Kılıçdaroğlu'ndan Dişli belgesi

Kılıçdaroğlu gazetecilere Silivri 2. Bölge Tapu Sicil Müdürü huzurunda düzenlenen 3 adet resmi senedin fotokopilerini dağıttı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

ANKARA - CHP'nin AKP Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli hakkındaki iddiaları devam ediyor. CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, iş takipçiliği karşılığı 1 milyon dolar almakla suçladığı Dişli hakkında, gazetecilere arsayla ilgili gayrimenkul satış vaadi anlaşması ve noter huzurunda düzenlenmiş 3 adet senedin fotokopisini dağıttı.

Parlamentoda basın toplantısı düzenleyen Kılıçdaroğlu, Dişli'nin, Silivri Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesinde "imar değişikliği ve banka kredisi" karşılığında 1 milyon dolar alarak iş takipçiliği yaptığına ilişkin iddialarını yineledi.

Bununla ilgili belgeyi açıkladıktan sonra Dişli'nin, "Bu belge daha önce ortağı olduğum Akademi Ofset A.Ş'nin bir bankadan kredi kullanabilmesi için Bankaya teminat olarak bloke ettirdiğim birikimlerim nedeniyle doğabilecek muhtemel risklere karşı imzalanmış bir protokoldür" dediğini ileri süren Kılıçdaroğlu, "Bu açıklama, Şaban Dişli'nin, Akademi Ofset A.Ş'ye yardım etmek için, 1 milyon dolarını bankaya bloke ettirerek, eski ortağına kredi çıkmasını sağladığı anlamına gelmektedir" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, Ticaret Sicil Gazetesi kayıtlarına göre Şaban Dişli'nin hiçbir dönem Akademi Ofset A.Ş'nin ortakları arasında yer almadığını öne sürerek, gazetecilere Silivri 2. Bölge Tapu Sicil Müdürü huzurunda düzenlenen 3 adet resmi senedin fotokopilerini dağıttı.

Bunların, "Akademi Ofset'in bankadan kredi alabilmesi için söz konusu 3 arsanın Denizbank lehine ipotek edildiğinin belgesi" olduğunu ileri süren Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Bu belgeler, toplam 2.2 milyon dolar kredi için 7 milyon 700 bin YTL teminat gösterildiğini ortaya koymaktadır. 7 milyon 700 bin YTL, Ağustos 2006'taki dolar kuru esas alındığında, 5 milyon 500 bin dolara denk gelmektedir. Yani banka, verdiği kredinin karşılığında iki katından fazla teminat almıştır. Bu belgeler, Şaban Dişli'nin imzaladığı protokolün açıkça bir rüşvet belgesi olduğunu ortaya koymaktadır.

Bu belge, halka gelince 'din-iman', kendilerine gelince 'han-hamam' söyleminin belgesidir. Yani bir ibret belgesidir. Bir utanç belgesidir."

Satış Vaadi Anlaşması

Kılıçdaroğlu, gazetecilere ayrıca 19 Eylül 2006 tarihinde, Silivri 1 No'lu Noterliğince düzenlenen "Gayrimenkul Satış Vaadi Anlaşması"nın belgelerini de dağıtacağını ifade ederek, bu anlaşmada satıcının Mehmet Karasu, alıcının ise "Tesco Kipa Kitle Pazarlama Ticaret ve Sanayi A.Ş olarak göründüğünü söyledi.

"Bu sözleşmenin özelliği, henüz satın alınmayan bir arsanın imar durumunun nasıl değiştirileceğine dair hükümler içermesidir" diyen Kılıçdaroğlu, sözleşmenin bir maddesinde "Arsada; hipermarket inşa edilmesine olanak verileceği, E-5 Karayolu üzerinden her iki yönde giriş ve çıkışın sağlanacağı, yola ait giriş-çıkış bağlantı iznini Silivri Belediyesinden ve Karayollarından alınacağı ve bu yolun 1/5000 ve 1/1500 ölçekli imar planlarına işleneceğinin" taahhüt edildiğini ileri sürdü.

Olayın kahramanı olarak nitelendirdiği Mehmet Karasu'nun kendinden emin olduğunu ve imar değişikliğiyle ilgili sözleşmedeki hükümlerin yerine getirilmemesi halinde Tesco'ya 750 bin dolar ceza ödemeyi taahhüt ettiğini savunan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Çünkü, Mehmet Karasu, arkasında 'Dişli bir iş takipçisi' olduğundan emindir. Bütün bu belgeler, 1 milyon dolarlık rüşvet belgesinin birer kanıtıdır. Sayın Başbakan, 18 Şubat 2005 tarihinde diyordu ki 'Eğer kendi atadığımız adam, bu yolsuzluğu yapıyorsa kusura bakmasınlar onun da kafasını koparırız. Milletvekili arkadaşlarımız varsa, yolumuzu ayırırız (...) Varsa belge getirirsiniz, biz arkasını kovalarız.' Sayın Başbakan, bir haftadır Genel Başkan Yardımcınız Şaban Dişli'nin rüşvet belgesini ortaya koyuyoruz. Sizden kimsenin kafasının koparılmasını istemiyoruz. Hukuku çalıştırın. Şaban Dişli'nin dokunulmazlığını kaldıracağınızı kamuoyuna açıklayın."

Topbaş'a eleştiri, Unakıtan'a 'vergi' sorusu

CHP'li Kemal Kılıçdaroğlu, konuyla ilgili açıklama yapan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ı da eleştirerek, "Bu olayda en son konuşması gereken kişi, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'tır. Çünkü, çağdaş demokrasilerde ve saydam toplumlarda 48 saatte birilerine 11 trilyonluk rant sağlayan kişi, utanır ve istifa eder" dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi İmar Komisyonu Başkan Vekili Metin Karakaş'ın aynı zamanda Silivri Belediye Başkan Yardımcısı olduğunu iddia eden Kılıçdaroğlu, "Sayın Topbaş, bir kamu hizmeti yapacaksa, bu kişinin mal varlığını kamuoyuna açıklamalıdır. Arzu ederse, Silivri'deki yurttaşlarla da görüşebilir" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'a da şu soruyu yöneltti:

"Akademi Ofset A.Ş. son 5 yılda ne kadar kurumlar vergisi ödedi? Büyük rantlara imza atan bu şirket herhalde İstanbul'un vergi şampiyonları listesinde yer almaktadır. Ama ben bu şirketin kurumlar vergisi ödediğinden şüpheliyim. Acaba Sayın Dişli, bu konuda da özel bir protokol yaptı mı?"