KDV İadesi ve Risk Analizi Projesi
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "KDV İadesi ve Risk Analizi Projesi"ni anlattı
İSTANBUL - Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bakanlıkta düzenlediği basın toplantısında "KDV İadesi ve Risk Analizi Projesi"ni anlattı.
Bu modelle tedarikçilerin vergisel uyumlarının ölçüleceği ve bu mükelleflerin detaylı analizlere tabi tutulacağını belirten Şimşek, "Bu sayede iade sürecinde sahte fatura düzenleyen veya kullanan mükelleflerin hızlı bir şekilde tespit edilmesi mümkün hale gelecek" dedi.
Bakan Şimşek, KDV mevzuatına göre mükelleflerin çeşitli sebeplerle iade aldığını, iade taleplerinin büyük bir kısmının ihracattan ve indirimli orana tabi işlemlerden kaynaklandığını kaydetti.
2008 yılında yapılan KDV işlemleri iadelerinin toplam tutarının yaklaşık 13,3 milyar lira olduğunu, bu rakamın toplam KVD gelirlerinin yüzde 22'sini oluşturduğunu belirten Şimşek, 2009 yılının ilk 11 ayında ise iade tutarının yaklaşık 11,6 milyar lira olup, bu rakamın da toplam KDV gelirlerinin yüzde 22'sine denk geldiğini söyledi.
Şimşek, KDV iade tutarının bütçe içerisinde önemli bir paya sahip olduğunu, ihracattan doğan KDV iadesi talebinin ise toplam iadelerin yaklaşık yüzde 70'ine tekabül ettiğini kaydetti.
Bu nedenle vergisel ödevlerini yasalara uygun olarak yerine getiren mükelleflerinin iade taleplerinin hızlı bir şekilde yerine getirilmesine, vergi sisteminde önemli bir problem olan sahte veya yanıltıcı belge düzenlemeyi ve kullanmayı alışkanlık haline getirenlerin etkin bir şekilde tespitinin önem arz ettiğine dikkati çeken Şimşek, yeni sistemle bu konularda yaşanan sıkıntıların giderileceğini vurguladı.
"Mevcut uygulama oldukça zahmetli"
KDV iadelerindeki mevcut uygulamaya değinen Şimşek, bu sürecin oldukça zahmetli olduğunu, kırtasiyeciliğe ve bir takım bürokratik işlemlere yol açtığını söyledi.
Şimşek, mükelleflerin KDV iadesi almak için vergi dairesine kağıt ortamında veya CD ile birtakım liste ve belgeler verdiğini, vergi dairelerinin de bu belgelerle, KDV iadesine esas tutarın doğru hesaplanıp hesaplanmadığı, mal ve hizmet hareketlerinin gerçeği yansıtıp yansıtmadığı ve ihracat işlemlerinin doğrulunu kontrol ettiğini kaydetti.
Maliye Bakanı, bu kontrollerin çoğunun otomasyon sitemi üzerinde yapılan çok sayıda sorgulamalardan oluştuğunu, KDV iade talebinin büyüklüğüne bağlı olarak yapılan bu sorgulamaların sayısının ise kimi zaman yüzleri, hatta binleri bulabildiğini dile getirdi.
Çok vakit alan bu sürecin vergi dairelerinde hem çok ciddi ölçüde emek ve zaman kaybına yol açtığı hem de vergi daireleri arasında yapılan işlemler açısından ülke genelinde bir standardın oluşmasına imkan vermediğini belirten Şimşek, kontrol ve analiz işlemleri elle yapıldığı için de kimi zaman hataların oluşabildiğine işaret etti.
KDV İadesi Risk Analizi Projesi
Şimşek, "KDV İadesi ve Risk Analizi Projesi" çerçevesinde mükelleflerin KDV iadelerine esas teşkil eden belgelerin önemli bir kısmını elden kağıt ortamında veya CD ile vergi dairelerine vermeyeceklerini, bu belgeleri e-beyannamede olduğu gibi internet vergi dairesi üzerinden Gelir İdaresi Başkanlığı sistemine aktaracaklarını, böylece mükelleflerin bir takım bürokratik işlemlerle uğraşmalarına gerek kalmayacağını söyledi.
Bu modelle KDV iade taleplerinde halen vergi dairelerinde VEDOP sistemi üzerinden manuel olarak yapılan kontrol işlemlerinin hemen hemen tamamının bilgisayar teknolojisi kullanarak gerçekleştirildiğini ifade eden Şimşek, böylece vergi daireleri üzerinde KDV iadelerinden kaynaklanan ağır iş yükünün önemli ölçüde hafifletilmiş olacağını anlattı.
Bakan Şimşek, bu modelle tedarikçilerin vergisel uyumlarının ölçüleceği ve bu mükelleflerin detaylı analizlere tabi tutulacağını ifade ederek, bu sayede iade sürecinde sahte fatura düzenleyen veya kullanan mükelleflerin hızlı bir şekilde tespit edilmesinin mümkün hale geleceğini kaydetti.
Modelin kolaylıkları
Bakan Şimşek bu modelle kamuoyunda "kod sistemi" olarak bilinen, bazı illerde uygulanan ve yoğun tartışmalara neden olan uygulamaya son verileceğini bildirerek, bu modelin vergi dairelerine sağlayacağı kolaylık ve avantajları şöyle sıraladı:
"-KDV iade süreci hızlanmaktadır: Mevcut sistemde bir memur tarafından ortalama 10 günde yapılan işlemler, yeni sistemde anında yapılacak olup, vergisel ödevlerini yasalara uygun olarak yerine getiren mükellefler iadelerini en kısa sürede alabilecekler. KDV iade sürecinin hızlanması yurt dışı piyasalarda ihracatçımızın rekabet gücünü artıracak.
-İş gücü ve zaman tasarrufu sağlanacak: Yeni sistemle mükelleflerimiz iade taleplerini elektronik ortamda gönderebilecek. Vergi dairelerimizde şimdiye kadar yapmış oldukları bir çok işlemin model tarafından yapılması sonucunda, bu işe tahsis edilen personeli diğer alanlara kaydırma imkanına kavuşacak.
-Denetimde etkinlik ve verimlilik sağlanabilecek: Model herhangi bir problem tespit ettiğinde, problemi otomatik olarak vergi dairesine bildirmektedir. böylece vergi daireleri doğrudan riskli noktalar üzerine yoğunlaşacak, bu da yapılacak denetimlerin etkinliğini ve verimliliğini artıracak.
-Yurt çapında uygulama birliği oluşturulacak: Bütün KDV iade talepleri Bilgi İşlem Merkezine iletilip buradaki bilgisayar programı aracılığıyla değerlendirileceğinden iade işlemlerinde Türkiye genelinde uygulama birliği sağlanmış olacak."