip buradan 'siz meşruiyetinizi kaybettiniz, artık hükümet olarak meşru değilsiniz' demek meşruiyeti yok etmez. Ama bir şey yapar, sokağı harekete geçirir."
      
Siyasetle sonuç alamayanların sokakta meşruiyet aradığını dile getiren Ünal, "İnsanlık tarihi sokaktaki hareketin demokrasi aracılığıyla sandığa evrilmesi tarihidir. Şimdi siz bunu alıyorsunuz tekrar sokağa dökmeye çalışıyorsunuz. İşte budur ahlaklı olmayan" dedi.
      
"Kendilerine güveni olmayanlar CHP'ye fiili saldırıya teşebbüs ederler"    

CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi de söz alarak, demokratik ve hukuki bir zeminde kalmanın siyasetin en önemli kuralı olduğunu ancak Genel Kurul Salonu'nda olmanın bu kuralın hayata geçirilmesi için yeterli gelmediğini söyledi.

"Siz, çoğunluğunuza güvenerek bizim grubumuzu işgal etmeye çalışıyorsunuz. Grubumuza fiili saldırıda bulunmaya kalkıyorsunuz" diyen Hamzaçebi, "Buna engel olmaya teşebbüs etmiyorsunuz ama Barış ve Demokrasi Partisi Grubu'nun önüne gitmeye çekiniyorsunuz nedense. Acaba hangi nedenle? Bunu millete nasıl izah edeceksiniz?" değerlendirmesinde bulundu.
      
Hamzaçebi, 17 Aralık'tan bu yana hükümetin ana görevinin yolsuzluk ve rüşvet iddialarının üzerine örtmek olduğunu ileri sürerek, "Seçimlerde bunun hesabını vereceksiniz ama seçimlerden önce bunun hesabını yargıda vereceksiniz. Kendilerine güveni olmayanlar CHP'ye fiili saldırıya teşebbüs ederler. Bunlar kendinize güvensizlikten, korkudan, beceriksizlikten, liderinize karşı mahcup olmama duygusundan kaynaklanıyor" diye konuştu.

'Bir iki sıkıntı' giderildi 

Kanun, internet alanında da yeni düzenlemeler içeriyor ve TİB Başkanı'na yeni yetkiler veriyor. 

Buna göre, yeniden tanımlanan trafik bilgisi, taraflara ilişkin IP adresi, verilen hizmetin başlama ve bitiş zamanı, yararlanılan hizmetin türü, aktarılan veri miktarı ve varsa abonelik bilgilerini içerecek.  

TİB tarafından yalnızca mahkemelerce talep edilen trafik bilgileri istenebilecek. Trafik bilgisi ancak bir suç soruşturması veya kovuşturması kapsamında mahkemelerce talep edilmesi halinde TİB Başkanlığı tarafından içerik sağlayıcı, yer sağlayıcı veya erişim sağlayıcıdan alınarak, verilecek.  

TİB Başkanı tarafından verilen erişimin engellenmesi kararı, 24 saat içinde sulh ceza hakiminin onayına sunulacak. Hakim, onayına sunulan konuyla ilgili 48 saat içinde karar verecek. Soruşturma aşamasında verilen hakim kararı, sulh ceza mahkemeleri tarafından verilecek. Bu karar, birden fazla sulh ceza mahkemesi bulunan yerlerde, HSYK tarafından belirlenen mahkeme tarafından verilecek.

[PAGE]

Torba Kanun'ndaki diğer değişiklikler 

Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile Orman Kanunu'ndaki orman kadastro komisyonlarının kararlarına karşı itirazı düzenleyen hüküm, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği için yeni düzenlemeye gidiliyor. 

Orman kadastro komisyonlarınca alınan kararlara ilişkin tutanak ve haritalar, askı suretiyle 30 gün süreyle ilan edilecek. Bu ilan ilgililere şahsen yapılan tebliğ hükmünde olacak. Tutanak ve haritalara karşı itirazı olanlar; askı tarihinden itibaren 30 gün içinde dava açabilecek. İlan süresi geçtikten sonra, dava açılmayan kararlara ilişkin tutanak ve haritalar kesinleşecek. Orman kadastro komisyonlarınca düzenlenen tutanak ve haritalara karşı, kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak, Hazine hariç itiraz edilemeyecek ve dava açılamayacak.  

Hak sahibi gerçek ve tüzel kişiler tarafından açılacak sınırlamaya itiraz davalarında hasım Orman Genel Müdürlüğü; orman sınırları dışına çıkarma işlemlerine karşı açılacak itiraz davalarında ise hasım Hazine ve Orman Genel Müdürlüğü olacak. Orman Genel Müdürlüğü'nce açılacak davalarda hasım, hak sahibi gerçek ve tüzel kişiler olacak. 

Kadastrosu yapılıp kesinleşen devlete ait ormanlar "orman" vasfıyla, Orman Kanunu'nun 2. maddesine göre orman sınırları dışına çıkarılan yerler ise kaydında belirtme yapılarak "halihazır" vasfıyla, kesinleşme tarihleri tescil tarihi olarak gösterilmek suretiyle en geç 3 ay içinde hiçbir harç ve bedel alınmaksızın Hazine adına tapu kütüklerine kaydedilecek. 

Adrese dayalı nüfus kayıt sisteminde nüfus nakilleri kalktığı için orman köyü nüfusuna kayıtlı olan ancak başka orman köyünde oturanlar orman köylülerinin haklarından yararlanamıyordu. Kanunla, nüfusu orman köyünde olsa da başka orman köyüne yerleşen ya da en az 5 yıldır kesintisiz orman köyünde oturan muhtaçlar orman köylülerinin haklarından yararlanacak. 

Ormanlarda yol kenarı tesislere izin

Devlet ormanlarında devlet üniversiteleri için eğitim ve araştırma maksatlı tesislerle yurt yapılmasına bedelli izin verilmesinde, ağaçlandırma ve arazi izin bedeli dışında bedel alınmayacak.  

Devlet ormanlarında, erişme kontrolü uygulanan karayollarındaki ulaştırma yapıları ve müştemilatı olan hizmet tesisleri ile bakım işletme tesislerine, karayolu sınır çizgisi içinde kalmak kaydıyla izin verilecek. Devlet idareleriyle kamu kurum ve kuruluşlarınca yapılan, işletilen, işlettirilen veya yap-işlet-devret modeli esas alınarak yaptırılan ve işlettirilen bu tesislerden bedel alınmayacak. 

Demiryolu, otoyol, devlet ve il yollarıyla su isale hatlarının yapımında zorunlu olarak ortaya çıkan kazı fazlası malzemenin depolanacağı alanlara, Orman Genel Müdürlüğü'nce belirlenen yerlerden, ağaçlandırma bedeli alınarak izin verilecek.    

Yaban hayatı koruma ve geliştirme sahalarında, mülki alanı bulunan köy tüzel kişiliği, belde belediyeleri, büyükşehirlerdeki ilçe belediyeleri ile koruma hizmeti için işbirliği yapılabilecek. 

Özel avlaklar dışındaki avlakların işletilmesi maksadıyla bu avlaklarda sahası bulunan, köy tüzel kişilikleri, belde belediyeleri, büyükşehirlerdeki ilçe belediyeleri ve avcı kuruluşları ile koruma, üretim, bakım ve avcılığın düzenlenmesi karşılığı işbirliği yapılabilecek. 

Petrol Piyasası Kanunu kapsamındaki işleme lisansı sahipleri de piyasa faaliyetine konu etmemek ve münhasıran petrokimya üretiminde kullanmak kaydıyla LPG ithal edebilecek. 

Muhtelif mevzuatta Toptan Eşya Fiyat Endeksi (TEFE) ve Üretici Fiyat Endeksine (ÜFE) yapılmış olan atıflar, TÜİK'ce hesaplanan Yurt İçi Üretici Fiyat endeksine (Yİ-ÜFE), tarım sektörü TEFE ve ÜFE'ye yapılan atıflar Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi'ne yapılmış sayılacak.

Jeotermal alanlardaki yatırımda kamu yararı kurulu

Jeotermal Kaynaklar ve Doğal Mineralli Sular Kanunu'na "Kurul" tanımı ekleniyor ve kurulun hangi anlamda kullanılacağı ile görevinin hangi çerçevede olacağı konusu düzenleniyor. Buna göre, kurul; Kalkınma Bakanı'nın başkanlığında oluşturulan jeotermal kaynak ve doğal mineralli su arama ve işletme faaliyetleri ile diğer yatırımların kamu yararı açısından önceliğini ve önemini tespit edecek. 

Kurul, Kalkınma Bakanının başkanlığında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı ile diğer yatırımcı kurum ya da kuruluşun bağlı olduğu bakan ya da bakanlar ve yatırım kararına onay veren kurumun ilgili olduğu bakan olmak üzere asgari 3 bakandan oluşacak.  

Kaynak arama ve işletme ruhsatlarında, jeotermal ruhsatlar ile maden ruhsatlarının çakışması halinde, ülke ekonomisi ve kamu yararı doğrultusunda kaynağın önceliğine göre kurul tarafından kamu yararı kararı alınacak. Jeotermal kaynak ve doğal mineralli su arama ve işletme faaliyetleri ile devlet ve il yolları, otoyollar, demir yolları, havaalanı, liman, baraj, enerji tesisleri, maden petrol doğalgaz işletmeleri, su isale hatları gibi kamu yararı niteliği taşıyan yatırımların birbirlerini engellemesi, faaliyetin yapılamaz hale gelmesi durumunda jeotermal kaynak ve doğal mineralli su arama ve işletme faaliyetleri ve yatırımla ilgili karar, kurul tarafından verilecek. 

Kurul tarafından gerekli görülmesi halinde hazırlatılan rapor, danışmanlık ücretleri, yolluk, gündelik ve benzeri tüm harcamalar yatırımcı tarafından karşılanacak. Ayrıca, yatırımlar nedeniyle kurul kararı ile faaliyeti engellenen veya kısıtlanan tarafın yatırım giderleri, lehine karar verilen tarafça tazmin edilecek. 

Turizm Merkezi veya Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi dahilinde kalan yerlerde kurul tarafından alınacak olan kamu yararı kararı gereği, enerji üretimine öncelik tanınması halinde, ilgili Turizm Merkezi veya Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi veya bu alanlar için hazırlanmış onaylı imar planları yeniden düzenlenecek.

2/B arazilerini almak isteyenlere ek süre

Hazine'ye ait tarım arazilerini 31 Aralık 2011 itibarıyla en az 3 yıldır tarımsal amaçla kiralayan, kira sözleşmesi devam eden veya bu arazileri en az 3 yıldır kullanan ve kullanmaya devam ettikleri idarece belirlenenlere, bu arazileri satın almak için verilen ve 26 Nisan 2014 tarihinde dolacak başvuru ve ödeme süreleri 6'şar ay uzatılacak.  

2/B arazilerini doğrudan satın almak için öngörülen 2 yıllık başvuru süresi de 1 yıl daha uzatılacak.  

İlgili kanuna göre revize edilerek onaylanan proje alanlarında kalan taşınmazlardan idarece satılanlar, proje kapsamında değerlendirilmek üzere proje sahibi idareye devredilecek. Devirden önce söz konusu taşınmazları satın alan hak sahiplerinin ödedikleri bedel dahil her türlü bilgi ve belgeler, proje sahibi idareye işlet tesis etmesi amacıyla devredilecek.  

Proje alanında kalan ve Maliye Bakanlığı'nca proje sahibi idareye devredilecek taşınmazların bedeli, bakanlıkça devrin uygun görüldüğü yıla ait emlak vergi değeri üzerinden tahsil edilecek.  

Belediye Gelirleri Kanunu'nda yer alan ilan ve reklam vergisi, biletle girilmesi zorunlu olmayan eğlence yerlerinden alınacak miktarlar, işgal harcı, tatil günleri için alınacak çalışma ruhsatı harcı, kayıt ve suret harçları, imarla ilgili harçlar ile iş yeri açma izni harcının tarifelerini, semtler arasındaki sosyal ve ekonomik farklılıkları göz önünde tutarak, belediye meclislerinin önerisi, İçişleri Bakanlığı'nın görüşü ve Maliye Bakanlığı'nın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu tespit edecek. Bu tutarlar, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere yeniden değerleme oranında artırılacak. Bu miktar ve tutarlar, ilgili tarifeler için belirlenen en çok tutarı aşamayacak.  

Belediye meclislerince 2013 yılı için belirlenen bu vergi ve harç tarifeleri, Bakanlar Kurulu'nca tespit edilecek karar yürürlüğe girinceye kadar uygulanmaya devam edilecek.  

Yasak fiil veya davranışlarda bulunanlar hariç olmak üzere, Türkiye genelinde faaliyet gösteren tüzel kişilerden; şube personeli, vekil, mümessil gibi yetkili temsilcilerin şahsi kusurları nedeniyle ihalelere katılmaktan yasaklananlara, tanınan bir aylık sürede ihale bedelinin 3 katı tutarında tazminatı peşin ödemeleri halinde ihaleden yasaklama kararı verilmeyecek. Bu kişiler dışında, Türkiye genelinde faaliyet gösteren tüzel kişilerden; şube personeli, vekil, mümessil gibi yetkili temsilcilerin şahsi kusurları dolayısıyla henüz yasaklama kararı verilmeyen hakkında da 3 kat tazminatı peşin ödemeleri halinde yasaklama kararı verilmeyecek.  

Kanun, 5673 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesi kapsamında bulunan geçici köy korucularına ödenecek aylığa esas gösterge rakamının yükseltilmesine imkan tanıyor. Köy korucuları arasında maaş farkına neden olan ek gösterge rakamı artırılacak ve köy korucularının maaşları eşitlenecek.

Şehir hastanelerinde sözleşme esnekliği

Şehir hastaneleri projesinde, kamu ile özel sektör arasında yapılacak sözleşmelere esneklik getiriliyor. Mücbir sebepler, olağanüstü haller veya sözleşme ve eklerinin uygulanmasını etkileyen bir durumun ortaya çıkması veya sözleşme ve eklerindeki hükümlerin ihtilaf içermesi hallerinde, sözleşme bedelini değiştirmemek kaydıyla Sağlık Bakanı onayıyla sözleşme ve eklerinde taraflarca değişiklik yapılabilecek. Bu şartlar dışında işin tamamlanamayacağının anlaşılması halinde bedel, ihalede nihai teklifin verildiği tarih esas alınarak, güncellenecek ve bakan onayıyla sözleşmede gerekli düzenleme yapılacak.  

Yapım işlerinde yatırım maliyetinde öngörülen sınırları aşan değişiklik olması halinde, değişen fizibilite raporu veya projeler ve diğer belgeler Yüksek Planlama Kurulu'na yeniden sunulacak. Yüksek Planlama Kurulu'nun yeni yetkilendirmesine istinaden sözleşme taslağında ve eklerinde gerekli tadiller yapılacak. Sözleşmenin sona erdirilmesi halinde kesin teminat mektubu iade edilecek.  

Organize sanayi bölgeleri, katılım, kalkınma ve yatırım bankaları ile organize sanayi bölgesi içinde yer alan katılımcılardan gelen talepler doğrultusunda, OSB sınırları içinde finansal kiralama yapılabilecek.

Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu kapsamında düzenlenen ürün senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançların gelir ve kurumlar vergisinden istisna edilme süresi 31 Aralık 2014'ten, 31 Aralık 2018'e uzatılıyor.  

Milli parklardan elde edilecek gelirler Orman ve Su İşleri Bakanlığı döner sermayesine gelir kaydedilecek. Bu gelirler, kanun gereği ihtiyaç duyulan mal, hizmet ve yatırımların finansmanında kullanılacak. 

Kanunla, yerleşim yeri olarak işgal edilerek mera, yaylak ve kışlak olarak kullanımı teknik açıdan mu¨mku¨n olmayan taşınmazlardan, tapuda Hazine adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere tahsis edilen, tahsis edilen kişilerce de bir kısmı u¨çu¨ncu¨ kişilere devredilen, ancak Hazine'ce ilgili belediyeler aleyhine açılan davalar sonucunda mahkemelerce doğrudan tapuda Hazine adına tesciline karar verilen taşınmazlar üzerinde, devletle vatandaş arasında ortaya çıkan hukuki ihtilafların çözümlenmesi amacıyla düzenleme yapılıyor. 

Buna göre, taşınmazlardan Hazine adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya iş yeri yapılmak üzere bedelsiz veya bedeli karşılığında tahsis edilen ancak, Hazine'ce ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucunda mera olarak sınırlandırılmasına ve mera özel siciline yazılan, fakat daha sonra meralık vasfı değiştirilerek Hazine adına tescil edilen taşınmazlar ile doğrudan Hazine adına tesciline karar verilen taşınmazlardan; halen tapuda Hazine adına kayıtlı olan taşınmazlar, yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce Hazine'ye ödenmesi kaydıyla, adlarına tahsis yapılanlara veya bunların haleflerine devredilecek. 

TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu, teklifin kabul edilmesinin ardından, birleşimi saat 14.00'te toplanmak üzere kapattı.