İşi tamamen sulandırmak

ANKARA - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 'MİT mensuplarının soruşturulmasını Başbakan'ın iznine bağlayan benzer düzenlemenin asker için de uygulanması talebi'ni değerlendirdi.

Kılıçdaroğlu, "Biz yapılan düzenlemeyi doğru bulmadığımızı daha önce de ifade etmiştik. Sayın Başbakan'a verilen yetkilerin doğru olmadığını ifade etmiştik. Bu yetkilerin yaygınlaştırılması zaten işi tümüyle sulandırmak anlamına gelir, doğru değildir" diye konuştu.

"AKP benzeri partiler, CHP'nin dine karşı olduğu algısını yaygınlaştırmak istediler"

Kılıçdaroğlu, bir gazeteye verdiği demeçte "'CHP dine karşı' algısı değişecek" yönündeki sözlerinin ne anlama geldiğinin sorulması üzerine ise, "Uzun yıllar AKP benzeri partiler, CHP'nin dine karşı bir parti olduğu algısını yaygınlaştırmak istediler ve bu konuda özellikle Anadolu'da yaygın bir propaganda yaptılar. Oysa hiçbir siyasal partinin, aklı başında olan hiç kimsenin dine karşı olmadığını hepimizin bilmesi lazım" dedi.

Dinin farklı bir şey olduğunu, insanların manevi dünyasına siyasetçinin girmeye hakkı ve yetkisi olmadığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Biz herkesin inancına saygı gösteren bir anlayışa sahibiz ama bunu siyasette malzeme olarak kullanmanın doğru olmadığını hatta dinen günah olduğunu bilen bir anlayışa sahibiz. Bunu ifade etmek istedim. Bu algıyı maalesef AKP ve onun genel başkanı zaman zaman dillendiriyor, bu da bizi üzüyor. Türk siyaseti açısından da, demokrasinin derinleşmesi açısından da bu tür uygulamalar, doğru değil. Biz artık 21. yüzyılda herkesin inancına, kimliğine saygı göstererek, onu insan olduğunu, onun sorunlarını çözmeye hazır bir siyasal anlayışla yola çıkmak durumundayız. Düşüncemiz bu, bunu ifade ettim" diye konuştu.

"Bozdağ benim muhatabım değil"

CHP Lideri, Kayseri Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik iddialarına ilişkin Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'ın "Kayseri halkına bir özür borcu var" sözlerinin hatırlatılması üzerine de, "Sayın Bekir Bozdağ benim muhatabım değil" dedi. Bozdağ'a bir öneride bulunmak istediğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Acaba, bir belediye çalışanının tuttuğu rüşvet defterinin ne anlama geldiğini, kendisi biliyor. Kendisinin ahlakı böyle bir defteri görmemezlikten geliyor mu? Bir insanın ahlaklı olması her şeyden önce rüşvet denen bir olaya gözlerini kapatmaması anlamına gelir. Hem buna gözlerinizi kapatacaksınız, görmeyeceksiniz sonra kalkacaksınız, bunu ortaya çıkardık diye bizi suçlayacaksınız. Doğru değil" diye konuştu.

 (ANKA)