Kılıçdaroğlu'ndan işverenlere çağrı
Kılıçdaroğlu, "Buradan bütün işveren arkadaşlarıma sesleniyorum. Size demokrasi sözü veriyorum. Ürettiğin andan itibaren her türlü teşviği vereceğiz. Asgari ücret bin 500 TL olacak ama senin sırtına hiçbir yük gelmeyecek" dedi
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Muğla'da sağanak yağmur altında halka seslendi.
Kılıçdaroğlu, vaadleri konusunda kendisini eleştiren hükümet yetkililerine, "Bunlar benim eski maliyeci olduğumu bilmiyorlar. Vallahi onlara kurs açacağım, nasıl devlet yönetilirmiş öğreteceğim onlara" dedi.
Milas - Bodrum Havalimanı'nda partisinin Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, genel başkan yardımcıları ve milletvekili adayları tarafından karşılanan Kemal Kılıçdaroğlu, mitingin yapılacağı Muğla Eski Garaj Alanı'na geçti. CHP lideri, miting alanına geldiğinde partililerinin sevgi gösterileriyle karşılandı. "Başbakan Kılıçdaroğlu" ve "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" sloganlarıyla karşılanan Kılıçdaroğlu, partilileri selamladı. Mitingden yaklaşık 2 saat önce başlayan yağmura rağmen alanı doldruran yaklaşık 10 bin kişi içinde emekli ve kadınların çoğunlukta olması dikkati çekti. Mitinge gelenlere yağmurluk ve şemsiye dağıtıldı. Yağmura rağmen konuşmasını kısa kesmeyip, 45 dakika boyunca kalabalığa seslenen Kılıçdaroğlu, görevlilerin kendisine şemsiye tutma teklifini de geri çevirdi.
Milletvekili adaylarının tanıtımının ardından kürsüye "Halk iktidarının lideri" anonsuyla kürsüye çıkan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, mitingine geç başladığı özür diledi. 7 Haziran'da yeni bir tarih, yeni bir başlangıç yapacaklarını söyleyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Yaşanacak bir Türkiye'ye hep birlikte merhaba diyeceğiz. Yaşanacak bir Türkiye'yi nasıl inşa edeceğiz onu anlatacağım. Bir ülkede barışın olması huzurun olması caddelerinde çatık kaşlı insanların değil güler yüzlü insanların olması için herkesin aşının işinin olması lazım. Anlaştık mı? Bunun yolu refahı tabana yaymaktadır. Barışı sağlamak demektir, huzuru sağlamak demektir o zamana ikinci soru refahı tabana nasıl yayacağız? Ne diyordu rahmetli Ecevit 'ne ezen ne ezilen, insanca halkça bir düzen' diyordu" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu refahı nasıl yayacaklarını ise şöyle anlattı:
"Herkes bu rakamı çok iyi bilsin yıl 2002 Türkiye'deki toplam servetin yüzde 39 una yüzde biri sahip, yıl 2014 Türkiye nüfusunun yüzde 1'i toplam servetin yüzde 54'üne sahip, refahı tabana yaymayı ilke edindik. Amaç edindik. Herkes huzuru içinde yaşasın diye yapacağız. Peki nasıl yapacağız? Dedik ki Ramazan ve kurban bayramında emekliye birer maaş ikramiye vereceğiz. Ne demek bu? Emekli huzur içinde bayram geçirsin demek. Emekliye bizim vefa borcumuz var. Vefa borcunu yerine getirmek için yola çıktı CHP. Sizi seviyoruz emekliler. Size inanıyoruz. 11 milyon emekliden bir tek fire bile istemiyorum. Eğer çocuklarınızla, torunlarınızla huzur içinde yaşamak istiyorsanız adres belli. Yer belli Mustafa Kemal'in partisi Atatürk'ün partisi 6 okun altına evet mührünü basacaksın."
'Bunlar benim eski maliyeci olduğumu unutuyor'
Çiftçilere ve asgari ücretlilere yönelik vaatlerini yineleyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Üreteni destekleyeceğiz. Sabahın köründe tarlaya gideni destekleyeceğiz. Türkiye'yi doyuranları destekleyeceğiz, yanı çiftçimizi destekleyeceğiz. Çitçinin alın terinin karşılığını alması, sonbaharda düğünü derneğini yapabilmesi için ben mazotu 1.5 TL yapacağım. Ben de biliyorum. Petrole dolar olarak ödeme yapıldığını. Bunlar benim eski maliyeci olduğumu bilmiyorlar. Vallahi onlara kurs açacağım, nasıl devlet yönetilirmiş öğreteceğim onlara. Ben de biliyorum petrol dışardan geliyor, ben de biliyorum rafineri karını koyular, bayi satışı var. Bunları içine aldığınız da maliyeti ne kadar? Kar dahil 1 lira 21 kuruş zarar eden var mı? Zarar eden yok. Sen yata gemilerine 1.21 kuruşa verirken ben itiraz etmiyorum da ben çiftçiye 1.5 liraya verirken neden itiraz ediyorsun?" dedi.
Bu sırada alanı dolduran vatandaşların "Yuh" diye tepki göstermeleri üzerine Kemal Kılıçdaroğlu, "Yuh çekmeyin. Tepkinizi sandıklarda oylarınızla gösterin. Sen elmasta zümrütte, pırlantada KDV almadığında ben itiraz etmiyorken sen niye itiraz ediyorsun? Çiftçi kadar üretiyor musun?. Alın teri döküyor musun? Aramızda Ağrı dağı kadar fark var. Ben emekten, üretenden yanayım sen cebine koyuyorsun. Ben vatandaştan yanayım sen yandaştan yanasın. Biz üreteceğiz istihdam yaratacağız. Türkiye'nin en büyük sorunu işsizliktir. Türkiye'nin her ilinde işsizlik var. Eğer bir Türkiye üretmezse, dükkanı çalışmazsa, çiftçi tarlaya gitmezse nasıl istihdam yaratacağız? İki Trakya büyüklüğünde alan ekilmiyor. Hollanda'yı örnek veriyorum rahatsız oluyorlar. Neden üretemiyoruz? Neden Hollanda kadar tarım ürünü ihraç edemiyoruz? Bir eksiğimiz mi var? Namuslu, dürüst, temiz, halka hesap veren siyasetçi eksik, asıl eksiğimiz bu" dedi.
'Asgari ücret için işverenlere seslendi'
Çalışanlara yönelik vaatlerini yineleyen, asgari ücreti bin 500 TL yapacağını söyleyip, önceki mitinglerindeki gibi "bir çay ve simit hesabını yeniden yapan Kemal Kılıçdaroğlu, "Emekli rahat edecek, çiftinin yüzü gülecek, yeter mi? Yetmez. Asgari ücreti en az bin 500 TL yapacağız. Vergi de almayacağız. Koro halinde bağırıyorlar. 'Nasıl yapacaksın?' diye. Maliye bakanı bin 500 TL için 'işçiye zulüm' dedi. Ben de Muğla'dan söylüyorum. Sen 14 bin lira alırken zülum değil, işçiye verirken mi zulüm? Hiç merak etmeyin işçiye bin 500 TL asgari ücreti vereceğiz. O zaman diyorlar ki, 'İşveren mahvolacak. İşçilerin işlerine son verilecek' diye. Buradan bütün işveren arkadaşlarıma sesleniyorum. Size demokrasi sözü veriyorum. Ürettiğin andan itibaren her türlü teşviği vereceğiz. Asgari ücret bin 500 TL olacak ama senin sırtına hiçbir yük gelmeyecek bunun sözünü veriyorum sana. Emin olun bunlarda vicdan yok, vallahi billahi vicdan yok. 949 TL veriyorsun. Ben bin 500 TL vereceğim zaman itiraz ediyorlar. Zulüm diyorlar. Senin 14 bin liranı keseceğim gerekirse. İşçiye bin 500 TL vereceğim. İtiraz ediyorlar gören de diyecek ki, kepçeyle dağıtıyoruz. 10 bin lira veriyoruz. 949 TL değil bin 500 TL vereceğiz. Emekliye ne veriyor ya Allaha aşkına. 800 TL maaş alan var. Yazık günah değil mi? bunlar bu insana vefa borcu yok mu? Alın teri yok mu? Bu ülkenin kalkınmasında onların gözyaşı yok mu? Ya altı üstü vereceğimiz bir maaş. Sanki dünyaları vereceğiz de koro halinde itiraz ediyorlar. Sözüm söz bu ülkede yoksulluğu tarihe gömeceğim" dedi.
'Sen önce 6 milyon 200 bin işsize iş bul'
Hükümete 13 yıldır kredi açıldığını söyleyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Geleyim bunların çıkardığı tabloya 6 milyon 200 bin işsiz var. 13 yılın yolunda. 13 yıldır kredi açıldı tek başlarına yönetiyorlar. Doğru birşey yaptılar da engel mi olduk, itiraz mı ettik? 17 bin yoksul var. Aylık geliri 200 TL'nin altında. Nerede oturuyorlar? 3 milyon 750 bin hanede oturuyorlar. Hepsini biliyoruz. Nasıl düzelteceğimizi biliyoruz. İzledikleri yanlış politikadan dolayı iki milyon Suriyeli var. Ödedikleri 5.5 Milyar TL para var. Suriyeliye kaynak var, yoksula, işsize yok. Sanki Türkiye'de hiç işsiz yok. Bir kanun getirdiler yabancıların Türkiye'de çalışması için. Hani bir atasözü var ya 'ayranı yok içmeye' diye. Yav sen önce 6 milyon 200 bin işsize iş bul. Sen önce işsizine iş bul. Sen onlara iş bulmuyorsun. Yabancıya iş vaat ediyorsun. Vatanseverlik önce kendi işsizine iş bulacaksın, vatanseverlik önce kendi bayrağını dalgalandıracaksın. Önce sen üreteceksin öyle başkalarının ürettikleri malı ben tüketeceğim bunu adı tüketimdir. İşçiyi söyledim, emekliyi söyledim, asgari ücretliyi söyledim. Kredi borçluları var. Kredi kartı ücretlerini ödemeyenlerini sayısı yüzde 27 arttı. Müthiş bir rakam kimse borcunu ödeyecek durumda değil. 550 bin vatandaşımız mahkum oldu. 89 bin vatandaşımız hapse girip çıktı. Diğer vatandaşlarımız hapse girecek. 500 bin vatandaşımızı hapse atacak yer yok. Sıra bekliyor. Biz ne diyoruz? Sevgili vatandaşım seni borç batağından kurtacağım. Faizini sileceğim. Bunun devlete yükü yok. Sıfır. Ben ülkemi insanlarımı seviyorum size hizmete etmek istiyorum benim siyasete anlayışımda , kimlik siyaseti yok. Yaşam tarzı üzerinden siyaset yok. Halka her kuruşun hesabını vermek vardır. Halktan topladıklarının hesabını vermiyorsa bilin ki kendisini, yandaşının cebini düşünüyor. Köşeyi nasıl dönerimi onu düşünüyor. 7 Haziran'da yaşanacak Türkiye'nin başlangıcını yapacağım. Sorunlu olan sadece çiftçiler mi? Esnaf mı? Emekliler mi? Hayır. Kamyon şoförleri var. Kamyon şoförlerine seleniyorum, nasıl taksi, minibüs plakasında sınırlama varsa kamyon plakaları içinde sınırlama getireceğiz" dedi.
Turizm sorunlarına da değinen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Turizmin heralde burada ele alınması lazım. Koylar var, satıyorlar peşkeş çekiyorlar, bunu düzeltmenin yolu 7 Haziran'dan geçiyor, sandıktan geçiyor. Çevre dostu insan dostu tek parti var CHP. O nedenle söylüyorum destek verin. Türkiye için, çocuklarımız için torunlarımız için onurlu güzel Türkiye için, yaşanacak bir Türkiyeyi beraber inşa edeceğiz" dedi. Kapanan beldeleri de halkın istemesi durumunda yeniden açakcaklarını anlatan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, vatandaşların da geçen seçimde CHP'ye oy vermemiş bir kişiyi sandığa yanlarında götürmesini ve onlara, "Deyin ki CHP diyor ki, Kılıçdaroğlu diyor ki 'bana sadece 4 yıl verin' diyor deyin. 4 yılda kavgasız, güzel bir Türkiye yaratığız deyin. 4 yıl yetki istiyor 13 yıl değil 15 yıl değil 20 yılı değil. Bir görelim bakalım deyin" dedi.
Konuşmasının ardından bir emekli, bir madenci ve bir çiftçi Kılıçdaroğlu'na yörenin çiçeklerinden verdi. Kılıçdaroğlu da partisinin milletvekili adaylarıyla kalabalığa karanfil attı.