İş dünyasının yüzde 68'i bu yıl çalışan sayısını arttıracak

Regus'un Ticari Güven Endeksi araştırmasının sonuçlarına göre, Türkiye'deki işletme yöneticisi ya da sahiplerinin yüzde 68'i çalışan sayılarını 2013'te arttıracak. Bu istihdam artışından en çok satışçı ve pazarlamacılar yararlanacak.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 

 
İSTANBUL - Regus için 90 ülkeden 26 bini aşkın üst düzey yönetici ve şirket sahibi ile görüşülerek hazırlanan 8. Regus Ticari Güven Endeksi sonuçlarına göre; Türkiye'deki şirketlerin yüzde 90'ı 2013 yılı içerisinde çalışan sayılarını artırmayı veya sabit tutmayı planlarken, yüzde 68'i ise önümüzdeki dönemde daha fazla satış ve pazarlama çalışanı istihdam edecek. Bu olumlu tablo, Türkiye'nin Ekim 2012'den bu yana yükselen ticari güven endeksi skorunu desteklerken, Türkiye'deki şirketlerin daha kapsamlı ve cesur stratejiler izleyeceğini de gösteriyor.
 
Değişken piyasa koşulları küresel ekonomiyi olumsuz etkilemeye devam ederken, ticari güven oranları da sabit seyrediyor, ancak mevcut istihdam planları, şirketlerin büyümeye yatırım yapmak için hazır olduğunu ortaya koyuyor. Araştırmanın küresel katılımcılarının yüzde 85'i çalışan sayılarını arttırmayı veya sabit tutmayı planladıklarını bildirirken, yüzde 25'i çalışan sayılarını yüzde 5'in üzerinde arttıracaklarını söylüyor. Katılımcıların yüzde 57'si, büyüme yaşaması en muhtemel departmanın satış ve pazarlama olduğunu söyleyerek, şirketlerin yeni yetenekleri istihdam etme yoluyla ekonomik durgunluktan çıkmak ve büyümeye odaklanmak istediklerini gösteriyor. Satış ve pazarlama alanındaki istihdam planlarını yüzde 40 ile operasyon, yüzde 19 ile IT, yüzde 9 ile finans ve yüzde 5 ile insan kaynakları departmanları izliyor.
 
Önemli Bulgular ve İstatistikler
 
Küresel Regus Ticari Güven Endeksi, Ekim 2012'den bu yana 3 puanlık bir artış göstererek 114 puana yükseldi. Türkiye'deki Ticari Güven Endeksi ise altı ay öncesine göre 9 puan artarak 125 puana ulaştı. 
 
Türkiye'deki şirketlerin yüzde 61'i son on iki ay içerisinde gelirlerinin arttığını, yüzde 40'ı ise karlarının arttığını bildiriyor.
 
Türkiye'deki şirketlerin yüzde 32'si çalışan sayılarını yüzde 5'in üzerinde arttırmayı planlıyor.
 
Türkiye'den ankete katılanların yüzde 68'i şirketlerin daha fazla satış & pazarlama çalışanı istihdam edeceğini, yüzde 42'si ise operasyonel çalışan istihdam edeceğini bildiriyor.
 
Regus Türkiye Ülke Müdürü Erim Denel araştırma sonuçlarını şöyle yorumluyor:
 
"Anket sonuçları şirketlerin yalnızca istihdam arayışında olmadığını, aynı zamanda satış ve pazarlama üzerine yatırım yapmayı planladıklarını gösteriyor; bu da şirketlerin harekete geçip satışa başlamak için doğru zaman olduğunu düşündüklerini kanıtlıyor. Bu sonuçlar, önümüzdeki aylar içerisinde satış ve pazarlama profesyonellerine büyük bir talep olacağını gösteriyor. Şirketlerin alanlarındaki en iyi çalışanları nasıl istihdam edip ellerinde tutacaklarını ve böylece piyasada rekabetçi konumlarını koruyacaklarını düşünmeleri gerekiyor."
 
Büyüme ekonomilerindeki şirketler, olgun ekonomilerdeki şirketlere göre, daha fazla oranda gelir ve kar artışı bildiriyor. Büyümekte olan piyasalarda bulunan katılımcıların yüzde 58'i gelir artışı bildirirken bu oran gelişmiş ekonomilerde yüzde 44 olarak ölçülüyor. Uluslararası ticaret yapan şirketlerin yerel pazarlara odaklanan şirketlere kıyasla gelir ve kar artışı bildirmeleri daha muhtemel görünüyor. İhracat yapan şirketlerin yüzde 55'i gelir ve yüzde 48'i kar artışı bildirirken, yerel şirketlerin yüzde 45'i kar artışı yüzde 35'i ise gelir artışı bildiriyor.
Çalışan sayısını arttırmak büyümeye hazırlanan her şirket için hayati önem taşıyor. Ancak daha fazla çalışan istihdam etme planlarını ve büyüme yatırımlarını desteklemek için küçük şirketlerin uzun süre bağlayıcılığı olan kira kontratları gibi pahalı ve esnek olmayan masraflardan kaçınmaları ve hızlı piyasa değişimlerine karşı her an hazır ve esnek olmaları gerekiyor. Araştırma sonuçlarına göre, küçük ölçekli şirketlerin yüzde 28'i çalışan sayılarını yüzde 5'in üzerinde arttırmayı planlarken, bu oran büyük ölçekli şirketlerde yüzde 16 oranında seyrediyor.  Küçük ölçekli şirketler iş dünyasının önemli bir bölümünü temsil ediyor. İngiltere'deki KOBİ'ler tüm ticari kurumların yüzde 99,9'unu, özel sektör istihdamının yüzde 58,8'ini ve özel sektör cirolarının yüzde 48,8'ini temsil ederken, tüm Brezilyalı şirketlerin yüzde 99,2'i KOBİ'lerden oluşuyor. Küçük ölçekli şirketler Avrupa'daki istihdamın yüzde 66'sına karşılık gelirken, A.B.D nüfusunun dörtte biri küçük şirketler tarafından istihdam ediliyor.
Yeni yeteneklere olan istihdam talebi artarken, şirketler çalışanlarına daha esnek çalışma ve böylece daha iyi bir iş hayat dengesi elde etme olanağı sağlayarak, alanlarındaki en yetenekli çalışanları ellerinde tutmak veya dikkatlerini çekmek için çaba göstermek istiyor. Genç yetenekler işgücüne katılmaya başladıkça çalışma alışkanlıkları da farklılaşıyor. Genç çalışanlar, esneklik ve yaşam kalitesini, geleneksel düşüncelerin üzerinde konumlandırıyor. Esnek çalışma, şirketlerin de sabit ofis alanı masraflarını azaltmalarını ve çalışan verimini arttırmalarını sağlıyor. Araştırma sonuçlarının yanı sıra tüm trendler esnek çalışma uygulamalarının "olsa iyi olur"dan ziyade son derece gerekli bir istihdam modeline evrileceğini ve en iyi çalışanları istihdam etmek ve elde tutmak için önemli bir avantaj olacağını gösteriyor.